Aka Okulları Gözlemevi Sorumlusu Astrononm Erkan Arı, şu günlerde dünyaya en yakın mesafede bulunan güneş sisteminin en büyük gezegeni Jüpiter'in dünyanın koruyucu meleği olduğunu ifade etti
Aka Okulları Gözlemevi Sorumlusu Astrononm Erkan Arı, şu günlerde dünyaya en yakın mesafede bulunan güneş sisteminin en büyük gezegeni Jüpiter'in, çekim kuvvetiyle, uzayda bulunan asteroit, gök taşları ve kuyruklu yıldızlar gibi gök cisimlerimden dünyayı koruduğunu söyledi.
Arı, yaptığı açıklamada, dünya ile mesafesi göz önüne alındığında Jüpiter'in son yıllarda dünyaya en yakın konumda olduğunu söyledi.
Bunun gerçek bir gök olayı olduğunu belirten Arı, ''Jüpiter, bu günlerde dünyaya yaklaşık olarak 600 milyon kilometre mesafede ve 2022'ye kadar da bu seviyede bir yaklaşma olmayacak. Önümüzdeki birkaç gün de bu yakınlığını koruyacak'' dedi.
Jüpiter'in dünyaya yaklaşmasının doğada herhangi bir dengeyi bozmayacağını dile getiren Arı, ''Jüpiter, büyük bir gezegen ve çok büyük bir çekim kuvveti olmasına rağmen, aradaki mesafe o kadar çok ki, dünyaya ve çevresine etki edeceğini düşünmüyoruz'' diye konuştu.
Jüpiter'in çekim kuvvetiyle, uzayda bulunan asteroit, gök taşları ve kuyruklu yıldızlar gibi gök cisimlerimden dünyayı koruduğunu belirten Arı, bu bakımdan Jüpiter'i dünyanın koruyucusu olarak nitelendirdiklerini söyledi.
Özellikle Mars ile Jüpiter arasında asteroit kuşağı bulunduğunu ifade eden Arı, şöyle devam etti:
''Jüpiter, bu asteroit kuşağının Güneş Sistemi içerisinde dağılmasını önlüyor. Farkına varamadığımız bir çok etkiden bizi kurtardı. Yakın tarihte de bizi kurtardı.
Bu, 1994 yılında Shoemaker-Levy 9 kuyruklu yıldızı olayıdır. Bu kuyruklu yıldızın yörüngesi dünyadan geçiyordu.
Shoemaker-Levy 9 kuyruklu yıldızı, Jupiter'in yakınından geçtiği zaman Jüpiter'in çekim kuvvetine kapıldı ve Jüpiter'e çarptı.
Jüpiter'e çarptığında iki dünya büyüklüğünde bir leke meydana getirdi. Eğer, dünyaya çarpmış olsa hiç birimiz burada olamayacaktık. Tıpkı dinozorların başına geldiği gibi.''
''ASTRONOMİ EĞİTİMİNİN GEREKLİLİĞİ HENÜZ BİLİNMİYOR''
Aka Okulları olarak Türkiye'de astronomi eğitiminin gerekliliğine önem verdiklerini ifade eden Arı, astronominin Türkiye'de yeteri kadar bilinmediğini söyledi.
Arı, gözlemevini tüm halka ücretsiz olarak açtıklarını kaydederek, ''Türkiye'de astrnomi eğitiminin yeterli olmadığını düşünürsek bu gözlemevini sadece okuldaki öğrenci ve velilerine açarsak, diğer vatandaşlara haksızlık etmiş olurduk.
Bunun için ücretsiz bir şekilde, kimseden bir şey talep etmeden gözlem günleri çerçevesinde bütün halka açtık'' dedi.
Türkiye'de astronominin bilinmemesinin, geçmişten günümüze Türkiye'yi yönetenlerin bu eğitimin farkına varamamalarından kaynaklandığını belirten Arı, şunları söyledi:
''Soğuk savaş döneminde Amerikalılar, Rusların gerisinde kaldığı dönemde, uzay teknolojisi ve uzay bilimlerinde Amerikalıların ilk yaptığı iş, Ortaöğretim düzeyinde astronomi eğitimi koymak oldu.
Bizler ise hala bunun farkını varamamış durumdayız. Türkiye'de öncelikle çocuklarımıza astronominin ve uzay teknolojisinin önemini öğretebilirsek, o zaman o çocuklarla birlikte gelişmiş ülkelerin uzay teknolojileri seviyesine ulaşabiliriz.
Bunu yapamaz ve sadece üniversiteler ile özel kurumlardan bunu beklemeye çalışırsak bu çok kolay olmayacaktır.''
Astronomi eğitiminde son yıllarda ciddi gelişmeler olduğunu belirten Arı, ''Milli Eğitim Bakanlığı seçmeli de olsa Ortaöğretim'de astronomi dersini koydu. Bu yeterli olmasa da bir adımdır'' dedi.
