Avusturya medyasında Türkiye'nin Kuzey Irak'a yaptığı kara harekatına büyük ilgi vardı. İşte Avusturya medyasında kara harekatı ile ilgili çıkan haber ve köşe yazıları
25 Şubat 2008
DER STANDARD: ''KÜRTLERE ACI REÇETE''
Türk ordusu Iraklıların, Avrupalıların, hatta Amerikalıların tüm uyarılarına rağmen Kuzey Irak’taki PKK’ya karşı bir kış harekatına girişti. ABD’nin neticede Türkiye’nin tutumunu desteklemesine rağmen, ABD Savunma Bakanı Robert Gates bir kez daha Kürt gerillasının salt askeri önlemlerle yenilgiye uğratılamayacağına işaret etti. Bunu Ankara da bildiğinden, operasyonun aslında başka bir nedeni olsa gerek: Burada istenen, Kuzey Iraklı Kürtlerin özellikle de Kürt lideri Mesut Barzani’nin gözünü korkutmak.
Türkiye’nin harekatı, Washington’un Barsani’ye sunduğu acı bir reçete. ABD’nin iş ciddiye bindiğinde, Kuzey Irak’taki müttefik Kürtler yerine Türklerden yana çıkacağı sinyali veriliyor. Bunun içerdiği mesaj yakında etkisini gösterecek. Barsani artık ABD’nin Kuzey Irak’taki Kürtlerin bağımsızlık çabalarını desteklemeyeceğinden yola çıkabilir. Barsani’nin elde edebileceği en büyük şey en fazla statüko olabilir. Bu yüzden bu durumu güvence altına alabilmek için elinden gelen herşeyi yapacaktır.
Mesut Barzani, Iraklı Kürtlerin ikinci güçlü adamı olan Devlet Başkanı Celal Talabani’nin Türk meslekdaşı Abdullah Gül’ün Ankara’ya davetini kabul etmesini memnuniyetle karşıladı. Bu buluşmada iki konuya temas edilecek: Türkiye Kuzey Irak’taki Kürt özerk yönetimini tanımak için PKK ile aktif bir şekilde mücadele edilmesini istiyor. Barsani’den de PKK’nın Kuzey Irak’ı geri çekilme bölgesi olarak kullanmasını engellemek için daha fazla çaba harcaması isteniyor. Ankara ayrıca Kerkük’ün bundan sonraki statüsünde söz sahibi olmayı arzu ediyor. Kerkük’teki petrol yataklarının bir Kürt devletini finanse etmek için kullanılmaması isteniyor.
Jürgen Gottschlich/ DER STANDARD
DER STANDARD: ‘’IRAK’A KANLI KIŞ OPERASYONU’’
Türk birliklerinin Kuzey Irak harekatı ABD ile önceden konuşulmuştu.
Irak-İran-Türkiye üçgenindeki çatışmalarda şimdiye kadar 100 kişi öldü.
PKK misillemeyle tehdit ediyor.
Türk birliklerinin bölücü Kürt İşçi Partisi PKK’nın Kuzey Irak’taki kamp ve sığınaklarına başlattığı saldırı giderek kanlı bir kış operasyonuna dönüşüyor. Son bilgilere göre saldırılar 14 gün sürdürecek. Türkiye’nin verdiği bilgilere göre harekata savaş uçakları ve helikopterler eşliğinde 10 bin asker katılıyor. Son üç günde yaklaşık 100 kişi öldü. Genelkurmay şimdiye kadar 79 gerillanın öldüğünü ve yedi askerin şehit düştüğünü bildiriyor. Buna karşın PKK sözcüleri resmen şehit düştüğü bildirilen yedi askerin dışında ordu tarafından kaldırılmayan 15 cesedin daha bulunuğunu belirtiyor. PKK tarafından ise yalnız birkaç kişinin yaralandığı söyleniyor.
PKK’nın bir Cobra helikopteri düşürdüğü yolundaki iddiası da şimdiye kadar doğrulanmadı. En şiddetli çatışmaların Türk-Irak sınırının öte yanında İran sınırı yakınlarındaki Zab bölgesinde yapıldığı sanılıyor. Askerlerin Kuzey Irak topraklarının ne kadar içine girdikleri bilinmiyor. Bu konuda alınan bilgiler on ila 40 km arasında değişiyor.
Türkiye’nin harekatı, Irak’taki resmi makamlar tarafından hala sınırın önemsiz sayılacak bir şekilde ihlali olarak küçümseniyor. Irak hükümetinin bir sözcüsü sınırı geçen askerlerin sayısının binden az olduğunu söyledi. Iraklı Kürtlerin lideri, Kuzey Irak özerk yönetimi başkanı Mesut Barsani harekatı kınadı, ama aynı zamanda da milislerinin harekata karışmayacaklarını söyledi. Hafta sonunda Türk ordusunun bunu ABD ile önceden konuştuğu anlaşıldı. Başbakan Tayyip Erdoğan Başkan Bush’u arayarak bilgi verdi. Beyaz Saray’ın bir sözcüsü Cumartesi günü ABD’nin harekatı desteklediğini, ancak Türk ordusunun titizlikle PKK hedeflerine odaklanmasını şart koştuğunu söyledi. Savunma Bakanı Robert Gates dün, PKK’nın askeri yoldan yenilgiye uğratılamayacağını, bunun için siyasi ve ekonomik önlemlerden oluşan geniş bir paketin gerekli olduğunu hatırlattı.
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül Kürt asıllı Irak Devlet Başkanı Celal Talabani’yi görüşmelerde bulunmak üzere Ankara’ya çağırdı. Talabani bu daveti kabul etti, ancak ordunun Kuzey Irak’tan çekilmesini bekliyor. Türk kamuoyunda harekat çoğunlukla memnuniyetle karşılandı. Medya savaşçı bir tutum sergiliyor ve Kuzey Irak’taki kahramanları tanıtıyor. Buna karşın Kürt DTP gösteriler düzenledi, ayrıca dünden beri Diyarbakır’da bir kongre yapıyor. PKK kanlı misillemelerde bulunacağını açıkladı. Bir sözcü savaşın Türk şehirlerine taşınacağını, büyük şehirlerin ‘’oturulamaz’’ hale geleceğini söyledi.
İstikrarın bozulması tehlikesi
Dışişleri Bakanı Ursula Plassnik, Türk-Irak sınırındaki gelişmeleri ‘’büyük bir endişeyle’’ izlediğini, harekatın bölgenin istikrarını yeniden bozma tehlikesi arzettiğini söyledi. Plassnik AB adayı bir ülkeden, bölgedeki istikrara öncelik tanımasını beklediğini belirterek, ‘’Türkiye’nin Irak ile, PKK’nın Irak topraklarında takibine izin veren ikili anlaşmalara sahip olduğunu biliyoruz. Ancak Irak’ın bağımsızlığına, egemenliğine ve topraksal bütünlüğüne saygı duyulması gerekir’’ dedi. Pazar günü diplomatların Semmering’e yaptığı bir yürüyüş çerçevesinde konuya değinen Plassnik, terörizmle mücadelenin uluslararası hukuka uygun ve ölçülü bir şekilde yapılması gerektiğini sözlerine ekledi.
