Bir insan gıdıklanınca, derinin yüzeyinde bulunan küçük sinir lifçikleri herekete geçiyor.
Özellikle tüyle okşama, böcek yürümesi gibi olaylara hassas olan bu lifçikler aldıkları sinyalleri beyne gönderiyorlar. Ancak araştırmacılar bu sinyallerin beyinde nereye kaydedildiğinden emin değiller. Beynin gıdıklanmaya tepkisi, kaşınmaya olan tepkisi gibi gönülsüz yapılan bir tepkidir. Gıdıklama ile kan basıncı artarken, nabız ve kalp atışı hızlanıyor, beynin uyanıklığı artıyor. Ancak gıdıklanmanın biyolojik olduğu kadar psikolojik bir yanı da var. Bu durum başlangıçta zevkli olsa da, gıdıklama işine devam edilmesi durumunda korku ve paniğe de dönüşebiliyor.
Özellikle tüyle okşama, böcek yürümesi gibi olaylara hassas olan bu lifçikler aldıkları sinyalleri beyne gönderiyorlar. Ancak araştırmacılar bu sinyallerin beyinde nereye kaydedildiğinden emin değiller. Beynin gıdıklanmaya tepkisi, kaşınmaya olan tepkisi gibi gönülsüz yapılan bir tepkidir. Gıdıklama ile kan basıncı artarken, nabız ve kalp atışı hızlanıyor, beynin uyanıklığı artıyor. Ancak gıdıklanmanın biyolojik olduğu kadar psikolojik bir yanı da var. Bu durum başlangıçta zevkli olsa da, gıdıklama işine devam edilmesi durumunda korku ve paniğe de dönüşebiliyor.