Ankara

Türkiye'nin nemsiz, yaz-kış hep serinliği olan, şirin ve en güzel ili.
Deniz derdiniz olmaz. Bütün gün evde şişme (kitap film müzik resim 4 lüsü) imkanınız vardır.
Arada nefes almak için dışarda gezinirken güneşin açısı, insanların üslubu içinizi ısıtıverir.
Erkek kılığında yürürseniz daha rahat eder ve gezinin amacına ulaşmış olursunuz.
Otobüslerinin içi her daim kokar gerek insan kokusu gerek havasızlık.. yaz kış o pencereler kapalı olduğu için, açana da pis pis bakar, camı hemen eski haline döndürürler.
Ara sokaklarından birinde dahi düğün yoksa bilinmelidir ki az önce kavga çıkmıştır ve düğün için yanıp tutuşan insanlar dağılmak zorunda kalmıştır.
Son iki üç cümle olumsuz gibi görünse de yanlış anlamayın, bunlar zaten onu şirin yapan özelliklerinden sadece birkaçı..
Misal izmirde canınız sıkılır. Hep o aynı saatler.. Hiç bir atraksiyon yok. Ne bir tabanca sesi duyulur (düğün, kavga, havai fişek) ne bir bağarış.. Kaldırımlarda insanlar yürür ama Ankara'da öyle mi? Ya durak vardır ya da araba, tezgah, dükkan parsellemiştir, iki masa sandalye atıverirler. Şimdi yine olumsuzlamışım gibi gelebilir ama değil.. Ankaralılar buranın kıymetini bilsinler.

Türkiye'nin nemsiz, yaz-kış hep serinliği olan, şirin ve en güzel ili.
Deniz derdiniz olmaz. Bütün gün evde şişme (kitap film müzik resim 4 lüsü) imkanınız vardır.
Arada nefes almak için dışarda gezinirken güneşin açısı, insanların üslubu içinizi ısıtıverir.
Erkek kılığında yürürseniz daha rahat eder ve gezinin amacına ulaşmış olursunuz.
Otobüslerinin içi her daim kokar gerek insan kokusu gerek havasızlık.. yaz kış o pencereler kapalı olduğu için, açana da pis pis bakar, camı hemen eski haline döndürürler.
Ara sokaklarından birinde dahi düğün yoksa bilinmelidir ki az önce kavga çıkmıştır ve düğün için yanıp tutuşan insanlar dağılmak zorunda kalmıştır.
Son iki üç cümle olumsuz gibi görünse de yanlış anlamayın, bunlar zaten onu şirin yapan özelliklerinden sadece birkaçı..
Misal izmirde canınız sıkılır. Hep o aynı saatler.. Hiç bir atraksiyon yok. Ne bir tabanca sesi duyulur (düğün, kavga, havai fişek) ne bir bağarış.. Kaldırımlarda insanlar yürür ama Ankara'da öyle mi? Ya durak vardır ya da araba, tezgah, dükkan parsellemiştir, iki masa sandalye atıverirler. Şimdi yine olumsuzlamışım gibi gelebilir ama değil.. Ankaralılar buranın kıymetini bilsinler.

Benim yasadigim semte pek bir benziyor. Güzel aciklama bence tam oturmus

Türkiye'nin nemsiz, yaz-kış hep serinliği olan, şirin ve en güzel ili.
Deniz derdiniz olmaz. Bütün gün evde şişme (kitap film müzik resim 4 lüsü) imkanınız vardır.
Arada nefes almak için dışarda gezinirken güneşin açısı, insanların üslubu içinizi ısıtıverir.
Erkek kılığında yürürseniz daha rahat eder ve gezinin amacına ulaşmış olursunuz.
Otobüslerinin içi her daim kokar gerek insan kokusu gerek havasızlık.. yaz kış o pencereler kapalı olduğu için, açana da pis pis bakar, camı hemen eski haline döndürürler.
Ara sokaklarından birinde dahi düğün yoksa bilinmelidir ki az önce kavga çıkmıştır ve düğün için yanıp tutuşan insanlar dağılmak zorunda kalmıştır.
Son iki üç cümle olumsuz gibi görünse de yanlış anlamayın, bunlar zaten onu şirin yapan özelliklerinden sadece birkaçı..
Misal izmirde canınız sıkılır. Hep o aynı saatler.. Hiç bir atraksiyon yok. Ne bir tabanca sesi duyulur (düğün, kavga, havai fişek) ne bir bağarış.. Kaldırımlarda insanlar yürür ama Ankara'da öyle mi? Ya durak vardır ya da araba, tezgah, dükkan parsellemiştir, iki masa sandalye atıverirler. Şimdi yine olumsuzlamışım gibi gelebilir ama değil.. Ankaralılar buranın kıymetini bilsinler.

Türkiye'nin nemsiz, yaz-kış hep serinliği olan, şirin ve en güzel ili.
Deniz derdiniz olmaz. Bütün gün evde şişme (kitap film müzik resim 4 lüsü) imkanınız vardır.
Arada nefes almak için dışarda gezinirken güneşin açısı, insanların üslubu içinizi ısıtıverir.
Erkek kılığında yürürseniz daha rahat eder ve gezinin amacına ulaşmış olursunuz.
Otobüslerinin içi her daim kokar gerek insan kokusu gerek havasızlık.. yaz kış o pencereler kapalı olduğu için, açana da pis pis bakar, camı hemen eski haline döndürürler.
Ara sokaklarından birinde dahi düğün yoksa bilinmelidir ki az önce kavga çıkmıştır ve düğün için yanıp tutuşan insanlar dağılmak zorunda kalmıştır.
Son iki üç cümle olumsuz gibi görünse de yanlış anlamayın, bunlar zaten onu şirin yapan özelliklerinden sadece birkaçı..
Misal izmirde canınız sıkılır. Hep o aynı saatler.. Hiç bir atraksiyon yok. Ne bir tabanca sesi duyulur (düğün, kavga, havai fişek) ne bir bağarış.. Kaldırımlarda insanlar yürür ama Ankara'da öyle mi? Ya durak vardır ya da araba, tezgah, dükkan parsellemiştir, iki masa sandalye atıverirler. Şimdi yine olumsuzlamışım gibi gelebilir ama değil.. Ankaralılar buranın kıymetini bilsinler.