Jürgen Gottschlich/ DER STANDARD
DIE PRESSE : ''KÜRT LİDERİ TÜRKİYE’DE AYAKLANMAYA ÇAĞIRIYOR''
Kuzey Irak. Türk ordusu Kürt PKK’ya karşı harekatını yoğunlaştırıyor
Kürdistan İşçi Partisi PKK’nın önde gelen kumandanlarından biri, Türkiye’nin Kuzey Irak harekatını protesto etmek için ayaklanma çağrısında bulundu. PKK’ya yakın Fırat Ajansının verdiği bilgiye göre, Bahoz Erdal ‘’Bizi yoketmek istiyorlarsa, bizim gençlerimiz de Türkiye’deki şehirleri oturulamaz hale getirmek zorunda kalır’’ dedi. Bundan önce de PKK sözcüsü Ahmet Danış eğer Ankara harekata devam ederse, PKK’nın Türk şehirlerinde gerilla eylemleri başlatacağı ve çatışmaları ülkenin içine taşıyacağı yolunda tehdit etmişti.
Hedef bölücüler
Öte yandan geçen hafta Kürt bölücüler ile mücadele etmek üzere Kuzey Irak’a giren Türk birlikleri PKK’nın üzerine yürümeye devam etti. Hükümet Türkiye’de yasak olan PKK’nın Kuzey Irak’ı geri çekilme bölgesi ve Türkiye’ye saldırılarda bulunmak için üs olarak kullandığını düşünüyor.
Asiler kendi verdikleri bilgilere göre bir Türk savaş helikopterini düşürdü. Bir PKK sözcüsü Reuters haber ajansına Cobra tipi helikopterin sınır yakınlarındaki bölgede yapılan çatışmalarda isabet aldığını söyledi. Türk ordusu ise bu haberi yalanladı ve helikopterin bilinmeyen nedenlerden dolayı düştüğünü belirtti.
PKK sözcüsü Türkiye’nin Kuzey Irak’a girmesinden bu yana 22 Türk askerinin öldürüldüğünü, 15 cesedin bulunduğunu, ölenlerin isimlerinin yakında açıklanacağını söyledi. Türk ordusu ise yalnız yedi askerin, asilerden ise 112 kişinin öldüğünü söylüyor. Dışişleri Bakanı Ali Babacan harekatı bir ‘’başarı’’ olarak nitelendirdi ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın hedefin yalnız ‘’terörist örgüt’’ PKK olduğu ve Ankara’nın Irak’ın topraksal bütünlüğü ve siyasi birliğini destekleyenlerin başında geldiği şeklindeki sözlerini yineledi.
Iraklı Kürtlerin özerk yönetimi ise Türk ordusunun Kuzey Irak’ta yaptığı büyük harekattan ABD’ni sorumlu tutuyor. Türkiye’nin ABD olmasaydı, Irak’ın hakimiyetini böylesine ihlal edemeyeceği belirtiliyor. Bir Kürt hükümet sözcüsü, PKK ile ihtilafın askeri yoldan çözülemeyeceğini açıkladı. Kürtlerin Kuzey Irak’taki özerk yönetiminin başkanı Mesut Barzani Türkiye’den sivillere ve altyapıya zarar vermemesini istedi.
ABD Savunma Bakanı Robert Gates harekatın kısa sürede sona ermesini umduğunu ifade etti. Gates ayrıca Ankara’nın siyasi önlemler alarak, Kürt azınlığı devlet sistemine daha iyi entegre etmek için çaba harcamasını da istedi. Gates Türkiye’nin harekatının Irak’ın istikrarı açısından tehlike arzetmediğini belirtti.
Plassnik istikrarın bozulmasından korkuyor
Avusturya Dışişleri Bakanı Plassnik ise Türkiye’nin Kuzey Irak harekatını ölçüsüz bularak eleştirdi ve tüm bölgenin istikrarının bozulabileceği yolunda uyardı. Diplomatların Semmering’e yaptıkları bir kayak gezisinde konuşan Plassnik, ‘’Bilhassa AB adayı bir ülkeden bölgesel istikrara öncelik vermesini bekliyoruz’’ dedi. Plassnik, Türkiye’nin gerçi AB tarafından da terörist bir örgüt olarak nitelendirilen PKK’nın şiddet eylemlerine karşı kendini savunma hakkı olduğunu, Irak ile Türkiye arasındaki bir dizi anlaşmanın PKK’nın Irak topraklarında takip edilmesine izin verdiğini, ancak ‘’Irak’ın bağımsızlığına, egemenliğine ve topraksal bütünlüğüne saygı duyulması gerektiğini’’ belirtti.
Die Presse
KURIER: ''TÜRKİYE’DE İSYANA ÇAĞIRI''
Kürt asilerin bir sözcüsü, Türkiye’nin Kuzey Irak’taki PKK’ya karşı başlattığı kara harekatı yüzünden karşı önlem almakla tehdit etti
Türkiye turizm sezonunun eşiğinde çalkantılı günlere kendini hazırlaması gerekiyor, çünkü Kürt PKK asilerinin bir sözcüsünün tehdidi son derece açıktı: Bahoz Erdal ‘’Eğer bizi yoketmek isterlerse, bizim gençlerimiz de Türk şehirlerini oturulamaz hale getirmek zorunda kalır’’ dedi.
Böylece Ankara’nın günlerden beri süren büyük harekatına tepki göstermiş oldu. Ordu ağır donanım ve 8 bin kadar askerle, PKK’nın Türk hedeflerine saldırı düzenledikleri kampları yoketmek üzere Kuzey Irak topraklarına girdi.
Türk Genelkurmayın verdiği bilgilere göre çatışmalarda 112 PKK savaşçısı öldürüldü, 15 asker de şehit düştü. Gerilla ise kendi kayıplarını daha az, karşı tarafınkileri daha yüksek gösteriyor. Tarafsız bir bilgi yok. Asilerin bir askeri helikopter düşürdükleri haberi de doğrulanmadı.
PKK sözcüsü Erdal ABD’ni Türklerin yanında devreye girmekle suçluyor. ‘’Orduya kamplarımız hakkında bilgi veriyor, sonra Türk uçakları gelip bölgeyi bombalıyor’’ diyen Erdal, bu tertibata bazen Kürt Irak birliklerinin de katıldığını söylüyor.
‘’Amansız direniş’’
Başkan Mesut Barsani Kuzey Irak’taki Kürt özerk yönetimi adına ‘’Türkiye ile PKK arasındaki savaşta taraf olmayacağız. Ama eğer Türkler vatandaşlarımıza, ya da yerleşim bölgelerine saldıracak olursa, o zaman amansız bir direniş göstereceğiz, buna hazırlıklıyız’’ dedi.
