Faiz, ödünç vermekte, rehinde ve alış verişte olur. Fıkıh kitaplarında faizin yetmişten fazla çeşidinin olduğu bildirilmektedir. Bunun için alış veriş ve başka sözleşme yapacak kimselerin, hangi hallerde faiz olduğunu iyice öğrenmesi gerekir. Bu bilgileri öğrenmek farz-ı ayındır. Bilmeyen kimse farkında olmadan faiz alıp verir, böylece büyük günaha girmiş olur. Haram olduğunu bilmediği için tövbe etmez.
Faizin Haram Kılınış Hikmeti
( İmam Rıza (a.s), faizin haram kılınış sebebi hakkında şöyle buyurmuştur: “Şüphesiz aziz ve celil olan Allah faizi haram kılmıştır. Zira faiz malın yok olmasına sebep olur. Zira insan bir dirhemi iki dirheme alınca, aldığı dirhemin değeri bir dirhemdir. Diğer dirhem ise batıldır. Dolayısıyla faiz ve alışveriş herhaliyle alan ve satan için malın eksilmesine ve zarara sebep olur. O halde Allah Tebarek ve Teala malı yok ettiği için onlara faizi haram kılmıştır.” )
( İmam Sadık (a.s) faizin haram oluş sebebi sorulunca şöyle buyurmuştur: “İnsanlar birbirine ihsanda bulunmaktan elçekmesin diye.” )
( İmam Bakır (a.s) şöyle buyurmuştur: “Aziz ve celil olan Allah faizi haram kıldı ki ihsanda bulunmak ortadan kalkmasın.” )
( İmam Sadık (a.s), faizin neden haram kılındığını soran Hişam b. Hakem’e şöyle buyurmuştur: “Eğer faiz helal olsaydı insanlar ticareti ve ihtiyaçlarını elde etmeyi bir kenara bırakırlardı. Dolayısıyla Allah faizi haram kıldı ki insanlar haram yemekten elçeksinler, ticaret ve alışverişe yönelsinler ve birbirine borç versinler.” )
Faize Bulaşma Sebepleri
( İmam Ali (a.s) şöyle buyurmuştur: “Ey insanlar! Önce hükümler, sonra ticaret! Allah’a andolsun ki bu ümmet arasında faiz siyah bir kaya parçasının üzerinde hareket eden karıncadan daha gizlidir.” )
( İmam Ali (a.s) şöyle buyurmuştur: “Dinin hükümlerini bilmeden ticarete kalkışan kimse faiz uçurumuna yuvarlanır.” )
( İmam Ali (a.s) şöyle buyurmuştur: “Dinin hükümlerini bilmeden ticarete kalkışan kimse defalarca faize bulaşır.” )
Faiz Yemenin Hileleri
( İmam Ali (a.s) şöyle buyurmuştur: “Noksan sıfatlardan münezzeh olan Allah katından “Elif, Lam Mim. İnsanlar “inandık” demekle imtihan edilmeden bırakılıvereceklerini mi sanıyorlar!” ayeti indiğinde anladım ki, Resulullah (s.a.a) aramızdayken bize fitne inmez. “Ey Allah’ın Resulü! Allah’ın bu ayetle sana haber verdiği fitne nedir?” dedim... Şöyle buyurdu: “Ey Ali! Bu kavim mallarıyla aldanacak, dinleriyle Rablerine minnet etmeye kalkışacak, rahmetini dileyecek, azabından emin olacak. Haramını yalancı şüpheler ve gaflete düşürücü isteklerle helal kılacaklar. Böylece içkiye nebiz (şıra), rüşvete hediye, faize alışveriş adını takarak helal sayacaklar.” )
( Resulullah (s.a.a) şöyle buyurmuştur: “İnsanlara öyle bir zaman gelecek ki herkes faiz yiyecektir. Faiz yemeyen kimseye de faizin tozu bulaşır.” )
Faizin Bereketsiz Oluşu
Kuran ;
“Allah faizi tüketir, sadakaları bereketlendirir. Allah hiçbir nankör günahkarı sevmez.”
( İmam Sadık (a.s), kendisine, “Faiz yiyen birinin malının çoğaldığını görüyoruz” diye söylenince şöyle buyurmuştur: “Mal ve serveti çoğalsa da Allah dinini ortadan kaldırır.”)
