Eskiden bilgisayarı ancak gelir durumu iyi olanlar alabilirdi. Geçen zaman içerisinde satın alınabilir duruma gelen bilgisayarlar artık birçok evde, işyerinde kullanılıyor. Her geçen gün yaygınlaşan ve hızı artan geniş bant internet ADSL'in de buna katkısı büyük.
Teknoloji üreticileri bir süredir dizüstü bilgisayarların satış rakamının masaüstü ile yarışabilecek seviyeye ulaştığına dikkat çekiyor. Hatta dizüstü bilgisayar satış rakamının bu yıl PC sayısını geçeceği tahmin ediliyor. Dizüstülerin bu kadar rağbet görmesinin en büyük sebebi, fiyat olarak satın alınabilecek seviyeye inmesi. Buna marka ve model sayısının artması da eklenebilir. Büyük teknoloji ürünleri satan mağazaların rekabet için fiyat indirmelerinin katkısını da göz ardı etmemek lazım.
Notebooklar satın alınabilir duruma gelmesine geldi de acaba kullanmasını ve taşımasını biliyor muyuz? Kullanmadan kastımız; klavyesine dokunarak iş yapma değil tabii ki. Elde tutmayı, taşımayı, temizlemeyi biliyor muyuz? Çünkü bozulan notebookların soluğu aldığı teknik servislerden Sempati'nin müdürü Serdal Ceylan, karşılaştıkları arızaları değerlendirirken, “Dizüstü bilgisayarı taşımayı bilmiyoruz.” hükmüne varıyor.
Serdal Ceylan'ın tespitlerine göre, Türkiye'deki kullanıcı, elektronik cihazı hor kullanıyor. Yurtdışında çantanın yanı sıra iyi bir kılıf içerisinde taşınan notebookları biz ucundan tutup taşıyoruz. Bilgisayar çalışır haldeyken çantanın içerisine yerleştirip yolumuza devam ediyoruz. Bu da başta bilgisayarın ana kartı dediğimiz boardın zarar görmesine neden oluyor. Notebook, masaüstü bilgisayarların ileri teknoloji ile küçültülmüş hali. Birçok teknolojinin birleşmesiyle ortaya çıkan notebooklar, kullanıcının bilinçsiz kullanımı haricinde sık arıza yapmıyor. Teknik servis verilerine göre en çok arıza; düşme, kırılma ve sıvı dökülmesi sonucu ortaya çıkıyor. Bunlara, ehil olmayan kişilerin “Söküp bakayım ne var? Belki yaparım.” diyen meraklıların kurcalamaları da eklenebilir. Ceylan, “Görünen o ki notebook gibi pahalı bir ürün alıyoruz ama o kadar değer vermiyoruz. Notebooklar arızaya çok duyarlıdır. Kullanıcısında taşıma kültürü olmalı. Bir ucundan tutulup taşınan bilgisayarın muhakkak ana kartı esniyor. Böylece kart üzerindeki lehimler oynayabiliyor. Çünkü ağırlık bir noktadan tutulmuş oluyor. Taşınırken muhakkak iki elle, dengeli taşınmalı.” diyor.
Sempati Bilişim'in Teknik Servis Müdürü Ceylan, taşınabilir bilgisayar kullanıcılarına, notebookun ileri teknoloji ürünü olduğunu kabul etmeleri gerektiğini belirterek şu tavsiyelerde bulunuyor:
Hibernate veya uyku modunda taşınma özelliğini kullanmayı bilmiyoruz. Uyku modu bir odadan diğerine taşımak için. Çanta içerisinde evden işyerine taşımak için değil. Bilgisayar tamamen kapatılmadan taşınmamalı. Uyku modundayken uzun mesafeli taşımalar sonucu bilgisayarların hard disklerinde yüzde 85 bad sektör (hard diskin zarar görmesi) oluşuyor. Böylece disk arızalanıyor ve içindeki bilgiler de zarar görüyor. Çünkü uyku modundaki bilgisayarda disk çalışır durumdadır.
Notebook kapatılırken ekran görüntüsünün kaybolması da yeterli değil. Soğutucu fan duruncaya kadar beklenmeli. Fan çalışırken çantaya konulan bilgisayar, içerisindeki sıcak havayı dışarı atamıyor. Isınma küçücük bir çanta içerisinde artarak devam ediyor. Bu ısınmadan bilgisayar zarar görebiliyor.
Dizüstü bilgisayar bir çanta içinde taşınmalı. Çantanın yanı sıra ayrıca bir kılıf içerisinde olmalı. Bu, cihazın çizilmesine ve toz kapmasına engel oluyor.
Ekranı temizlemek için sıvı sıkılmamalı. Ekran temizlemeyi bilmeyen kullanıcılar temizleyici köpüğü ekrana bolca sıkınca içerisine bile geçebiliyor. Ekranın arkasına geçen köpük cam boyunca ilerliyor ve ekran ısınınca da iz bırakıyor. Bunun için camsil kullanılabilir. Camsili de ekrana değil yumuşak bir beze az bir miktarda sıkıp, ekrana fazla bir baskı yapmadan temizleyebiliriz.