Barsani aynı zamanda da Ankara’nın yalnız PKK’yı yoketmeyi hedef aldığından şüphe ediyor. Şimdiye kadar köprülere ve diğer altyapı kuruluşlarına yapılan saldırıların ordunun daha çok Kuzey Iraklı Kürtlerin özerk yönetimini hedef aldığını gösterdiğini belirten Barsani, kuruluşların zayıflatılmasına asla izin verilmeyeceğini söyledi. Dohuk, Erbil ve Süleymaniye fiilen bağımsız. Ankara ise ‘’kapısının önünde’’ bir Kürt devleti kurulmasına karşı.
Kurier
23 Şubat 2008
DER STANDARD: ''TÜRKİYE IRAK’TA KARA HAREKATI BAŞLATIYOR''
Türk ordusu kışın ortasında sınırın ötesindeki Kuzey Irak dağlarına 10 bin asker gönderdi. Askerlerin PKK gerillalarının ana karargahına ulaşma olasılığının olmadığı düşünülüyor.
Türk ordusunun Irak sınırından on kilometre kadar içeri girdiği tahmin ediliyor. 10 bin asker Perşembeyi Cumaya bağlayan gece komşu ülke ile aradaki sınırı aştı ve aylarca süren tehditlerin ardından Kürt PKK’ya karşı ilk yoğun kara harekatını başlattı.
Harekattan önce bölge hem havadan bombardıman edilip, hem de karadan ağır toplarla ateşe tutuldu. Kuzey Irak’taki yerel yönetimin verdiği bilgilere göre birçok köy isabet aldı ve Dohuk yakınlarındaki iki önemli köprü yıkıldı. Sivil halk arasından ölen olup olmadığı henüz bilinmiyor.
Türkiye Genelkurmay Başkanlığının verdiği bilgilere göre, bu mümkün olduğunca süratle sone erecek, sınırlı bir harekat. Ordu, ‘’Hedeflerimize ulaştıktan sonra derhal Türk topraklarına geri döneceğiz. Operasyon Kuzey Irak’ta yaşayan Kürt halkını değil, yalnız İşçi Partisi PKK’nın kamplarını hedef alıyor’’ diyor.
Bağdat’a önceden haber verildi
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül Perşembe akşamı harekat başlamadan önce Iraklı meslekdaşı Celal Talabani’ye harekat hakkında bilgi verdi. Gül, Irak Devlet Başkanı olmanın yanı sıra Iraklı Kürtlerin en önemli iki liderinden biri olan Celal Talabani’yi Ankara’ya davet etti. Başbakan Tayyip Erdoğan da Iraklıların korkularını dağıtmak için, meslekdaşı El Maliki ile konuştu.
Dışişleri Bakanı Ali Babacan’ın daha iki gün önce hükümetin harekat yapma ihtimalini vurgulamasına rağmen, askeri harekatın şimdi yapılması son derece şaşırtıcı oldu. BM Genel Sekreteri Ban Ki moon Ankara’daki hükümeti Irak sınırlarına saygı duymaya çağırdı.
İşe yarayacağı şüpheli
Türkiye ile Irak arasındaki dağlık bölge hala karlar altında. Türkiye’deki televizyon kanallarının hepsinde kar giysileri içinde konvoylar halinde karlı dağlarda yürüyen askerleri gösteriyor. Zırhlı tanklar askerleri destekliyor. Ayrıca yüzlerce helikopterin de harekata katıldığı söyleniyor. PKK sözcülerinin Türk ordusunun uzun zamandan beri korkulan ilkbahar harekatını başlattığını söylemelerine rağmen, hava şartlarına bakılırsa henüz ilkbahardan eser yok.
Ordu bu harekatı ile belki PKK’nın sınır yakınlarındaki kamplarına ulaşabilir, ama gerillanın Türk sınırından 200 km uzaklıktaki Kandil dağlarında bulunan ana karargahına ulaşması mümkün değil. Ankara’da geçtiğimiz günlerde sürekli Mesut Barzani liderliğindeki Kuzey Irak özerk yönetiminin tüm vaatlerine rağmen, Kuzey Irak’ta saklanan PKK’ya karşı çok az önlem aldığı konuşuluyordu. Askeri harekattan önce sınırın Türk tarafında, on PKK miltanının ölümüyle sonuçlanan çatışmalar olmuştu.
Buna bir de sınır yakınlarındaki birçok şehirde çıkan şiddetli olaylar eklendi. Olayların başlangıç noktasını, PKK lideri Abdullah Öcalan’ın tutuklanışının dokuzuncu yıldönümü dolayısıyla yapılan gösteriler oluşturuyordu. Polis ile göstericiler arasında çıkan çatışmalarda, bir Kürt genci polis aracının altında kalarak can verdi.
Çatışmaların merkezi Cizre günlerce Filistin bölgelerini andıran bir görünüme büründü. Gençler polis araçlarını taşlarken, polisler gençlerin üzerine gözyaşartıcı bombalar attı. Polis sonunda Salı günü bir sempati girişimi başlatarak, çukulata ve meyva dağıttı. Öte yandan Türk ordusunun Kuzey Irak harekatı hem ABD hem de AB tarafından eleştirildi. AB’nin Dış Politika sorumlusu Javier Solana, PKK ile mücadeleye ne kadar anlayış gösterilirse gösterilsin, harekatın bu sorunu çözmek için yanlış bir yol olduğunu söyledi.
Jürgen Gottschlich/ DER STANDARD
KURIER: ''ANKARA’NIN BAŞARISIZLIĞI''
Reformcu hükümet Kürtler konusunda düş kırıklığı yaratıyor İlkbahar geliyor, karlar yavaş yavaş eriyor, askerler ilerliyor. Her yıl aynı merasim: Hava şartları biraz düzelir gibi olunca, Türk ordusu ile Kürt gerillası PKK arasında Irak sınırı yakınlarında çatışmalar başlıyor. Ama bu yıl bu erken oldu. Ankara şimdiye kadar sık sık savunma durumundaydı, hiç kesin başarı elde edemedi. Bu kez de yine aynısı olacak. O yüzden: Çocukları Kuzey Irak’tan çekin ve artık görüşme masasına oturun.
Bu askeri güç gösterisi ne işe yarayacak? Aylardan beri onbinlerce askerin sınır bölgesinde konuşlandırılması böylece meşrulaşmış mı olacak? Asilerin hele de böyle dağlık bir bölgede yenilmesi imkansız. Bu güç gösterisi olsa olsa bölgede istikrarın bozulmasına yol açacak: 1991’de Saddam’ın diktatörlüğü sırasında konulan uçuş yasağından bu yana fiilen özerk bir yönetime sahip olan Kuzey Iraklı Kürtler bunu saldırgan bir tutum olarak algılayacaklar. Bu bölgede kampları bulunan PKK’ya zaten öyle büyük bir sempati duymuyorlar. Ama böyle eylemler onları Kürt kardeşlerini desteklemeye zorluyor.
