Karisik kelimeler

ieten er bietet, bot, hat geboten(Möglichkeiten bieten)- önermek, sunmak (imkan sunmak) Begegnung, die, (-en)- raslantı, karşılaşma herstellen (Kontakte herstellen) kurmak (kontak kurmak) Gelegenheit, die, (-en)- fırsat, şans, vesile Enkelkind, das, ...


  1. Alt 03-12-2012, 01:43 #1
    yabanGülü Mesajlar: 3.851
    Blog Başlıkları: 125
    ieten er bietet, bot, hat geboten(Möglichkeiten bieten)-
    önermek, sunmak (imkan sunmak)

    Begegnung, die, (-en)- raslantı, karşılaşma
    herstellen (Kontakte herstellen) kurmak (kontak kurmak)
    Gelegenheit, die, (-en)- fırsat, şans, vesile
    Enkelkind, das, (-er) torun
    Kenntnis, die, (-se) bilgi
    Fähigkeit, die, (-en) özellik, yetenek
    weitergeben, er gibt weiter, gab weiter, hat weitergegeben
    iletmek, geçirmek

    Alleinerziehende, der/die,( -n) yalnız yaşayarak çocuğunu büyüten anne/baba
    gelegentlich -arasıra olan
    entlasten -yükünü hafifletmek
    austauschen (+ sich) (sich mit anderen Menschen austauschen)
    fikir alışverişi yapmak (başka insanlarla iletişim halinde olmak)

    profitieren -faydalanmak, kâr sağlamak
    Bevölkerung, die, (-en) nüfus, toplum
    Jahrzehnt, das, (-e )onyıl
    Vertrauen, das Sg. güven
    Zusammensein, das Sg. beraberlik
    Qualifikation, die, (-en) nitelik (kazanma)

    VIRGÜL ICINDEKILER KELIMENIN COGUL HALINE GELEN EKLER

  2. Alt 03-12-2012, 01:44 #2
    yabanGülü Mesajlar: 3.851
    Blog Başlıkları: 125
    eilig-hızlı,acele, ivedi
    vorhaben-planlamak
    spontan- kendiliğinden, anında
    Vordergrund, der- ("-e) -ön cephe, ön plan
    merken- farkına varmak
    Hintergrund, der- ("-e) -arka cephe, arka plan
    Talent, das- (-e )-kabiliyet

    Kinderbetreuung, die Sg.- çocuk bakımı
    Senior/Seniorin, der/die, Senioren/--(nen)- yaşlılar, yaşlı nüfus
    Babysitter/-sitterin, der/die,–/-(nen)--bebek bakıcısı
    unbezahlbar -hakkı ödenemez
    Generation, die, (-en) -nesil
    begegnen (+ D.) (er ist jemandem begegnet)-birisiyle karşılaşmak
    Familienalltag, der, (-e) -günlük aile yaşamı

    altersmäßig- yaşa bağlı olarak
    Wohnbevölkerung, die, (-en) yerli nüfus
    zusammenleben -hep birlikte (beraber) yaşamak

    Altersgruppe, die, (-n) yaş gurubu
    getrennt -ayrı
    Kindergarten, der, (“)– kreş, anaokulu
    Spielplatz, der, (“-e) oyun alanı

    Altersheim, das, (-e) yaşlılar bakım yurdu, huzurevi
    Seniorenzentrum, das, (-zentren) yaşlılar merkezi
    Weiterbildungskurs, der, (-e )meslek geliştirme kursu, kariyer kursu
    zugänglich- ulaşılabilir, faydalanılabilir
    voneinander -birbir(ler)inden
    unterstützen -destek olmak

    Medium, das, Medien (meist Pl.) -basın-yayın, medya
    unrealistisch -gerçekçi olmayan
    Darstellung, die, (-en) sunu, açıklama, gösteri
    Trennung, die, (-en) ayırma, ayrılma
    Verständnis, das Sg.- anlayış, tolerans
    füreinander -birbirleri için
    Vorurteil, das, (-e) önyargı
    selbstverständlich -açık, tabii, kuşkusuz, elbette

  3. Alt 03-12-2012, 01:44 #3
    yabanGülü Mesajlar: 3.851
    Blog Başlıkları: 125
    göstermek -zeigen
    haber vermek, ilan etmek- ankündigen, anzeigen, melden, verkünden
    hürmet göstermek- ehren, beehren, verehren
    ikamet etmek -wohnen
    inanmak - glauben
    ismi olmak,adlandirmak -heißen, nennen
    itaat etmek - folgen, befolgen, gehorchen
    kabul etmek -annehmen, empfangen, genehmigen
    kapamak -schließen, verschließen, zumachen
    kaybetmek - verlieren
    kesmek -schneiden
    koşmak - laufen
    kutlamak - feiern
    nakletmek, taşımak - tragen,liefern
    nefes almak, solumak - atmen (einatmen)
    öğrenmek- lernen
    öğretmek- lehren, beibringen
    okumak -lesen
    öldürmek -ermorden, töten
    ölmek -sterben
    oturmak -sitzen
    oynamak -spielen
    saldırmak - anfallen, angreifen, überfallen
    satın almak - kaufen, einkaufen
    satmak - verkaufen
    sevmek -gern haben, lieben, mögen