( İmam Sadık (a.s), Aziz ve celil olan Allah’ın “Allah faizi tüketir, sadakaları bereketlendirir” ayeti hakkında, “Birisinin faiz yediği halde mal ve servetinin çoğaldığını görüyoruz” diyen birisine şöyle buyurmuştur: “Hangi yok oluş ve bereketsizlik bir dirhemin dini yok edişinden daha kötüdür. Eğer tövbe ederse serveti yok olur ve fakirleşir. Yani zenginliği dinin gidişi sebebiyledir; malın bereketi sebebiyle değil.) ”
“Fâiz yiyenler: “Fâiz ticaret gibidir.” dedikleri için kıyamet günü kabirlerinden şeytan çarpmış gibi kalkacaklardır. Oysa Allah alış-verişi helâl, fâizi haram kılmıştır. Bundan böyle kime Rabbinden bir öğüt gelir ve fâizcilikten vazgeçerse, geçmiş (günahları, daha önce aldığı) kendisine ve hakkındaki hüküm de Allah’a âittir. Kim de tekrar fâize dönerse onlar cehennemliktirler. Orada ebedî olarak kalacaklardır.
Allah fâizle kazanılanı eksiltir, bereketini tamamen giderir. Sadakası verilen malları ise artırır. Allah küfrân-ı nimette bulunan günahkâr hiç kimseyi sevmez.
İman edip sâlih amel işleyenlerin, namaz kılıp zekât verenlerin, Rableri katında mükâfatları vardır. Onlar için hiçbir korku yoktur ve onlar mahzun da olmayacaklar.
Ey iman edenler! Allah’tan korkun! Eğer imanınızda gerçek iseniz, fâizden arta kalanı bırakın almayın.
Yok eğer fâizi terketmezseniz, bunun Allah’a ve Peygamber’ine açılmış bir savaş olduğunu bilin. Eğer fâiz almaktan tevbe ederseniz, ana paranız yine sizindir. Böylece ne kimseye haksızlık etmiş ne de haksızlığa uğramış olursunuz.
Eğer borçlu darlık içinde bulunuyorsa, eli genişleyinceye kadar ona mühlet verin. Eğer bilirseniz sadaka olarak bağışlamanız sizin için daha hayırlıdır.
Öyle bir günden korkun ki, o günde hepiniz Allah’a döndürülürsünüz. Sonra herkese kazandıkları noksansız verilir ve hiç kimse haksızlığa uğratılmaz.” buyuruluyor. (Bakara: 275-281)
Allah ve Resul’üne harp ilân etmektir ki Âyet-i kerime’de;
“Yok eğer fâizi terketmezseniz, bunun Allah’a ve peygamberine açılmış bir savaş olduğunu bilin. Eğer fâiz almaktan tevbe ederseniz, ana paranız yine sizindir. Böylece ne kimseye haksızlık etmiş ne de haksızlığa uğramış olursunuz.” buyuruyor. (Bakara: 279)
“Ben müslümanım, inandım, iman ettim” diyen bir insan fâizin zerresinden bile kaçar. Fâiz almak Hazret-i Allah’a ve peygamberine açılmış savaş sayılır.
Habib-i Ekrem -sallallahu aleyhi ve sellem-Efendimiz Miraç yolculuğunu bizzat kendileri naklederken buyururlar ki:
“Daha sonra gökyüzüne bir miraç uzatıldı. Ben Miraç’tan daha güzel bir şey görmüş değilim, ölüleriniz ölümleri sırasında gözlerini ona diker, Cibril ile ona binerek yükseldik.”
Dünya semâsının kapısından izinle girip değişik olayları temaşa ettikten sonra:
“Baktım ki Firavun ve arkadaşlarının yolu üzerinde karınları evler kadar şişmiş insanlar var. Firavun ve arkadaşları sabah akşam bunları çiğneyerek geçiyorlar. Bunlar kimlerdir yâ Cebrâil? dedim. “Fâiz yiyenler.” olduğunu söyledi.”
Faiz çok büyük günahtır. Ancak faizden bahseden çok kimse, faizin ne olduğunu bilmiyor. Sadece faizin bir iki çeşidini biliyor. Halbuki faiz çeşidi çoktur.