Gerçekten de yazık: Ankara’da iktidardaki AKP o kadar geniş bir çoğunluğa (her iki Türkten biri oyunu ona veriyor) sahip ki, Kürtler ile gerçekten barış yapma konusunda tarihi bir adım atma cesaretini gösterebilir. Ülkeyi birçok alanda köklü bir şekilde değiştiriyor, ama bu konuda eskiden beri gidilen bir yoldan ayrılmıyor. Büyük bir başarısızlık.
Walter Friedl/Kurier
DIE PRESSE : ''TÜRKİYE PKK’YA ‘’ÖLDÜRÜCÜ DARBEYİ’’ İNDİRİYOR''
Harekat: Irak’a on yıldan beri yapılan en büyük askeri harekata 10 bin asker katılıyor. AB ve ABD gerçi bu durumdan pek hoşnut değil, ama eleştirmekten çekiniyor.
Kışın ortasında ve gece yarısı: Türk ordusu bu harekatıyla çifte sürpriz yapmış oldu. Genelkurmay Başkanlığı web sayfasında Türk birliklerinin hedeflerine ulaşır ulaşmaz geri döneceklerini ve sivil halka zarar verilmeyeceğini temin etti. Ancak Irak Kürtlerinin sınır birlikleri komutanı Hüseyin Tamer’in verdiği bilgiye göre, sınırın 30 km ötesinde bulunan Sedafan çevresindeki Kürt köyleri de isabet aldı. Ama ölen ya da yaralananlara ilişkin herhangi bir bilgi verilmedi.
Başbakan Tayyip Erdoğan’ın operasyon hakkında bilgi vermek üzere meslekdaşı Nuri el Maliki’yi aradığı belirtilmesine rağmen, Irak Dışişleri Bakanı Hoşyar Zebari Irak’ın harekattan haberi olmadığını öne sürdü.
‘’En iyi cevap değil’’
AB’nde Türkiye ile müzakerelerde bulunan, önde gelen diplomat Javier Solana harekat hakkında ihtiyatlı eleştirici bir ifade kullandı. Türkiye’nin harekatının ‘’en iyi cevap’’ olmadığını belirten Solana, bunun yanı sıra Türkiye’nin AB ve ABD tarafından da terör örgütü olarak değerlendirilen PKK ile sorununa anlayış gösterdiğini de sözlerine ekledi. Alman Dışişleri’nin bir sözcüsü ise, Berlin’in harekatı ‘’büyük bir endişe’’ ile izlediğini, Türk birliklerinin Kuzey Irak’ta bulunmasının ‘’bölgenin istikrarı açısından hatırı sayılır bir risk’’ oluşturduğunu söyledi.
ABD Dışişleri Bakanlığı Müsteşarı Matt Bryza da Brüksel ziyareti sırasında Türkiye’nin tutumunu ihtiyatlı bir dilde eleştirdi. Bryza Türkiye’nin harekat başlattığı haberinin, ‘’alınabilecek en iyi haber olmadığını’’ belirtti. Ancak ABD muhtemelen harekat konusunda diplomatik bir müdahalede bulunmayacak.
ABD eğer isteseydi, Dışişleri Bakanı Ali Babacan bundan dört gün önce Kuzey Irak’a operasyondan bahsettiğinde böyle bir girişimde bulunabilirdi. Ancak Washington pek hoşnut olmuş gibi görünmese de, prensipte harekatı reddedeci bir tepki göstermedi.
Kuzey Irak’ta 3 bin kadar PKK’lı var
Türkiye’nin amacı anlaşılan PKK savaşçılarını daha bahar gelmeden, kış kamplarındayken imha etmek ya da yakalamak. Türkiye Irak’ta yaklaşık 3 bin kadar PKK’lının bulunduğunu tahmin ediyor. PKK kampları büyük şehrilerden uzakta olduğundan, prensipte sivil halka zarar vermeden operasyon yapmak mümkün...
Jan Keetman/Die Presse
SALZBURGER NACHRICHTEN: ''KÜRTLERE DARBE İNDİRİLİYOR''
Ankara 10 bin askerini Kuzey Irak’taki PKK kamplarına gönderiyor.
ABD Ankara’yı gizli servis bilgileri ile destekliyor.
Irak’ın Kürt Dışişleri Bakanı Hoşyar Zebari Türklerin ‘’hedeflerine ulaşır ulaşmaz geri dönmeye’’ söz verdiklerini belirterek, Türk askerlerinin Kuzey Irak’taki Kürdistan’a girmelerini önemsiz gibi göstermeye çalışıyor.
Ankara PKK’yı Kuzey Irak’taki kamplarından Türkiye’ye saldırılarda bulunmakla suçluyor. Ne Kürt lideri Barzani, ne de işgal gücü ABD Ankara’nın ısrarları karşısında yumuşayıp, PKK gerillasının eylemlerini engellemedi. Bunun üzerine Türkler bizzat harekete geçti. Peşmergelerle Türk askerleri arasında ilk çatışmalar başladı bile. Kürt yönetimi Türklerin yapacağı harekattan korktuğu için, bir yandan sınırdaki birliklerini takviye etmiş, bir yandan da Bağdat’taki yönetimden ihtilafın tırmanmasını önlemesini istemişti.
Ancak Irak merkezi yönetimi başını kuma sokmayı tercih ediyor, hatta Kuzey Irak’taki durumun endişe verici olduğunu bile inkar ediyor. Topraksal bütünlüğün şiddetle ihlal edildiğinin lafı bile edilmiyor.
Türk Parlamentosunun Ekim ayında hükümete Kuzey Irak’a girmesi için yeşil ışık yaktığından beri, ordu havadan ve karadan PKK kamplarını bombalıyordu. Son zamanlarda hava şartları ordunun faaliyetlerini durdurmasına yol açmıştı. Ancak Türkler şimdi anlaşılan asilerin karların erimesiyle saklandıkları yerlerden çıkarak, sınırboyundaki pozisyonlarına geri dönmelerini engellemek istiyor.
Bu düşüncenin ardında bir başka amaç daha gizli. Ankara Kuzey Iraklı Kürtlerin özerk yönetimlerini daha da genişletmelerini istemiyor. Hareket öncelikle de Kürtlerin bağımsız bir Kürdistan’ın can damarı olabilecek petrol şehri Kerkük’ü kontrolleri altına almalarını engelleme amacını taşıyor.
Öte yandan Kürtlerin siyasi özgüvenlerinin zayıflaması, Bağdat’ın da işine geliyor. Çünkü Kürtler ile Araplar arasında (federasyon, ya da yeni petrol yasası gibi) önemli siyasi konularda çıkan görüş ayrılıkları uzun zamandan beri Bağdat’taki siyasi karar sürecini bloke ediyor...
