Almanya'nın ünlü gazetesi Bild, Panzerlerin A Milli Takımı'nın ünlü çalıştırıcısı Joachim Löw'ün gözü kapalı güvendiği isim Harun Arslan'ı manşetlerine taşıdı.
Alman Die Welt gazetesi, Alman Milli Takımı Teknik Direktörü Joachim Löw'ün Türk menajeri Harun Arslan'ı tanıttı.
"Kim bu, Löw'ün gözü kapalı güvendiği adam" başlığı ile verilen haberde, Arslan'ın kamuoyunda tanınmamasına rağmen Almanya'daki futbola etkisinin büyük olduğu belirtildi.
Harun Arslan'ın 15 yaşında İstanbul'dan Almanya'nın Hannover kentine geldiği, burada çalıştığı ve Türk Gücü ile Damla Genç adlı futbol kulüplerinde oynadığı, Damla Genç'in Berlin Türkiyemspor'dan sonra ülkedeki Türk takımları arasında en başarılı takım olduğu kaydedildi.
Damla Genç takımında oynadığı dönemi "Biz kendimizi milli takım gibi görürdük" şeklinde anlatan Arslan, "Her zaman yeni forma giyerdik. Özel bir takımdık" şeklinde konuştu.
Almanya'da 1970'lı yıllarda Türk televizyonu, Türk gazeteleri ve Türklerin yoğun olarak yaşadığı mahalleler olmadığı için Alman toplumuna daha hızlı bir şekilde katıldıklarını belirten Arslan, Damla Genç takımında teknik direktörlük yapan Werner Graeber'in, takımın soyunma odasında Almanca konuşulmasına büyük önem verdiğini ifade etti.
Arslan'ın, Almanya Merkez Bankası eski Yönetim Kurulu Üyesi Thilo Sarrazin'in Müslümanları eleştirdiği "Almanya kendini yok ediyor" kitabından sonra alevlenen tartışmalara kızdığı ifade edilen haberde, Arslan'nın Başbakan Angela Merkel'i de bu tartışmalar sırasında "çok kültürlülük başarısızlığa uğradı" şeklindeki açıklamasını eleştirdiği kaydedildi.
Dostlarının Arslan'a bazen "Bismarck" (Almanya'nın ilk şansölyesi) şeklinde seslendiği belirtilen haberde, Joachim Löw'ün de Arslan hakkında, "Şüphe duyduğum zor zamanlarda beni güçlendirdi" dediği ifade edildi.
Haberde, Arslan'ın Löw'ü Fenerbahçe'ye getirdiği, daha sonra Tayfun Korkut ile Alpay Özalan'ı İspanya ve İngiltere'ye transfer ettiği belirtilerek, Löw'ün 2006 yılında Alman Milli Takımı'nın başına geçmesiyle Arslan'ın Almanya'da da tanındığı kaydedildi.
Arslan'ın Hannover'de oynayan bazı defans oyuncuları ile teknik direktörler Mirko Slomka, Eric Gerets ve Martin Andermatt'ın menajerliğini yaptığı belirtilen haberde, Löw'ün aile dostu olduğu ifade edildi.
Löw, başından beri görüşmelerdeki açıklığı ve ciddiyeti ile Arslan'ın kendisini etkilediğini, ilk sözleşme gerçekleştikten sonra tanımadığı bir kültüre ve insanlara alışmasına yardımcı olduğunu belirtti.
Alman Die Welt gazetesi, Alman Milli Takımı Teknik Direktörü Joachim Löw'ün Türk menajeri Harun Arslan'ı tanıttı.
"Kim bu, Löw'ün gözü kapalı güvendiği adam" başlığı ile verilen haberde, Arslan'ın kamuoyunda tanınmamasına rağmen Almanya'daki futbola etkisinin büyük olduğu belirtildi.
Harun Arslan'ın 15 yaşında İstanbul'dan Almanya'nın Hannover kentine geldiği, burada çalıştığı ve Türk Gücü ile Damla Genç adlı futbol kulüplerinde oynadığı, Damla Genç'in Berlin Türkiyemspor'dan sonra ülkedeki Türk takımları arasında en başarılı takım olduğu kaydedildi.
Damla Genç takımında oynadığı dönemi "Biz kendimizi milli takım gibi görürdük" şeklinde anlatan Arslan, "Her zaman yeni forma giyerdik. Özel bir takımdık" şeklinde konuştu.
Almanya'da 1970'lı yıllarda Türk televizyonu, Türk gazeteleri ve Türklerin yoğun olarak yaşadığı mahalleler olmadığı için Alman toplumuna daha hızlı bir şekilde katıldıklarını belirten Arslan, Damla Genç takımında teknik direktörlük yapan Werner Graeber'in, takımın soyunma odasında Almanca konuşulmasına büyük önem verdiğini ifade etti.
Arslan'ın, Almanya Merkez Bankası eski Yönetim Kurulu Üyesi Thilo Sarrazin'in Müslümanları eleştirdiği "Almanya kendini yok ediyor" kitabından sonra alevlenen tartışmalara kızdığı ifade edilen haberde, Arslan'nın Başbakan Angela Merkel'i de bu tartışmalar sırasında "çok kültürlülük başarısızlığa uğradı" şeklindeki açıklamasını eleştirdiği kaydedildi.
Dostlarının Arslan'a bazen "Bismarck" (Almanya'nın ilk şansölyesi) şeklinde seslendiği belirtilen haberde, Joachim Löw'ün de Arslan hakkında, "Şüphe duyduğum zor zamanlarda beni güçlendirdi" dediği ifade edildi.
Haberde, Arslan'ın Löw'ü Fenerbahçe'ye getirdiği, daha sonra Tayfun Korkut ile Alpay Özalan'ı İspanya ve İngiltere'ye transfer ettiği belirtilerek, Löw'ün 2006 yılında Alman Milli Takımı'nın başına geçmesiyle Arslan'ın Almanya'da da tanındığı kaydedildi.
Arslan'ın Hannover'de oynayan bazı defans oyuncuları ile teknik direktörler Mirko Slomka, Eric Gerets ve Martin Andermatt'ın menajerliğini yaptığı belirtilen haberde, Löw'ün aile dostu olduğu ifade edildi.
Löw, başından beri görüşmelerdeki açıklığı ve ciddiyeti ile Arslan'ın kendisini etkilediğini, ilk sözleşme gerçekleştikten sonra tanımadığı bir kültüre ve insanlara alışmasına yardımcı olduğunu belirtti.