Namaz kilmamiza engel olan sebepler

NAMAZ KILMAMAMIZA ENGEL OLAN SEBEPLER.. Gördün mü namaz kılacak olan kulu bundan alıkoyanı? Alâk Sûresi,(96:9-10) BU İKİ ÂYETİN ve onları izleyen âyetlerin tehdidinde bir yandan namazın önemini, diğer yandan ibadet ...


Ağaç Şeklinde Aç1Beğeni
  • 1 gönderen HİRANUR

  1. Alt 09-09-2009, 12:25 #1
    HİRANUR Mesajlar: 295
    NAMAZ KILMAMAMIZA ENGEL OLAN SEBEPLER..
    Gördün mü namaz kılacak olan kulu bundan alıkoyanı?
    Alâk Sûresi,(96:9-10)
    BU İKİ ÂYETİN ve onları izleyen âyetlerin tehdidinde bir yandan namazın önemini, diğer yandan ibadet özgürlüğünü dile getiren bir vurgu vardır.
    Âyette karşılıklı olarak,
    (1) namazdan,
    (2) ondan alıkoyan kimseden
    söz edilmiştir ki, bunlar simgeleşmiş değerlerdir; aynı anlamı taşıyan herşeyi onların kapsamında düşünmek gerekir:
    Bir tarafta, namaz başta olmak üzere bütün ibadetler, diğer tarafta da insanı ibadetten alıkoyan herkes ve her türlü sebep söz konusudur.
    Namazın özellikle zikredilmesi, onun önemini açıkça gösteriyor. O, bütün ibadetleri özetleyen, Müslümanın bütün hayatına yayılan ve onun Müslümanlığının alâmet-i farikası haline gelmiş bir kulluk görevidir. O kadar ki, bir hadiste “İman ile inançsızlık arasında namazın terki vardır.'' buyurulmuştur. Bundan anlaşılıyor ki, namaz kılmayan kimse, onu inkâr niyeti taşımadığı sürece dinden çıkmış olmaz; ancak, bu davranışıyla inancını koruyacak bir destekten yoksun kalmış demektir.
    * Namazdan alıkoymak ne demek..
    Namazdan alıkoymanın ne anlama geldiğini görmek için, onun insanı hangi şeylerden alıkoyduğuna bakmak da yeterli olabilir. İşte, bir başka âyet bunun cevabını veriyor:
    ''Sana vahyolunan kitabı oku; namazı dosdoğru kıl. Hiç şüphe yok ki namaz fuhşiyattan ve kötülükten alıkoyar. Allah'ı anmak ise en büyük iştir. Ve Allah bütün işlediklerinizi bilir.''
    Eğer namaz kötülükten alıkoyuyorsa, namazdan alıkoymak, apaçık bir şekilde, kötülüğe destek vermek anlamına gelir. Bu ister bilinçli olsun, ister bilinçsiz, fark etmez.
    Ve bu durum, aynen diğer ibadetler için de geçerlidir. Çünkü namazın bu özelliği, ibadet oluşundan gelen bir özelliktir. Onun için, inanan insanları namazlarından alıkoymak, onların ibadetlerini şu veya bu şekilde engellemek yahut sınırlamak, doğrudan doğruya şer hesabına geçecek bir hareket olur. Buna karşı Kur'ân'ın tehditleri tüyler ürperticidir:
    Allah'ın onu gördüğünü bilmez mi?
    Hele bir vazgeçmesin, onu alnından yakalarız:
    O yalancı, günahkâr alnından.
    Çağırsın taraftarlarını!
    Biz de zebanileri çağıracağız.
    * Namaza engel olan tuzaklar ve engeller..
    Âyette geçen “namaz” sözü bütün ibadetleri kapsadığı gibi, “alıkoyma” fiilinden de, ibadetlerin önündeki her türlü engel anlaşılmalıdır. İnsanı namazdan ve kulluk görevlerinden alıkoyan ne varsa, hepsi bu uyarının kapsamı içindedir.
    O bazan bir insan veya cin şeytanı olabilir. Veya onlar tarafından insanın önüne serilmiş tuzaklardan bir tuzak olabilir. Yahut insanın kendi kendisine çıkardığı meşgalelerden biri de olabilir. Ayrıntıya girmeye hiç gerek yok; bugün hangimiz etrafımıza şöyle bir bakacak olsak, böyle tuzakların ve meşgalelerin nicesiyle kuşatılmış olduğumuzu görürüz.
    Nitekim Kur'ân'ın daha başka âyetleri, bizi, namazdan ve kulluk görevlerimizden alıkoyacak tuzaklara karşı uyarır. Mâide Sûresinin şu âyeti de bunlardan biridir:
    ''Hiç kuşku yok ki, şeytan içki ve kumarla aranıza kin ve düşmanlık sokmak, sizi Allah'ı anmaktan ve namazdan alıkoymak ister. Artık bundan vazgeçtiniz, değil mi? ''
    * Namazdan alıkoyan maniler kaldırılamazmı?..
    Bu konu sadece bir özgürlük sorunu olarak ele alınacak olursa, zamanımızın insanı, ibadetleri hususunda çok ciddî ve yaygın engellerle karşı karşıya görülmeyebilir. Fakat işin asıl düşündürücü yanı şurada:
    Engellerin büyük çoğunluğu ve en etkili olanları, bir engel şeklinde değil, insanın kendi iradesiyle içine atıldığı meşgaleler halinde beliriyor. Öyle ki, bu engellerin insanı ibadetten alıkoyduğuna dair bir düşünce akıllara bile gelmiyor. Bir geçim derdinin yahut televizyon bağımlılığının insan hayatında namazı ve ibadeti kaçıncı plana ittiğini hesaplayabilecek kimse var mı?
    Veya, elimize kalem kâğıdı alıp da, günlük hayatımızda bizi ibadetten alıkoyan sebepleri bir sıralamaya kalkacak olsak, nasıl bir listeyle masa başından kalkardık dersiniz?
    “Sarhoşken ne söyleyeceğinizi bilinceye kadar namaza yaklaşmayın” âyeti indiği zaman, Allah Resulünün Sahâbîleri, “Bizi namazdan alıkoyan şeye bizim ihtiyacımız yok” diyerek, o güne kadar içmekte oldukları içkiyi toptan terk etmişlerdi.
    “Gördün mü namaz kılacak olan kulu bundan alıkoyanı?” âyeti de, arkadan gelen şiddetli uyarılarıyla birlikte, bizi, öyle bir duyarlılığa çağırıyor