Birgit Cerha/ Salzburger Nachrichten
25 Şubat 2008
DER STANDARD: ''KÜRTLERE ACI REÇETE''
Türk ordusu Iraklıların, Avrupalıların, hatta Amerikalıların tüm uyarılarına rağmen Kuzey Irak’taki PKK’ya karşı bir kış harekatına girişti. ABD’nin neticede Türkiye’nin tutumunu desteklemesine rağmen, ABD Savunma Bakanı Robert Gates bir kez daha Kürt gerillasının salt askeri önlemlerle yenilgiye uğratılamayacağına işaret etti. Bunu Ankara da bildiğinden, operasyonun aslında başka bir nedeni olsa gerek: Burada istenen, Kuzey Iraklı Kürtlerin özellikle de Kürt lideri Mesut Barzani’nin gözünü korkutmak.
Türkiye’nin harekatı, Washington’un Barsani’ye sunduğu acı bir reçete. ABD’nin iş ciddiye bindiğinde, Kuzey Irak’taki müttefik Kürtler yerine Türklerden yana çıkacağı sinyali veriliyor. Bunun içerdiği mesaj yakında etkisini gösterecek. Barsani artık ABD’nin Kuzey Irak’taki Kürtlerin bağımsızlık çabalarını desteklemeyeceğinden yola çıkabilir. Barsani’nin elde edebileceği en büyük şey en fazla statüko olabilir. Bu yüzden bu durumu güvence altına alabilmek için elinden gelen herşeyi yapacaktır.
Mesut Barzani, Iraklı Kürtlerin ikinci güçlü adamı olan Devlet Başkanı Celal Talabani’nin Türk meslekdaşı Abdullah Gül’ün Ankara’ya davetini kabul etmesini memnuniyetle karşıladı. Bu buluşmada iki konuya temas edilecek: Türkiye Kuzey Irak’taki Kürt özerk yönetimini tanımak için PKK ile aktif bir şekilde mücadele edilmesini istiyor. Barsani’den de PKK’nın Kuzey Irak’ı geri çekilme bölgesi olarak kullanmasını engellemek için daha fazla çaba harcaması isteniyor. Ankara ayrıca Kerkük’ün bundan sonraki statüsünde söz sahibi olmayı arzu ediyor. Kerkük’teki petrol yataklarının bir Kürt devletini finanse etmek için kullanılmaması isteniyor.
Jürgen Gottschlich/ DER STANDARD
DER STANDARD: ‘’IRAK’A KANLI KIŞ OPERASYONU’’
Türk birliklerinin Kuzey Irak harekatı ABD ile önceden konuşulmuştu.
Irak-İran-Türkiye üçgenindeki çatışmalarda şimdiye kadar 100 kişi öldü.
PKK misillemeyle tehdit ediyor.
Türk birliklerinin bölücü Kürt İşçi Partisi PKK’nın Kuzey Irak’taki kamp ve sığınaklarına başlattığı saldırı giderek kanlı bir kış operasyonuna dönüşüyor. Son bilgilere göre saldırılar 14 gün sürdürecek. Türkiye’nin verdiği bilgilere göre harekata savaş uçakları ve helikopterler eşliğinde 10 bin asker katılıyor. Son üç günde yaklaşık 100 kişi öldü. Genelkurmay şimdiye kadar 79 gerillanın öldüğünü ve yedi askerin şehit düştüğünü bildiriyor. Buna karşın PKK sözcüleri resmen şehit düştüğü bildirilen yedi askerin dışında ordu tarafından kaldırılmayan 15 cesedin daha bulunuğunu belirtiyor. PKK tarafından ise yalnız birkaç kişinin yaralandığı söyleniyor.
PKK’nın bir Cobra helikopteri düşürdüğü yolundaki iddiası da şimdiye kadar doğrulanmadı. En şiddetli çatışmaların Türk-Irak sınırının öte yanında İran sınırı yakınlarındaki Zab bölgesinde yapıldığı sanılıyor. Askerlerin Kuzey Irak topraklarının ne kadar içine girdikleri bilinmiyor. Bu konuda alınan bilgiler on ila 40 km arasında değişiyor.
Türkiye’nin harekatı, Irak’taki resmi makamlar tarafından hala sınırın önemsiz sayılacak bir şekilde ihlali olarak küçümseniyor. Irak hükümetinin bir sözcüsü sınırı geçen askerlerin sayısının binden az olduğunu söyledi. Iraklı Kürtlerin lideri, Kuzey Irak özerk yönetimi başkanı Mesut Barsani harekatı kınadı, ama aynı zamanda da milislerinin harekata karışmayacaklarını söyledi. Hafta sonunda Türk ordusunun bunu ABD ile önceden konuştuğu anlaşıldı. Başbakan Tayyip Erdoğan Başkan Bush’u arayarak bilgi verdi. Beyaz Saray’ın bir sözcüsü Cumartesi günü ABD’nin harekatı desteklediğini, ancak Türk ordusunun titizlikle PKK hedeflerine odaklanmasını şart koştuğunu söyledi. Savunma Bakanı Robert Gates dün, PKK’nın askeri yoldan yenilgiye uğratılamayacağını, bunun için siyasi ve ekonomik önlemlerden oluşan geniş bir paketin gerekli olduğunu hatırlattı.
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül Kürt asıllı Irak Devlet Başkanı Celal Talabani’yi görüşmelerde bulunmak üzere Ankara’ya çağırdı. Talabani bu daveti kabul etti, ancak ordunun Kuzey Irak’tan çekilmesini bekliyor. Türk kamuoyunda harekat çoğunlukla memnuniyetle karşılandı. Medya savaşçı bir tutum sergiliyor ve Kuzey Irak’taki kahramanları tanıtıyor. Buna karşın Kürt DTP gösteriler düzenledi, ayrıca dünden beri Diyarbakır’da bir kongre yapıyor. PKK kanlı misillemelerde bulunacağını açıkladı. Bir sözcü savaşın Türk şehirlerine taşınacağını, büyük şehirlerin ‘’oturulamaz’’ hale geleceğini söyledi.
İstikrarın bozulması tehlikesi
Dışişleri Bakanı Ursula Plassnik, Türk-Irak sınırındaki gelişmeleri ‘’büyük bir endişeyle’’ izlediğini, harekatın bölgenin istikrarını yeniden bozma tehlikesi arzettiğini söyledi. Plassnik AB adayı bir ülkeden, bölgedeki istikrara öncelik tanımasını beklediğini belirterek, ‘’Türkiye’nin Irak ile, PKK’nın Irak topraklarında takibine izin veren ikili anlaşmalara sahip olduğunu biliyoruz. Ancak Irak’ın bağımsızlığına, egemenliğine ve topraksal bütünlüğüne saygı duyulması gerekir’’ dedi. Pazar günü diplomatların Semmering’e yaptığı bir yürüyüş çerçevesinde konuya değinen Plassnik, terörizmle mücadelenin uluslararası hukuka uygun ve ölçülü bir şekilde yapılması gerektiğini sözlerine ekledi.
