Yağmur Tanesi...
YAĞMUR TANESİ



Rengini gösterir hayatın toprak
Var-yok arası kadar zaman
Ben ve ölüm bu şehrin efsanesi
Gece ruhuma atılmış toprak
Önümde sessizliğin sahnesi
İzleyen bir ben birde yağmur tanesi...




Sıkıştırılmış sokaklar
Arasından nefes dahi geçmez
Kalıp kalıp hayatlar
Hangisine giyinirsen giyin,yetmez
Özgürlüğümü kucaklayan kaldırımlarda olmasa
Yaşadığım bilinmez
Bilirim eskiyen günler geri gelmez
Eskimeyen bir sen kal
Ve sende kalsın gökyüzü mavisi
Bırakda oradan süzülsün yüreğine yağmur tanesi...


Yağmur Tanesi...


Güneşin durduğu mesafadeyim
Karanlığa karşı
Düşünüyorumda kendimde miyim?
Ben miyim bu ruhun kumaşı?
Adım attığım yerde bir bitim
Ya kalım savaşı?
Perde arkasında bunca hayat hikayesi
Boş ver,boş geç sen sesime kulak ver yağmur tanesi...




Soğuk üşütmezmiş bedeni
Yalnızlığın üşüttüğü kadar
Arar dost menfaat madeni
Kalbi olmuş aklı ve aklı radar
Göz aramaz mı artık gideni
Yol almış alacağını,adam satar
Hani beyaz,hangi saflığın simgesi?
Sitemim sanadır düşme boşluğa yağmur tanesi...




El uzatmadıkça el açar olmuşuz
Söz verdikçe naçar kalmışız
Gece kadar bir hayat
Serabın seyrine dalmışız
Göz görmez olmuş,kulak sağır
İnsanlık bu kadar mı ağır?
Yanan ruhumu sen ıslat ıslat ki seslensin dua nağmesi
Hafifliğinle kaldır yüreğimi kaldır ki acımasın tenim
Bu ahde vefa,derde devadır yağmur tanesi...


...



Koştur...Koştur...Koştur...
Biri daha ölmüş bak!
Hadi ölümü konuştur
Söylesin kim kirli kim pak
Sustum şimdi...Kulağımda sela sesi
Son defa...Son defa değ tenime ey Rahmet,ey Yağmur tanesi...
-------------------------
yüreğimden-halilatik...
[ses]http://Parkingmusic.com/files/sensizim - fon.mp3[/ses]