  4. Alt 03-12-2012, 01:44 #4
    yabanGülü Mesajlar: 3.851
    Blog Başlıkları: 125
    başkalaşmak - sich ändern, ändern, wechseln
    başlamak- anfangen, beginnen
    beklemek - warten, erwarten
    bildirmek - benachrichtigen, informieren
    bilmek - wissen
    bırakmak - lassen, loslassen, verlassen
    bitmek -enden, endigen
    boyamak - streichen, färben, schminken
    bozmak -vernichten, zerstören
    bulmak -finden, befinden
    bulunmak- sich aufhalten, sich befinden
    buluşmak - treffen
    bütünlemek -vervollständigen
    çalişmak- arbeiten
    dans etmek - tanzen
    dilenmek - betteln
    dinlemek - anhören, zuhören
    durmak -halten, anhalten, stoppen
    düşünmek -denken
    doldurmak -füllen, ausfüllen, anfüllen
    duymak, işitmek -hören
    eğlendirmek -amüsieren, belustigen, unterhalten
    eşlik etmek -begleiten
    gelmek -kommen
    gitmek -gehen
    görmek -sehen

  5. Alt 03-12-2012, 01:44 #5
    yabanGülü Mesajlar: 3.851
    Blog Başlıkları: 125
    açıklamak - erklären, erläutern, veröffentlichen
    acıtmak -wehtun, verletzen
    açmak -aufmachen, öffnen
    affetmek -verzeihen
    ağlamak - weinen
    ağrımak -schmerzen
    aksatmak - hindern, behindern, stören
    alakalandırmak - interessieren
    aldatmak - betrügen, täuschen
    algılamak - auffassen, wahrnehmen
    almak -empfangen, kaufen, nehmen
    analiz etmek - analysieren, auflösen, zergliedern
    anımsamak - gedenken, sich erinnern
    anlamak - begreifen, erfassen, verstehen
    anlaşmak -verabreden, vereinbaren
    anlatmak - erklären, erläutern, erzählen, sagen
    arzulamak - wünschen, sich sehnen
    asılmak - hängen
    ata binmek - reiten
    ayrılmak -beseitigen, entfernen, wegbringen
    bağırmak -schreien
    bağışlamak -schenken, beschenken, verzeihen
    bağlamak - binden, verbinden
    bakmak -ansehen, schauen, zuschauen

  6. Alt 03-12-2012, 01:45 #6
    yabanGülü Mesajlar: 3.851
    Blog Başlıkları: 125
    Ad, isim -Haupwort Substantiv, Nomen
    Eylem, fiil -Tätigkeitswort, Zeitwort, Verb
    Adıl, zamir -Fürwort, Pronomen
    Sahıs zamiri -persönliches Fürwort, Personalpronomen
    Soru zamiri- Fragewort ,Interrogativpronomen
    Bağlaç -Bindewort ,Konjunktion
    Belirteç, zarf -Umstandswort ,Adverb
    Đyelik zamiri -besitzanzeigendes Fürwort ,Possessivpronomen
    Đsaret zamiri -hinweisendes Fürwort ,Demonstrativpronomen
    Sahiplik, iyelik eki- besitzanzeigende Endung, Possesivsuffix
    Emir kipi- Befehlsform ,Imperativ
    Sıfat- Eigenschaftswort ,Adjektiv
    Simdiki zaman- Gegenwartsform Präsens, Präsens
    Gelecek zaman- Zukunft, Futur
    -di'li geçmis zaman - Vergangenheit,Mitvergangenheit,Perfekt, Präteritum
    Edat, ilgeç -Präposition
    Yalın , mastar- Grundform
    Özne -Satzgegenstand,Infinitiv,Subjekt
    Yüklem -Satzaussage, Prädikat
    Belirtme durumu -Wenfall
    Akkusativ-Yönelme durumu Wemfall ,Dativ
    Tamlama durumu -Wessenfall ,Genitiv
    Bulunma durumu- Wofall ,Lokativ
    Uzaklasma durumu -Woherfall ,Ablativ
    Yalın durum -Werfall ,Nominativ
    Ünlü, sesli -Selbstlaut ,Vokal
    Ünsüz, sessiz- Mitlaut ,Konsonant
    Tekil- Einzahl, Singular
    Çoğul -Mehrzahl, Plural
    Fiil çekimi -Beugung der Verben, Konjugation

Kullanıcı isminiz: Giriş yapmak için Buraya tıklayın

Bu soru sistemi, zararlı botlara karşı güvenlik için uygulamaya sunulmuştur. Bundan dolayı bu kısımı doldurmak zorunludur.