Jürgen Gottschlich/ DER STANDARD
DIE PRESSE : ''KÜRT LİDERİ TÜRKİYE’DE AYAKLANMAYA ÇAĞIRIYOR''
Kuzey Irak. Türk ordusu Kürt PKK’ya karşı harekatını yoğunlaştırıyor
Kürdistan İşçi Partisi PKK’nın önde gelen kumandanlarından biri, Türkiye’nin Kuzey Irak harekatını protesto etmek için ayaklanma çağrısında bulundu. PKK’ya yakın Fırat Ajansının verdiği bilgiye göre, Bahoz Erdal ‘’Bizi yoketmek istiyorlarsa, bizim gençlerimiz de Türkiye’deki şehirleri oturulamaz hale getirmek zorunda kalır’’ dedi. Bundan önce de PKK sözcüsü Ahmet Danış eğer Ankara harekata devam ederse, PKK’nın Türk şehirlerinde gerilla eylemleri başlatacağı ve çatışmaları ülkenin içine taşıyacağı yolunda tehdit etmişti.
Hedef bölücüler
Öte yandan geçen hafta Kürt bölücüler ile mücadele etmek üzere Kuzey Irak’a giren Türk birlikleri PKK’nın üzerine yürümeye devam etti. Hükümet Türkiye’de yasak olan PKK’nın Kuzey Irak’ı geri çekilme bölgesi ve Türkiye’ye saldırılarda bulunmak için üs olarak kullandığını düşünüyor.
Asiler kendi verdikleri bilgilere göre bir Türk savaş helikopterini düşürdü. Bir PKK sözcüsü Reuters haber ajansına Cobra tipi helikopterin sınır yakınlarındaki bölgede yapılan çatışmalarda isabet aldığını söyledi. Türk ordusu ise bu haberi yalanladı ve helikopterin bilinmeyen nedenlerden dolayı düştüğünü belirtti.
PKK sözcüsü Türkiye’nin Kuzey Irak’a girmesinden bu yana 22 Türk askerinin öldürüldüğünü, 15 cesedin bulunduğunu, ölenlerin isimlerinin yakında açıklanacağını söyledi. Türk ordusu ise yalnız yedi askerin, asilerden ise 112 kişinin öldüğünü söylüyor. Dışişleri Bakanı Ali Babacan harekatı bir ‘’başarı’’ olarak nitelendirdi ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın hedefin yalnız ‘’terörist örgüt’’ PKK olduğu ve Ankara’nın Irak’ın topraksal bütünlüğü ve siyasi birliğini destekleyenlerin başında geldiği şeklindeki sözlerini yineledi.
Iraklı Kürtlerin özerk yönetimi ise Türk ordusunun Kuzey Irak’ta yaptığı büyük harekattan ABD’ni sorumlu tutuyor. Türkiye’nin ABD olmasaydı, Irak’ın hakimiyetini böylesine ihlal edemeyeceği belirtiliyor. Bir Kürt hükümet sözcüsü, PKK ile ihtilafın askeri yoldan çözülemeyeceğini açıkladı. Kürtlerin Kuzey Irak’taki özerk yönetiminin başkanı Mesut Barzani Türkiye’den sivillere ve altyapıya zarar vermemesini istedi.
ABD Savunma Bakanı Robert Gates harekatın kısa sürede sona ermesini umduğunu ifade etti. Gates ayrıca Ankara’nın siyasi önlemler alarak, Kürt azınlığı devlet sistemine daha iyi entegre etmek için çaba harcamasını da istedi. Gates Türkiye’nin harekatının Irak’ın istikrarı açısından tehlike arzetmediğini belirtti.
Plassnik istikrarın bozulmasından korkuyor
Avusturya Dışişleri Bakanı Plassnik ise Türkiye’nin Kuzey Irak harekatını ölçüsüz bularak eleştirdi ve tüm bölgenin istikrarının bozulabileceği yolunda uyardı. Diplomatların Semmering’e yaptıkları bir kayak gezisinde konuşan Plassnik, ‘’Bilhassa AB adayı bir ülkeden bölgesel istikrara öncelik vermesini bekliyoruz’’ dedi. Plassnik, Türkiye’nin gerçi AB tarafından da terörist bir örgüt olarak nitelendirilen PKK’nın şiddet eylemlerine karşı kendini savunma hakkı olduğunu, Irak ile Türkiye arasındaki bir dizi anlaşmanın PKK’nın Irak topraklarında takip edilmesine izin verdiğini, ancak ‘’Irak’ın bağımsızlığına, egemenliğine ve topraksal bütünlüğüne saygı duyulması gerektiğini’’ belirtti.
Die Presse
KURIER: ''TÜRKİYE’DE İSYANA ÇAĞIRI''
Kürt asilerin bir sözcüsü, Türkiye’nin Kuzey Irak’taki PKK’ya karşı başlattığı kara harekatı yüzünden karşı önlem almakla tehdit etti
Türkiye turizm sezonunun eşiğinde çalkantılı günlere kendini hazırlaması gerekiyor, çünkü Kürt PKK asilerinin bir sözcüsünün tehdidi son derece açıktı: Bahoz Erdal ‘’Eğer bizi yoketmek isterlerse, bizim gençlerimiz de Türk şehirlerini oturulamaz hale getirmek zorunda kalır’’ dedi.
Böylece Ankara’nın günlerden beri süren büyük harekatına tepki göstermiş oldu. Ordu ağır donanım ve 8 bin kadar askerle, PKK’nın Türk hedeflerine saldırı düzenledikleri kampları yoketmek üzere Kuzey Irak topraklarına girdi.
Türk Genelkurmayın verdiği bilgilere göre çatışmalarda 112 PKK savaşçısı öldürüldü, 15 asker de şehit düştü. Gerilla ise kendi kayıplarını daha az, karşı tarafınkileri daha yüksek gösteriyor. Tarafsız bir bilgi yok. Asilerin bir askeri helikopter düşürdükleri haberi de doğrulanmadı.
PKK sözcüsü Erdal ABD’ni Türklerin yanında devreye girmekle suçluyor. ‘’Orduya kamplarımız hakkında bilgi veriyor, sonra Türk uçakları gelip bölgeyi bombalıyor’’ diyen Erdal, bu tertibata bazen Kürt Irak birliklerinin de katıldığını söylüyor.
‘’Amansız direniş’’
Başkan Mesut Barsani Kuzey Irak’taki Kürt özerk yönetimi adına ‘’Türkiye ile PKK arasındaki savaşta taraf olmayacağız. Ama eğer Türkler vatandaşlarımıza, ya da yerleşim bölgelerine saldıracak olursa, o zaman amansız bir direniş göstereceğiz, buna hazırlıklıyız’’ dedi.
