Ucunda ateşler yaktım gecenin
Yüzümü daha iyi seçeyim diye
Ve içimde seni yaktım
Senden daha kolay geçeyim diye
Lâkin kül olan ben oldum...
...
Anlamı yoktu bu sessizliğin
Alfabeside yoktu söylenen kelimelerin
Bugün,bugün çok zordu benim için
İlk defa bugün kuşları uçurdum sensizliğe
Ardından baktım
Elinden şekeri alınmış çocuklar gibi kaldım
Anlam veremedi gökyüzü hâlime
Ve anlam veremedi
Kucağında uçan kuşların
Şimdi kanatlarının birinin niye olmadığına...
Bugün resmini indirdim duvardan
Yokluğuna sarıldım,oda vefasız
İnce bir damla indi belki kalbime belki kalbine
Bakma arkana şimdi
Düşünme benide
Ben ne yolcular uğurladım vedasız!...
Düştüğün notlarını düştüm hayatımdan
Peşine düşen düşlerime çelme taktım
Yastık altındaki hayâllerimi parçaladım
Geceyi araladım sabaha dair...
Sabahı kapattım gecenin ardında...
Kendimi senden ayıkladım
Kayboldum
Kendimi bulamadım
Hüzün şehirleri kurdum yürek devletimde
Her şehre ayak izlerini serptim
Her kar yağışında seni seyrettim
Tıpkı karın toprakta eriyişi gibi
Eridin...
Eridin...
Anılarımızı yaktım sobada
Isıtamadığın yüreğimi ısıtmak için
Göz yağmurlarına saldım kendimi
Islanamadığım gözlerinde son bir hatıra için
Bir zamanlar vuslatken biz bize
Şimdi İstanbul ayaklarımın altında
Senden kaçmak için...
Her sözün hasret şimdi bana
Her bakışın hasret...
Bir kaçış belkide bir varış çözüm bana
Bu aşkda özüm sana
Közüm bana...
Ardına bir gül bıraktım
Eğer dönersen diye...
Bir umut işte bendeki,
Biriktirdiğim ve yaşadığım umut...
Unuttum sandığımda bile yaşadım seni
Bir umudum kaldı şimdi bir ben
"Şairim" derdin ya hep
Gittin gideli kendime şair demedim ben...
...
Ucunda ateşler yaktım gecenin
Yüzümü daha iyi seçeyim diye
Ve içimde seni yaktım
Senden daha kolay geçeyim diye
Lâkin kül olan ben oldum...
alıntı