    M AL? RUM? bunu beğendi.
  2. Alt 09-09-2009, 12:52 #2
    M ALİ RUMİ Mesajlar: 193
    Allah'ın onu gördüğünü bilmez mi?
    Hele bir vazgeçmesin, onu alnından yakalarız:
    O yalancı, günahkâr alnından.
    Çağırsın taraftarlarını!
    Biz de zebanileri çağıracağız.


    Rabbim cümlemizi şeytan ve nefsimizin eline bırakmasın, namazlarımızı dosdoğru kılmamızı nasip ve müyesser kılsın inşeallah.

  3. Alt 03-07-2011, 23:29 #3
    Ziyaretci
    kdrgcs Mesajlar: n/a
    Namazdan Bizi Alıkoyan Sebepler


    Namazdan alıkoyan sebepleri size şöyle bir hikâye ile anlatabilirim:

    Müslüman olduğun halde seni namaz kılmaktan alıkoyan sebep nedir?
    -Ne bileyim olmuyor işte, dedi.Hem pantolonumun ütüsü bozulup, dizleri çıkar diye endişe ediyorum.
    Gayri ihtiyari gülmeye başladım.
    -Herhalde şaka yapıyorsun, dedim. Bunun için cami terk edilir mi?
    -Ciddi söylüyorum, dedi. Giyimime ve özellikle yeşile düşkün olduğumu bilirsin.
    Gerçekten öyleydi. Giydiği birbirinden güzel elbiseleri mutlaka yeşilin bir başka tonundan seçer ve her zaman ütülü tutardı.
    -Peki, dedim.Hayatında hiç camiye gitmedin mi?
    -Çocukken dedemle birkaç kere gitmiştim, dedi. Hem o yaşlarda dizlerim aşınacak diye herhalde endişe etmiyordum. Fakat artık camiye gidebileceğimi zannetmiyorum.
    Söyledikleri beni son derece şaşırtmış ve bu konuyu açtığıma pişman etmişti. Daha sonra el sıkışıp ayrıldık.
    Onunla konuşmamızdan 2 ay sonra, kendisinin camide olduğunu söylediler. Hemen gittim. Bahçedeki namaz saflarının en önünde duruyordu ve üzerinde yine yeşiller vardı.
    Yavaşça yanına yaklaştım ve kısık bir sesle:
    -Hani, dedim. Camiye gelmeyecektin?
    Hiç sesini çıkarmadı. Çünkü musalla taşının üzerinde, yeşil örtülü bir tabut içinde yatıyordu.

  4. Alt 07-05-2011, 19:49 #4
    safinaz Mesajlar: 3.348
    Bazen çoook fazla sıkılıyorum hani daralırsınız ya işte öyle zamanlarda kılmayabiliyorum.Ama ben uzaklaştıkça daha kötü oluyorum.Tekrar secde ile buluştuğum an herşey düzeliveriyor.

Kullanıcı isminiz: Giriş yapmak için Buraya tıklayın

Bu soru sistemi, zararlı botlara karşı güvenlik için uygulamaya sunulmuştur. Bundan dolayı bu kısımı doldurmak zorunludur.