CD-ROM'lara en çok kirli CD'ler ve merakımız zarar veriyor. Kirli CD'ler okuyucunun optiğine toz birikmesine neden oluyor. Teknik servise CD-ROM'undan dolayı tamire giden notebookların neredeyse hepsinin okuyucu kafa kısmında kullanıcının parmak izi görülüyor. Parmak genelde yağlı olduğu için dokunduktan sonra toz topluyor ve bir süre sonra arızalanmaya başlıyor. CD-ROM'un kafa kısmı kuru ve çok yumuşak bir bezle baskı uygulamadan temizlenmeli.
Bilgisayara teknik müdahaleyi yetkilisi yapmalı. Belki PC'de müdahale yetkili servis dışında yapılabilir ama dizüstü bilgisayarlar oldukça narin. Bir RAM değişimi yapılırken makine kapatılmamış, pili çıkartılmamışsa ya RAM arızalanır ya da ana kart üzerindeki RAM'in bulunduğu bölüm.
Notebookları pille kullanmayı da bilmiyoruz. Notebook üzerine pil takılmaz, kenarda durursa ömrü uzun olacağı zannediliyor. Bu, büyük bir yanlış. Notebook pilleri, kullanıldığı zaman ömrü uzuyor. 3 aydan fazla cihazdan ayrı tutulan pil ölüyor. Haftalarca çekmecede tutulan bir pil takıldığında cihazın görmeme ihtimali çok yüksektir. Bütün çalışan sistemlerin üzerinden parça alınıp takılamaz. Bu kural notebookta da geçerlidir. Bilgisayar çalışırken üzerindeki pil sökülüp alınmamalı veya takılmamalı. Çünkü cihaza ekstra bir voltaj eklenmiş veya eksiltilmiş oluyor. Cihaz kendini yeni duruma adapte edemeyebiliyor. Ayrıca, pillerin üzerindeki entegreler pilin durumunu ayarlıyor. Ani bir voltaj değişiminde bu devreler zarar görebiliyor. Entegre bozulunca pil sağlam olsa bile batarya çalışmıyor.
Notebooklarda cihazın pili ayda bir defa muhakkak tamamen deşarj (boşaltma) edilmeli. Sonra tamamen doldurulmalı. Bunun için fişi çekilip çalıştırılmalı, pil tamamen boşaltıldıktan sonra tekrar fişi takılıp tam olarak doldurulmalı. Bu kural ilk defa kullanılan birçok cihaz için de geçerlidir. Pil kullanımı inanılmaz önemli. Bugünlerde teknik servislerin karşılaştığı problemlerin başında pil problemi geliyor.
Teknoloji üreticileri bir süredir dizüstü bilgisayarların satış rakamının masaüstü ile yarışabilecek seviyeye ulaştığına dikkat çekiyor. Hatta dizüstü bilgisayar satış rakamının bu yıl PC sayısını geçeceği tahmin ediliyor. Dizüstülerin bu kadar rağbet görmesinin en büyük sebebi, fiyat olarak satın alınabilecek seviyeye inmesi. Buna marka ve model sayısının artması da eklenebilir. Büyük teknoloji ürünleri satan mağazaların rekabet için fiyat indirmelerinin katkısını da göz ardı etmemek lazım.
Notebooklar satın alınabilir duruma gelmesine geldi de acaba kullanmasını ve taşımasını biliyor muyuz? Kullanmadan kastımız; klavyesine dokunarak iş yapma değil tabii ki. Elde tutmayı, taşımayı, temizlemeyi biliyor muyuz? Çünkü bozulan notebookların soluğu aldığı teknik servislerden Sempati'nin müdürü Serdal Ceylan, karşılaştıkları arızaları değerlendirirken, “Dizüstü bilgisayarı taşımayı bilmiyoruz.” hükmüne varıyor.
Serdal Ceylan'ın tespitlerine göre, Türkiye'deki kullanıcı, elektronik cihazı hor kullanıyor. Yurtdışında çantanın yanı sıra iyi bir kılıf içerisinde taşınan notebookları biz ucundan tutup taşıyoruz. Bilgisayar çalışır haldeyken çantanın içerisine yerleştirip yolumuza devam ediyoruz. Bu da başta bilgisayarın ana kartı dediğimiz boardın zarar görmesine neden oluyor. Notebook, masaüstü bilgisayarların ileri teknoloji ile küçültülmüş hali. Birçok teknolojinin birleşmesiyle ortaya çıkan notebooklar, kullanıcının bilinçsiz kullanımı haricinde sık arıza yapmıyor. Teknik servis verilerine göre en çok arıza; düşme, kırılma ve sıvı dökülmesi sonucu ortaya çıkıyor. Bunlara, ehil olmayan kişilerin “Söküp bakayım ne var? Belki yaparım.” diyen meraklıların kurcalamaları da eklenebilir. Ceylan, “Görünen o ki notebook gibi pahalı bir ürün alıyoruz ama o kadar değer vermiyoruz. Notebooklar arızaya çok duyarlıdır. Kullanıcısında taşıma kültürü olmalı. Bir ucundan tutulup taşınan bilgisayarın muhakkak ana kartı esniyor. Böylece kart üzerindeki lehimler oynayabiliyor. Çünkü ağırlık bir noktadan tutulmuş oluyor. Taşınırken muhakkak iki elle, dengeli taşınmalı.” diyor.