Barsani aynı zamanda da Ankara’nın yalnız PKK’yı yoketmeyi hedef aldığından şüphe ediyor. Şimdiye kadar köprülere ve diğer altyapı kuruluşlarına yapılan saldırıların ordunun daha çok Kuzey Iraklı Kürtlerin özerk yönetimini hedef aldığını gösterdiğini belirten Barsani, kuruluşların zayıflatılmasına asla izin verilmeyeceğini söyledi. Dohuk, Erbil ve Süleymaniye fiilen bağımsız. Ankara ise ‘’kapısının önünde’’ bir Kürt devleti kurulmasına karşı.
Kurier
23 Şubat 2008
DER STANDARD: ''TÜRKİYE IRAK’TA KARA HAREKATI BAŞLATIYOR''
Türk ordusu kışın ortasında sınırın ötesindeki Kuzey Irak dağlarına 10 bin asker gönderdi. Askerlerin PKK gerillalarının ana karargahına ulaşma olasılığının olmadığı düşünülüyor.
Türk ordusunun Irak sınırından on kilometre kadar içeri girdiği tahmin ediliyor. 10 bin asker Perşembeyi Cumaya bağlayan gece komşu ülke ile aradaki sınırı aştı ve aylarca süren tehditlerin ardından Kürt PKK’ya karşı ilk yoğun kara harekatını başlattı.
Harekattan önce bölge hem havadan bombardıman edilip, hem de karadan ağır toplarla ateşe tutuldu. Kuzey Irak’taki yerel yönetimin verdiği bilgilere göre birçok köy isabet aldı ve Dohuk yakınlarındaki iki önemli köprü yıkıldı. Sivil halk arasından ölen olup olmadığı henüz bilinmiyor.
Türkiye Genelkurmay Başkanlığının verdiği bilgilere göre, bu mümkün olduğunca süratle sone erecek, sınırlı bir harekat. Ordu, ‘’Hedeflerimize ulaştıktan sonra derhal Türk topraklarına geri döneceğiz. Operasyon Kuzey Irak’ta yaşayan Kürt halkını değil, yalnız İşçi Partisi PKK’nın kamplarını hedef alıyor’’ diyor.
Bağdat’a önceden haber verildi
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül Perşembe akşamı harekat başlamadan önce Iraklı meslekdaşı Celal Talabani’ye harekat hakkında bilgi verdi. Gül, Irak Devlet Başkanı olmanın yanı sıra Iraklı Kürtlerin en önemli iki liderinden biri olan Celal Talabani’yi Ankara’ya davet etti. Başbakan Tayyip Erdoğan da Iraklıların korkularını dağıtmak için, meslekdaşı El Maliki ile konuştu.
Dışişleri Bakanı Ali Babacan’ın daha iki gün önce hükümetin harekat yapma ihtimalini vurgulamasına rağmen, askeri harekatın şimdi yapılması son derece şaşırtıcı oldu. BM Genel Sekreteri Ban Ki moon Ankara’daki hükümeti Irak sınırlarına saygı duymaya çağırdı.
İşe yarayacağı şüpheli
Türkiye ile Irak arasındaki dağlık bölge hala karlar altında. Türkiye’deki televizyon kanallarının hepsinde kar giysileri içinde konvoylar halinde karlı dağlarda yürüyen askerleri gösteriyor. Zırhlı tanklar askerleri destekliyor. Ayrıca yüzlerce helikopterin de harekata katıldığı söyleniyor. PKK sözcülerinin Türk ordusunun uzun zamandan beri korkulan ilkbahar harekatını başlattığını söylemelerine rağmen, hava şartlarına bakılırsa henüz ilkbahardan eser yok.
Ordu bu harekatı ile belki PKK’nın sınır yakınlarındaki kamplarına ulaşabilir, ama gerillanın Türk sınırından 200 km uzaklıktaki Kandil dağlarında bulunan ana karargahına ulaşması mümkün değil. Ankara’da geçtiğimiz günlerde sürekli Mesut Barzani liderliğindeki Kuzey Irak özerk yönetiminin tüm vaatlerine rağmen, Kuzey Irak’ta saklanan PKK’ya karşı çok az önlem aldığı konuşuluyordu. Askeri harekattan önce sınırın Türk tarafında, on PKK miltanının ölümüyle sonuçlanan çatışmalar olmuştu.
Buna bir de sınır yakınlarındaki birçok şehirde çıkan şiddetli olaylar eklendi. Olayların başlangıç noktasını, PKK lideri Abdullah Öcalan’ın tutuklanışının dokuzuncu yıldönümü dolayısıyla yapılan gösteriler oluşturuyordu. Polis ile göstericiler arasında çıkan çatışmalarda, bir Kürt genci polis aracının altında kalarak can verdi.
Çatışmaların merkezi Cizre günlerce Filistin bölgelerini andıran bir görünüme büründü. Gençler polis araçlarını taşlarken, polisler gençlerin üzerine gözyaşartıcı bombalar attı. Polis sonunda Salı günü bir sempati girişimi başlatarak, çukulata ve meyva dağıttı. Öte yandan Türk ordusunun Kuzey Irak harekatı hem ABD hem de AB tarafından eleştirildi. AB’nin Dış Politika sorumlusu Javier Solana, PKK ile mücadeleye ne kadar anlayış gösterilirse gösterilsin, harekatın bu sorunu çözmek için yanlış bir yol olduğunu söyledi.
Jürgen Gottschlich/ DER STANDARD
KURIER: ''ANKARA’NIN BAŞARISIZLIĞI''
Reformcu hükümet Kürtler konusunda düş kırıklığı yaratıyor İlkbahar geliyor, karlar yavaş yavaş eriyor, askerler ilerliyor. Her yıl aynı merasim: Hava şartları biraz düzelir gibi olunca, Türk ordusu ile Kürt gerillası PKK arasında Irak sınırı yakınlarında çatışmalar başlıyor. Ama bu yıl bu erken oldu. Ankara şimdiye kadar sık sık savunma durumundaydı, hiç kesin başarı elde edemedi. Bu kez de yine aynısı olacak. O yüzden: Çocukları Kuzey Irak’tan çekin ve artık görüşme masasına oturun.
Bu askeri güç gösterisi ne işe yarayacak? Aylardan beri onbinlerce askerin sınır bölgesinde konuşlandırılması böylece meşrulaşmış mı olacak? Asilerin hele de böyle dağlık bir bölgede yenilmesi imkansız. Bu güç gösterisi olsa olsa bölgede istikrarın bozulmasına yol açacak: 1991’de Saddam’ın diktatörlüğü sırasında konulan uçuş yasağından bu yana fiilen özerk bir yönetime sahip olan Kuzey Iraklı Kürtler bunu saldırgan bir tutum olarak algılayacaklar. Bu bölgede kampları bulunan PKK’ya zaten öyle büyük bir sempati duymuyorlar. Ama böyle eylemler onları Kürt kardeşlerini desteklemeye zorluyor.
