İnsanın yaptığı bazı iyilik ve güzel amelleri vardır ki, onlar kendisini dünya sıkıntılarından kurtardığı gibi kabir, berzah ve âhiret sıkıntılarından da kurtarır. Bu hususta Abdurrahman bin Semure, Peygamber Efendimizden şu hadis-i şerifi nakleder:
“Dün akşam rüyamda acayip şeyler gördüm. Ümmetimden, ruhunu almak için kendisine ölüm meleği gelen bir adam gördüm. Anne ve babasına yaptığı iyilikler onu geri çevirdi.
Ümmetimden kabir azabına kapılmış bit adam gördüm. Onun aldığı abdestler gelip o azaptan onu kurtardılar.
Ümmetimden bir adam gördüm. Etrafını şeytanlar sarmıştı. Allah’a yaptığı zikir geldi, onu onların arasından kurtardı.
Ümmetimden azap meleklerinin etrafını sardığı bir adam gördüm, namazı gelip onu onların elinden kurtardı.
Ümmetimden bir adam gördüm. Susuzluktan ağzını açmıştı. Vardığı her havuzdan kovuluyordu. Sonra orucu gelip ona su verdi, onu doyurdu.
Ümmetimden bir adam gördüm. Yanında peygamberler halka halka oturmuştu.O adamın yaklaştığı her peygamber halkası onu kovuyordu.Sonra cünüplükten yıkanması geldi.Elinden tutup onu yanıma oturttu.
Ümmetimden bir adam gördüm. Önü, arkası, sağı, solu, altı, üstü karanlıktı. Sonra hac ve umresi gelip onu o karanlıktan kurtardı.Etrafı nurla doldu.
Ümmetimden bir adam gördüm. Müminlerle konuşuyor, fakat onlar kendisiyle konuşmuyordu. Sıla-ı rahim geldi, onunla konuşmalarını söyledi.
Ümmetimden birisini gördüm, her taraftan gelen zebaniler onu yakalamışlardı. Adamın yaptığı iyiliği tavsiye, kötülükten sakındırma fiili gelip onu ellerinden kurtardı. Rahmet meleklerinin ellerine teslim etti.
Ümmetimden bir adam gördüm. Dizleri üzerine çömelmiş, Allah ile onun arasında bir perde vardı. Güzel ahlakı geldi, elinden tuttu. Onu, Allah’ın huzuruna bıraktı.
Ümmetimden, defteri sol eline verilmiş bir adam gördüm. Allah’tan korkusu geldi, defterini sağ eline verdi.
Ümmetimden mizanı hafif gelen bir adam gördüm. Yaptığı iyiliklerdeki aşırılıklar geldi, terazisi ağırlaştı.
Ümmetimden cehennemin kenarında bir adam gördüm. Allah korkusu geldi, onu kurtardı. Adam oradan geçti.
Ümmetimden bir adamı ateş içinde gördüm. Dünyada Allah korkusundan akan gözyaşı geldi, onu ateşten çekti, çıkardı.
Ümmetimden bir adam gördüm. Sırat Köprüsü üstündeydi. Hurma yaprağının titrediği gibi titriyordu. Allah’a olan hüsn-ü zannı geldi, titremesi durdu. Adam Sırat’tan geçti.
Ümmetimden Sırat Köprüsü üzerinde bir adam gördüm. Bazen yavaş yavaş yürüyor, bazen sürünüyordu. Bana getirdiği salâvatları geldi. Elinden tutup onu ayağa kaldırdı ve adam geçti.
Ümmetimden bir adam gördüm. Cennet kapılarına varmış, fakat kapılar ona kapalı. ‘Lâ ilâhe illAllah’ şehadeti geldi. Ona kapıları açtı ve cennete koydu.