Sempati Bilişim'in Teknik Servis Müdürü Ceylan, taşınabilir bilgisayar kullanıcılarına, notebookun ileri teknoloji ürünü olduğunu kabul etmeleri gerektiğini belirterek şu tavsiyelerde bulunuyor:
Hibernate veya uyku modunda taşınma özelliğini kullanmayı bilmiyoruz. Uyku modu bir odadan diğerine taşımak için. Çanta içerisinde evden işyerine taşımak için değil. Bilgisayar tamamen kapatılmadan taşınmamalı. Uyku modundayken uzun mesafeli taşımalar sonucu bilgisayarların hard disklerinde yüzde 85 bad sektör (hard diskin zarar görmesi) oluşuyor. Böylece disk arızalanıyor ve içindeki bilgiler de zarar görüyor. Çünkü uyku modundaki bilgisayarda disk çalışır durumdadır.
Notebook kapatılırken ekran görüntüsünün kaybolması da yeterli değil. Soğutucu fan duruncaya kadar beklenmeli. Fan çalışırken çantaya konulan bilgisayar, içerisindeki sıcak havayı dışarı atamıyor. Isınma küçücük bir çanta içerisinde artarak devam ediyor. Bu ısınmadan bilgisayar zarar görebiliyor.
Dizüstü bilgisayar bir çanta içinde taşınmalı. Çantanın yanı sıra ayrıca bir kılıf içerisinde olmalı. Bu, cihazın çizilmesine ve toz kapmasına engel oluyor.
Ekranı temizlemek için sıvı sıkılmamalı. Ekran temizlemeyi bilmeyen kullanıcılar temizleyici köpüğü ekrana bolca sıkınca içerisine bile geçebiliyor. Ekranın arkasına geçen köpük cam boyunca ilerliyor ve ekran ısınınca da iz bırakıyor. Bunun için camsil kullanılabilir. Camsili de ekrana değil yumuşak bir beze az bir miktarda sıkıp, ekrana fazla bir baskı yapmadan temizleyebiliriz.
CD-ROM'lara en çok kirli CD'ler ve merakımız zarar veriyor. Kirli CD'ler okuyucunun optiğine toz birikmesine neden oluyor. Teknik servise CD-ROM'undan dolayı tamire giden notebookların neredeyse hepsinin okuyucu kafa kısmında kullanıcının parmak izi görülüyor. Parmak genelde yağlı olduğu için dokunduktan sonra toz topluyor ve bir süre sonra arızalanmaya başlıyor. CD-ROM'un kafa kısmı kuru ve çok yumuşak bir bezle baskı uygulamadan temizlenmeli.
Bilgisayara teknik müdahaleyi yetkilisi yapmalı. Belki PC'de müdahale yetkili servis dışında yapılabilir ama dizüstü bilgisayarlar oldukça narin. Bir RAM değişimi yapılırken makine kapatılmamış, pili çıkartılmamışsa ya RAM arızalanır ya da ana kart üzerindeki RAM'in bulunduğu bölüm.
Notebookları pille kullanmayı da bilmiyoruz. Notebook üzerine pil takılmaz, kenarda durursa ömrü uzun olacağı zannediliyor. Bu, büyük bir yanlış. Notebook pilleri, kullanıldığı zaman ömrü uzuyor. 3 aydan fazla cihazdan ayrı tutulan pil ölüyor. Haftalarca çekmecede tutulan bir pil takıldığında cihazın görmeme ihtimali çok yüksektir. Bütün çalışan sistemlerin üzerinden parça alınıp takılamaz. Bu kural notebookta da geçerlidir. Bilgisayar çalışırken üzerindeki pil sökülüp alınmamalı veya takılmamalı. Çünkü cihaza ekstra bir voltaj eklenmiş veya eksiltilmiş oluyor. Cihaz kendini yeni duruma adapte edemeyebiliyor. Ayrıca, pillerin üzerindeki entegreler pilin durumunu ayarlıyor. Ani bir voltaj değişiminde bu devreler zarar görebiliyor. Entegre bozulunca pil sağlam olsa bile batarya çalışmıyor.
Notebooklarda cihazın pili ayda bir defa muhakkak tamamen deşarj (boşaltma) edilmeli. Sonra tamamen doldurulmalı. Bunun için fişi çekilip çalıştırılmalı, pil tamamen boşaltıldıktan sonra tekrar fişi takılıp tam olarak doldurulmalı. Bu kural ilk defa kullanılan birçok cihaz için de geçerlidir. Pil kullanımı inanılmaz önemli. Bugünlerde teknik servislerin karşılaştığı problemlerin başında pil problemi geliyor.