Bakmış ki oralarda bir yerlerde bir kap içinde su var hemen alıp kana kana içmeye başlamış... Bu esnada oradan geçen biri:
- Hey Baba Erenler, diye seslenmiş, oruç gitti oruç...
Baba Erenler susamışlığını gidermenin keyfiyle bıyıklarını silip sakalını sıvazlarken:
- Haklısın oruç gitti amma bu garibe de can geldi can, demiş…
Adam yanına gelmiş başlamış sorgulamaya…
- Yoksa sen oruçlu değil miydin?..
- Bak gene haklısın... Evet oruçlu değildim...
- Neden?..
- Seferiyim de ondan...
- Yaa öyle mi?.. Peki nereden gelip nereye gidersin?..
- Hay’dan geldim, Hû’ya giderim elhamdülillah...
……………..
“Haydan gelen huya gider” deyimi, her ne kadar halk arasında; “Kolay ve emeksiz elde edilen şeyler, aynı şekilde, elden kolay çıkar, çabuk gider” anlamında kullanılan bir deyimse de aynı zamanda, tasavvufi anlamda bir hakikatin de ifadesidir...
“Hay” ve “Hû” Cenab-ı Allah’ın güzel isimlerinden ikisidir. Hay; diri olan, Hû ise; hakkıyla bilinmesi mümkün olmayan, gaip manasına gelmektedir. Dolayısıyla Baba Erenler, “Hay’dan geldim Hû’ya giderim” derken, Allah’tan geldim yine Allah’a giderim” demek istemektedir...