Ruh göçü Yunanistan'da "Orphik" denilen dini bir akıma paralel olarak ortaya çıkmıştır. Orphik kelimesi efsanevî bir şarkıcı olan Orpheus'un adından gelir. Ancak bu akımın adından çok, asıl kendisi dikkat çekicidir. Orphik dininin Tanrısı Yunanistan'a kuzeyden, Trakya'dan gelmiş olan Dionysos'tur. Tanrı huzurunda, bağ kütüğü (asma) kutsaldır.

Bir başka deyişle: Dionysos kendinden geçme ve sarhoşluk durumlarını kutsar. Bu dinin inananları kendinden geçme ve sarhoşluk durumunda Tanrıya tapınırlar. Oysa Homer döneminin Tanrıları, herşeyden önce, karşımıza idealleştirilmiş insan biçimlerinde görünürler.

Bu klâsik dönemde Tanrılara tapınmak için muhteşem ve aydınlık tapınaklar yapılır ve tapınmalar ölçülü törenler biçiminde olurdu. Yunanistan'ın klâsik dönemindeki tapınma biçimleri ile Dionysos dininin tapınma biçimleri, biri ötekinden kesinkes ayrıdır. Dionysos'a özellikle geceleri fener alayları düzenlenerek büyük bir coşku ile tapınılır. Bu tören sırasında özellikle kadınlar kendilerinden geçer (cezbe hali). Bu dinî inanışa göre, insan ancak kendinden geçerek Dionysos ile birleşebilir.

Orphik dinin bu tipik niteliğine birşey daha eklemeliyiz: Mythos'a göre Dionysos ölmüş ve sonra da yeniden dirilmiş olan bir Tanrıdır. Yani Dionysos, önce ölüme baş eğen, sonra da ölümün kucağından yaşam fışkırtan bir Tanrıdır. Ölen ve yeniden dirilen Tanrı kavramına tarih boyunca sürekli tanık oluyoruz. Ayrıca, dinler tarihinde bu kavram ile birlikte, böyle ölüp dinlen bir Tanrıya inanan kişilerin, kendilerinin de Tanrının ulaştığı sona ortak olacağı görüşü hâkimdir.

Yani, bu kişilerin de öldükten sonra yeniden dirileceği inancı vardır. İşte bu inanç Orphik dininin ana kavramını oluşturur. Bu din aynı zamanda ruhun evrimine de inanmayı gerektirir. Çünkü insan ölümden sonra yeniden dirildiğinde; insan, hayvan, bitki olarak çeşitli kılıklarda dünyaya gelebilir.