Faiz hakkında Tergib’deki hadis-i şeriflerde ve hadis-i şeriflerde buyuruldu ki;
(Faiz yetmiş üç çeşittir.) [Hakim]
(Helak eden yedi şeyden birisi faiz almaktır.) [Buhari]
(Yedi büyük günahtan biri faiz yemektir.) [Bezzar]
(Faiz alana da verene de lanet olsun!) [Müslim]
(Vücuduna dövme yapana, yaptırana, faiz alıp verene lanet olsun.) [Buhari]
(Allah-u Teâlâ, dört kimseyi Cennete koymaz: Bunlar, devamlı içki içen, faiz alan, yetim malı yiyen ve ana-babasına asi olandır.) [Hakim]
(Faiz 73 kısımdır. En aşağısı, kişinin anası ile zina etmesi gibidir.) [Hakim]
(Bir dirhem faiz alıp vermek otuz zinadan günahtır.) [Taberani]
(Hep faiz yiyen sonunda fakirliğe düşer.) [İbni Mace]
(Kıyamet yaklaştıkça, faiz, zina, ve içki çoğalır.) [Taberani]
(Faiz, genel olarak veresiyede olur.) [Müslim]
(Bir zaman gelecek, insanlar, helali haramı düşünmeyecek, sadece paranın gelmesini düşüneceklerdir.) [R.Nasıhin]
(Miraç gecesi, karınları ev gibi, içleri yılan dolu insanlar gördüm. Bunların kim olduğunu Cebrail aleyhisselama sordum. Faiz yiyenler olduğunu bildirdi.) [İbni Mace]
( Resulullah (s.a.a) şöyle buyurmuştur: “En kötü kazanç faiz kazancıdır.” )
( Resulullah (s.a.a) şöyle buyurmuştur: “Aziz ve celil olan Allah faiz yiyene, faiz verene, faizi yazana ve faize şahitlik edene lanet etmiştir.” )
( Resulullah (s.a.a) şöyle buyurmuştur: “Alan ve veren faizde eşittir.” )
( Resulullah (s.a.a) şöyle buyurmuştur: “İnsanlara öyle bir zaman gelecek ki herkes faiz yiyecek. Faiz yemeyen kimseye de faizin tozu bulaşacak.” )
( İmam Sadık (a.s) şöyle buyurmuştur: “Üç şey Allah hesap görene kadar, aziz ve celil olan Allah’ın korumasındadır: “Asla zina etmeyen kimse, malı asla faize bulaşmayan kimse ve bu iki işte aracılık etmeyen kimse.” )
( İmam Rıza (a.s) şöyle buyurmuştur: “Allah sana rahmet etsin! Bil ki faiz haram ve büyük günahlardandır. Allah faize ateşi vaadetmiştir. Faizden Allah’a sığınırız. Faizi tüm peygamberler ve bütün semavi kitaplar haram kılmıştır.” )
(“Allah fâizi yiyeni, yedireni, şahitlerini ve kâtibini lânetlemiştir.” )(Tirmizi)
( Resulullah (s.a.v) şöyle buyurmuştur: “Faiz yiyen kimse (kıyamet günü) mezardan kalktığında alnında şöyle yazılı olduğunu gördüm: “Allah nezdinde hiç bir delili yoktur.” )
( Resulullah (s.a.v) şöyle buyurmuştur: “Her kim faiz yerse aziz ve celil olan Allah yediği faiz miktarınca karnını cehennem ateşiyle doldurur. Faiz vesilesiyle bir mal elde etmişse Allah-u Teala onun hiç bir amelini kabul etmez. Zerre kadar faizden elde ettiği malı oldukça sürekli Allah ve melekler ona lanet eder.” )
( Resulullah (s.a.v), Allah-u Teala’nın, “Sura üfürülüp grup grup geldiğiniz gün” ayeti hakkında şöyle buyurmuştur: “Ümmetimden on grup dağınık olarak haşrolur. Allah onları diğer müslümanlardan ayırır.Onlardan bazısı ayakları yukarıda, başları aşağıda, sürüklene sürüklene götürülür. Baş aşağı götürülenler faiz yiyenlerdir.” )
( İmam Bakır (a.s) şöyle buyurmuştur: “Allah nezdinde bir dirhem faiz, kırk defa zina etmekten daha büyüktür.” )
(İmam Sadık (a.s) şöyle buyurmuştur: “Allah nezdinde bir dirhem faiz Allah’ın evinde mahremleriyle yapılan yetmiş zinadan daha büyüktür.” )
(alıntıdır.)