İslâm Dünyasındaki Belli Başlı Fitneler ve Fesatlar

Mehmet Şevket Eygi

24.02.2008


HAZRET-İ OSMAN Zinnureyn radiyallahu anh efendimizin şehid edildiği günden itibaren büyük fitneler ve fesatlar birbirini takip edip duruyor. Âhir zamanda yaşadığımızdan, bunların şiddeti ve yoğunluğu hızla artmaktadır. Fitne kelimesi Kur’an-ı Kerim’de 10’dan fazla ayette geçmektedir. Fitneye sınav, deneme, belalar, musibetler gibi mânalar verilmiştir. Her devirde büyük din âlimleri, kâmil mürşidler mü’minleri fitneler konusunda uyarmışlar, bazıları müstakil kitaplar yazmıştır. Zamanımızın büyük fitneleri nelerdir?

1. Din konusunda cahilliğin artması ve ismen-resmen Müslüman olan yüz milyonlarca kardeşimizin din esaslarını ya hiç, yahut yeterince bilmemeleri, öğrenmemiş olmalarıdır, öğrenmemeleridir. Bu cahillikte, bilenlerin büyük payı vardır. Çünkü onların bilmeyenlere bütün çare ve sebeplere tevessül ederek öğretmeleri gerekirdi.

2. İslâm’ı, ilmihal bilgilerini, dinî ahlâkı bilenlerin büyük kısmının bunları hayata uygulamamalarıdır.

3. Dinin direği olan namazın terk edilmesidir. Yine erkeklerin cemaati terk etmesidir.

4. 1924’ten bu yana İmamet-i Kübra müessesesinin yıkılmış ve Müslümanların başsız, teşkilatsız, üniter yapı ve hiyerarşiden mahrum kalmış olmalarıdır.

5. Müslüman zenginlerin bir kısmının servetleri yüzünden azmaları, aşırı gurur ve kibre kapılmaları, Kur’an ve Sünnete aykırı olarak israf bataklıklarına yuvarlanmaları da büyük bir fitnedir.

6. İslâm dünyasında Ümmet birliğinin ortadan kalkıp Müslümanların binlerce, on binlerce fırka, hizip, cemaat ve gruba ayrılmış olmaları.

7. İlmi ve iktidarı olmadığı halde nice Müslümanın Kitab’tan ve Sünnet’ten kendi kafasına, re’yine, heva ve hevesine göre ahkâm ve mânâ çıkartması, ehil olmayan kimselerin ictihad yapması.

8. Menfi kavmiyetçilik cereyanları ve ideolojileri de büyük fitne kaynağıdır,

9. Din ve mukaddesat sömürüsü en büyük 10 fitne listesi içindedir.

10. Emanetlerin yâni başkanlıkların, makam ve mevkilerin, vazifelerin, memuriyetlerin, hizmetlerin ehil olanlara değil de, ehil olmayanlara, yahut daha ehil varken, az ehil olanlara verilmesi.

11. Tâife-i nisanın bir kısmının şeytanî bir hürriyete kavuşması.

12. Kur’an’a, Sünnete, Şeriata uygun meşru ve gerçek tasavvufun ve tarikatların baltalanmış ve güçlerini yitirmiş olması.

13. Birtakım bid’atçi Müslümanların, Kur’an’ın kesin emrine rağmen kâfirleri dost ve velî (idareci) edinmeleri.

14. Yüz milyonlarca Müslümanın kâfirleri sıkı bir şekilde takip etmeleri. Öyle ki, kafirler sıçan deliğine girseler onlar da girmek istiyor. Müslümanların, eski örnek Müslümanlara değil, dinsizlere benzemeye çalışması.

15. Cahil halk yığınlarının, birtakım insî şeytanları kendilerine rehber edinmeleri.

16- Zekâtların hak sahiplerine verilmemesi ve İslâmî sosyal güvenlik ve yardımlaşma ruhunun kaybolması.

17. Birtakım cahil, militan, beyinsiz fanatiklerin, Peygambere hakaret edilince yeterli tepki göstermeyip, kendi din-başları tenkit edilince büyük ve aşırı tepki göstermeleri.

18. İlmihal ve dinî ahlâk kitaplarının bir kenara atılıp, herkesin kendi kafasına göre ana kaynaklardan dini hükümleri öğrenmek istemesi.

19. Emr bi’l-mâruf ve nehy ‘âni’l-münker farzının ortadan kalkması.

20. Birtakım goygoycu, cerrar, yalaka, kemik yalayıcı, meddah kişilerin zalimleri ve fasıkları övmeleri, halka onları salih ve örnek Müslüman olarak göstermeleri.

21. Müslümanların eğitim, medya, kültür, sanat, mimarlık, dekorasyon, medeniyet sahalarında dinsizlerden ve İslâm düşmanlarından geri kalması.

22. Müslüman halka örnek olacak, rehberlik yapacak, onları bilgilendirecek, heyecanlandıracak yeterli sayıda gerçek, icazetli, ihlaslı ulema yetiştirilmemiş olması.

23. “Dinleri para” olan uğursuz ve fâsık bir zümrenin din bayraktarlığına soyunmuş olması.

24. İslâm dünyasında fütüvvet (gönül yiğitliği) ahlâkının yitirilmiş olması.

25. İslâm’a hizmet edenlerin, ücretlerini ve mükafatlarını Hâliq’tan (Yaratan’dan) değil mahlukattan (Yaratıklardan) beklemeleri ve istemeleri. Allah için yapıldığı iddia edilen birtakım hizmetlerin faturasının Müslümanlara kesilmesi.

26. Camilerin aslî, temel fonksiyonlarını kaybedip, medrese ve tekke desteğini yitirip, birer hoparlör, ışıldak, fırıldak, kalorifer, klima, çini, mermer, yaldız, halı meşheri haline döndürülmüş olması.

27. İslâm toplumunun esaslarından biri olan “Büyüklerimize saygı göstermeyen, küçüklerimize şefkat ve merhamet etmeyen bizden değildir” (hadîs) düsturunun terk edilmesi, gençlerin büyükleri tahkiri, yaşlıların gençlere haşin muamele etmesi.

28. Birtakım sapıkların kendi muhteremlerini ve hizmetlerini putlaştırıp erbab haline getirmesi.

29. Ahlâkın bozulması, faziletlerin azalması, yüksek karakterin ve mürüvvetin zayi edilmesi.

30. Müslümanların eski parlak medeniyetlerini ve şehir kültürünü yitirip bedevileşmesi. Yazılı kültürün yerine şifahi kültürün konulması.

31. Birtakım Müslümanların İslâm’ın yegâne hak ve gerçek din olduğu hükmünü inkâr ederek muharref dinlerin de hak olduğunu iddia etmeleri ve bu suretle Kur’an’ın “Allah katında din İslâm’dır” ayetine ters düşmeleri; Ehl-i Kitab’ın da ehl-i necat ve ehl-i Cennet olduğu bozuk akidesine saplanmaları.
............

selametle..