Aka Okulları Gözlemevi Sorumlusu Astrononm Erkan Arı, şu günlerde dünyaya en yakın mesafede bulunan güneş sisteminin en büyük gezegeni Jüpiter'in, çekim kuvvetiyle, uzayda bulunan asteroit, gök taşları ve kuyruklu yıldızlar gibi gök cisimlerimden dünyayı koruduğunu söyledi.
Arı, yaptığı açıklamada, dünya ile mesafesi göz önüne alındığında Jüpiter'in son yıllarda dünyaya en yakın konumda olduğunu söyledi.
Bunun gerçek bir gök olayı olduğunu belirten Arı, ''Jüpiter, bu günlerde dünyaya yaklaşık olarak 600 milyon kilometre mesafede ve 2022'ye kadar da bu seviyede bir yaklaşma olmayacak. Önümüzdeki birkaç gün de bu yakınlığını koruyacak'' dedi.
Jüpiter'in dünyaya yaklaşmasının doğada herhangi bir dengeyi bozmayacağını dile getiren Arı, ''Jüpiter, büyük bir gezegen ve çok büyük bir çekim kuvveti olmasına rağmen, aradaki mesafe o kadar çok ki, dünyaya ve çevresine etki edeceğini düşünmüyoruz'' diye konuştu.
Jüpiter'in çekim kuvvetiyle, uzayda bulunan asteroit, gök taşları ve kuyruklu yıldızlar gibi gök cisimlerimden dünyayı koruduğunu belirten Arı, bu bakımdan Jüpiter'i dünyanın koruyucusu olarak nitelendirdiklerini söyledi.
Özellikle Mars ile Jüpiter arasında asteroit kuşağı bulunduğunu ifade eden Arı, şöyle devam etti:
''Jüpiter, bu asteroit kuşağının Güneş Sistemi içerisinde dağılmasını önlüyor. Farkına varamadığımız bir çok etkiden bizi kurtardı. Yakın tarihte de bizi kurtardı.
Bu, 1994 yılında Shoemaker-Levy 9 kuyruklu yıldızı olayıdır. Bu kuyruklu yıldızın yörüngesi dünyadan geçiyordu.
Shoemaker-Levy 9 kuyruklu yıldızı, Jupiter'in yakınından geçtiği zaman Jüpiter'in çekim kuvvetine kapıldı ve Jüpiter'e çarptı.
Jüpiter'e çarptığında iki dünya büyüklüğünde bir leke meydana getirdi. Eğer, dünyaya çarpmış olsa hiç birimiz burada olamayacaktık. Tıpkı dinozorların başına geldiği gibi.''
''ASTRONOMİ EĞİTİMİNİN GEREKLİLİĞİ HENÜZ BİLİNMİYOR''
Aka Okulları olarak Türkiye'de astronomi eğitiminin gerekliliğine önem verdiklerini ifade eden Arı, astronominin Türkiye'de yeteri kadar bilinmediğini söyledi.
Arı, gözlemevini tüm halka ücretsiz olarak açtıklarını kaydederek, ''Türkiye'de astrnomi eğitiminin yeterli olmadığını düşünürsek bu gözlemevini sadece okuldaki öğrenci ve velilerine açarsak, diğer vatandaşlara haksızlık etmiş olurduk.
Bunun için ücretsiz bir şekilde, kimseden bir şey talep etmeden gözlem günleri çerçevesinde bütün halka açtık'' dedi.
Türkiye'de astronominin bilinmemesinin, geçmişten günümüze Türkiye'yi yönetenlerin bu eğitimin farkına varamamalarından kaynaklandığını belirten Arı, şunları söyledi:
''Soğuk savaş döneminde Amerikalılar, Rusların gerisinde kaldığı dönemde, uzay teknolojisi ve uzay bilimlerinde Amerikalıların ilk yaptığı iş, Ortaöğretim düzeyinde astronomi eğitimi koymak oldu.
Bizler ise hala bunun farkını varamamış durumdayız. Türkiye'de öncelikle çocuklarımıza astronominin ve uzay teknolojisinin önemini öğretebilirsek, o zaman o çocuklarla birlikte gelişmiş ülkelerin uzay teknolojileri seviyesine ulaşabiliriz.
Bunu yapamaz ve sadece üniversiteler ile özel kurumlardan bunu beklemeye çalışırsak bu çok kolay olmayacaktır.''
Astronomi eğitiminde son yıllarda ciddi gelişmeler olduğunu belirten Arı, ''Milli Eğitim Bakanlığı seçmeli de olsa Ortaöğretim'de astronomi dersini koydu. Bu yeterli olmasa da bir adımdır'' dedi.