Gerçekten de yazık: Ankara’da iktidardaki AKP o kadar geniş bir çoğunluğa (her iki Türkten biri oyunu ona veriyor) sahip ki, Kürtler ile gerçekten barış yapma konusunda tarihi bir adım atma cesaretini gösterebilir. Ülkeyi birçok alanda köklü bir şekilde değiştiriyor, ama bu konuda eskiden beri gidilen bir yoldan ayrılmıyor. Büyük bir başarısızlık.
Walter Friedl/Kurier
DIE PRESSE : ''TÜRKİYE PKK’YA ‘’ÖLDÜRÜCÜ DARBEYİ’’ İNDİRİYOR''
Harekat: Irak’a on yıldan beri yapılan en büyük askeri harekata 10 bin asker katılıyor. AB ve ABD gerçi bu durumdan pek hoşnut değil, ama eleştirmekten çekiniyor.
Kışın ortasında ve gece yarısı: Türk ordusu bu harekatıyla çifte sürpriz yapmış oldu. Genelkurmay Başkanlığı web sayfasında Türk birliklerinin hedeflerine ulaşır ulaşmaz geri döneceklerini ve sivil halka zarar verilmeyeceğini temin etti. Ancak Irak Kürtlerinin sınır birlikleri komutanı Hüseyin Tamer’in verdiği bilgiye göre, sınırın 30 km ötesinde bulunan Sedafan çevresindeki Kürt köyleri de isabet aldı. Ama ölen ya da yaralananlara ilişkin herhangi bir bilgi verilmedi.
Başbakan Tayyip Erdoğan’ın operasyon hakkında bilgi vermek üzere meslekdaşı Nuri el Maliki’yi aradığı belirtilmesine rağmen, Irak Dışişleri Bakanı Hoşyar Zebari Irak’ın harekattan haberi olmadığını öne sürdü.
‘’En iyi cevap değil’’
AB’nde Türkiye ile müzakerelerde bulunan, önde gelen diplomat Javier Solana harekat hakkında ihtiyatlı eleştirici bir ifade kullandı. Türkiye’nin harekatının ‘’en iyi cevap’’ olmadığını belirten Solana, bunun yanı sıra Türkiye’nin AB ve ABD tarafından da terör örgütü olarak değerlendirilen PKK ile sorununa anlayış gösterdiğini de sözlerine ekledi. Alman Dışişleri’nin bir sözcüsü ise, Berlin’in harekatı ‘’büyük bir endişe’’ ile izlediğini, Türk birliklerinin Kuzey Irak’ta bulunmasının ‘’bölgenin istikrarı açısından hatırı sayılır bir risk’’ oluşturduğunu söyledi.
ABD Dışişleri Bakanlığı Müsteşarı Matt Bryza da Brüksel ziyareti sırasında Türkiye’nin tutumunu ihtiyatlı bir dilde eleştirdi. Bryza Türkiye’nin harekat başlattığı haberinin, ‘’alınabilecek en iyi haber olmadığını’’ belirtti. Ancak ABD muhtemelen harekat konusunda diplomatik bir müdahalede bulunmayacak.
ABD eğer isteseydi, Dışişleri Bakanı Ali Babacan bundan dört gün önce Kuzey Irak’a operasyondan bahsettiğinde böyle bir girişimde bulunabilirdi. Ancak Washington pek hoşnut olmuş gibi görünmese de, prensipte harekatı reddedeci bir tepki göstermedi.
Kuzey Irak’ta 3 bin kadar PKK’lı var
Türkiye’nin amacı anlaşılan PKK savaşçılarını daha bahar gelmeden, kış kamplarındayken imha etmek ya da yakalamak. Türkiye Irak’ta yaklaşık 3 bin kadar PKK’lının bulunduğunu tahmin ediyor. PKK kampları büyük şehrilerden uzakta olduğundan, prensipte sivil halka zarar vermeden operasyon yapmak mümkün...
Jan Keetman/Die Presse
SALZBURGER NACHRICHTEN: ''KÜRTLERE DARBE İNDİRİLİYOR''
Ankara 10 bin askerini Kuzey Irak’taki PKK kamplarına gönderiyor.
ABD Ankara’yı gizli servis bilgileri ile destekliyor.
Irak’ın Kürt Dışişleri Bakanı Hoşyar Zebari Türklerin ‘’hedeflerine ulaşır ulaşmaz geri dönmeye’’ söz verdiklerini belirterek, Türk askerlerinin Kuzey Irak’taki Kürdistan’a girmelerini önemsiz gibi göstermeye çalışıyor.
Ankara PKK’yı Kuzey Irak’taki kamplarından Türkiye’ye saldırılarda bulunmakla suçluyor. Ne Kürt lideri Barzani, ne de işgal gücü ABD Ankara’nın ısrarları karşısında yumuşayıp, PKK gerillasının eylemlerini engellemedi. Bunun üzerine Türkler bizzat harekete geçti. Peşmergelerle Türk askerleri arasında ilk çatışmalar başladı bile. Kürt yönetimi Türklerin yapacağı harekattan korktuğu için, bir yandan sınırdaki birliklerini takviye etmiş, bir yandan da Bağdat’taki yönetimden ihtilafın tırmanmasını önlemesini istemişti.
Ancak Irak merkezi yönetimi başını kuma sokmayı tercih ediyor, hatta Kuzey Irak’taki durumun endişe verici olduğunu bile inkar ediyor. Topraksal bütünlüğün şiddetle ihlal edildiğinin lafı bile edilmiyor.
Türk Parlamentosunun Ekim ayında hükümete Kuzey Irak’a girmesi için yeşil ışık yaktığından beri, ordu havadan ve karadan PKK kamplarını bombalıyordu. Son zamanlarda hava şartları ordunun faaliyetlerini durdurmasına yol açmıştı. Ancak Türkler şimdi anlaşılan asilerin karların erimesiyle saklandıkları yerlerden çıkarak, sınırboyundaki pozisyonlarına geri dönmelerini engellemek istiyor.
Bu düşüncenin ardında bir başka amaç daha gizli. Ankara Kuzey Iraklı Kürtlerin özerk yönetimlerini daha da genişletmelerini istemiyor. Hareket öncelikle de Kürtlerin bağımsız bir Kürdistan’ın can damarı olabilecek petrol şehri Kerkük’ü kontrolleri altına almalarını engelleme amacını taşıyor.
Öte yandan Kürtlerin siyasi özgüvenlerinin zayıflaması, Bağdat’ın da işine geliyor. Çünkü Kürtler ile Araplar arasında (federasyon, ya da yeni petrol yasası gibi) önemli siyasi konularda çıkan görüş ayrılıkları uzun zamandan beri Bağdat’taki siyasi karar sürecini bloke ediyor...
Birgit Cerha/ Salzburger Nachrichten