yorgun med cezirlerden
sökülmüş aşkam
kıyılarda izmarit
yanık kokulu sokağında
zor şer itelemişken
belası cezası seni
bir köşede varillerden han kurmuşsun
bu ateş yetmez
kapıda bir ses
cevap ver hadi
nasıl diyeceksin
o yok diye
diyemezsin bilirim
hıçkırıkların yarışsada sirenlerle
süngü takmamışsın
belli
hala rengi kalan yüreğine
her defasında feveran
vurup kaçan fener
köşe başlarında
ticaretini yaptın
her akreple yelkovan
bozdurup
harcağığın bu kaçıncı
leyla
buhranından kaçan bu hangi
yalan
ansızın değildi gelişi
batık geminide sormayacak
devrimin manşetisin
tek jön sen
tek mermi senin
ne varsa
kabusundan aldığın
heceleyeceksin
yutkunacaksın
bi daha bi daha soracak
cebinden bir iki kovan
çıkartacak
nefesin hapsedilen bir kelebek
nefesin düğümlenmiş
her sızında bir karesini inadına inkar edeceksin
besbelli
ayağını enderine çaksanda koparır
ilk gelişindeki feryadı atarsın dünyaya
ya susar, ondan önce uçurursun canı
yada
nasıl dersin o yokdiye
karşındasın..
tutki
cebinde kalan bir iki saniye dermanda kalbin
çok zor
bilirim şimdi
sensin demenin
bıçak kesiği
cümleler et..
kopana kadar en ince telin...