Fenerbahçeli kaleci Volkan Demirel, umutsuzluğa kapılmaya gerek olmadığını, ''köstek yerine destek olunması gerektiğini'' söyledi.
Sarı-lacivertli futbolcu Volkan Demirel, sabah idmanının ardından basın toplantısı düzenledi. Yeni Malatyaspor maçında ''enkaz denecek bir mağlubiyetin altından kalktıklarını'' belirten Volkan, Malatya'dan sonra Antalya'ya gelmelerinin olayları düzeltmeleri açısından olumlu olduğunu söyledi.
Antalya'daki kamp ortamının güzel olduğunu vurgulayan Volkan, ''Sahada oynanan futbol ve mücadele, insanların kafalarında düşüncelere neden oluyor. Bu düşünceleri güzel taraflara doğru çekeceğimize eminim. İnanmayanlar olabilir ama her geçen gün daha iyiye gittiğimizi kendi açımızdan görüyoruz'' dedi.
Ligin ikinci yarısında oynayacakları Antalyaspor maçıyla hedeflerine doğru ilerleyeceklerini anlatan Volkan, ligin lideriyle aralarındaki puan farkının bilincinde olduklarını kaydetti.
Ligde önlerinde iki rakip olduğunun altını çizen Volkan, şöyle konuştu:
''Fenerbahçe'de 9 senedir forma giyiyorum. Çocukluk dönemlerinde çok gerilerden gelerek şampiyon olduğumuzu hatırlıyorum. Takımın iyi halini de kötü halini de yaşayanlardan biriyim. Dibi de, tavanı da gördüm. Umutsuzluğa kapılmaya gerek yok. Köstek olmak yerine bence destek olmak gerekiyor. Hazırlık maçında eksiklerimizi görüp, iyi tarafların üzerine gitmeye çaba göstermeye çalışıyoruz. Dün Samsunspor maçında yaşananlar bizim taraftarımıza yakışmadı. Ben Fenerbahçe'nin hedeflere ulaştığında sevinenleri değil, o forma sahaya çıktığında tüyleri diken diken olan taraftarları isterim. Dün gelen taraftarı tasvip etmiyorum, gereken tepkimi de koydum. Yeter ki sussunlar, arkadaşlarım sahada gerekli mücadeleyi göstersinler. Bana tepki verebilirler, ben geçmişte de çok tepki aldım ama yeter ki takımın iyi niyetine kimse gölge düşürmesin.''
-''ANKARAGÜCÜ MAÇI BİZİ BAŞARISIZLIĞA İTEN BAŞLICA ETKEN''-
Antrenmanlarda gösterdikleri performansı sahaya yansıtmaları halinde bu durumda düşmeyeceklerini dile getiren Volkan, takımın içinde kimsenin kötü niyetli olduğunu düşünmediğini belirtti.
Takımdaki herkesin sarı-lacivertli forma için elinden geleni yaptığına değinen Volkan, ''Bazen performans düşüklükleri olabilir, istenmeyen mücadeleler de olabilir ama bu, günlük şartlardan kaynaklanıyor. Bence Ankaragücü maçı bizi başarısızlığa iten başlıca etken. O maçı kazanmış olsaydık ve puan farkımız 6 olsaydı, kimse bunları konuşmuyor olacaktı. Kupa maçları da buna katkı sağladı. Tek düşüncemiz Antalyaspor maçını kazanmak. Biz en iyi şekilde formamızı temsil edeceğiz'' diye konuştu.
Antalya'daki kampta takım içinde olumlu toplantılar ve görüşmeler yapıldığını anlatan Volkan, kamp döneminde herşeyin olumlu gittiğini, sabah güneşi görmenin bile takım üzerinde olumlu etki yarattığını kaydetti.
Volkan, Antalyaspor maçıyla tepkilere cevap vermek istediklerini belirterek, şöyle devam etti:
''Şu anda eylem gerekiyor, bu eylemi de Antalyaspor maçıyla başlatacağız. En büyük suç futbolcularındır. Sonuçta ne kadar taktik verilse, ne kadar yönetimin de desteği olsa, sahaya çıkan 11 futbolcudur. O futbolcu grubunu, saha dışandan hiç kimse etkileyemez diye düşünüyorum. Takımı bu duruma getiren baş sorumlu futbolculardır. Bu duruma getiren biziz, bu durumdan çıkaracak da biziz. İyiyseniz başarıdan herkes pay alır, kötüyseniz bu pastanın başındakiler payını alır. Bunlar kim olur, teknik direktör, başkan olur, futbolcular olur. Ama benim düşüncem Fenerbahçe'nin şu anki duruma gelmesinin baş sorumlusu bizleriz. Bazı maçlarda gerçekten sahada adımıza yakışır performans sergileyemedik. Bu da çeşitli puan kayıplarına neden oldu. Ayrıca dış etkenler de bu puan kayıplarına neden oldu. İlk önce bizim işimizi doğru yapmalıyız. İşimizi doğru yaptığımız sürece Fenerbahçe forması giyen futbolcular başarıya ulaşacaktır.''
-''KÖTÜ SONUÇLAR BİZİ OLUMSUZ ETKİLİYOR''-
Geçtiğimiz sezon son 10 maçta gol yemediklerini ancak bir maçta yedikleri golle şampiyonluğu kaçırdıklarını hatırlatan Volkan, takımın havaya girmesi gerektiğini, havaya girmek için de maç kazanmaları gerektiğini söyledi.
Takımda güvensizliğin söz konusu olmadığını dile getiren Volkan, şöyle konuştu:
''Kötü sonuçlar bizi olumsuz etkiliyor. Final final her maça bakmamız lazım. Bir gerçek var ki hem deplasmanda, hem de içeride iyi futbol oynamıyoruz. Maçın ilk dakikalarında iyi pozisyonlara girip, 55 ve 60'ıncı dakikalardan sonra oyundan düşen bir performansımız var. Bir sıkıntı olduğu belli. Bu sıkıntıyı gidermek için de futbolcular olarak üzerimize düşen bütün görevleri yapıyoruz. Dünkü maç sonrası ben de soyunma odasına girdiğimde takım arkadaşlarıma tepki gösterdim. 14-15 gol pozisyonuna girmişiz ama bir tane gol atamadık. Girdiğiniz pozisyonları atmanız gerekiyor. Fenerbahçe'nin maçı ilk 20-25 dakikada bitirmesi lazım. Çünkü o yeteneğe, güce sahibiz. Avrupa maçlarında farklı olabilir ama Türkiye liginde Fenerbahçe takımının içeride ve dışarıda baskısıyla beraber ilk yarım saatte maçı bir şekilde koparması gerekiyor.''
Takımda sevgi ortamında bir eksiklik olmadığını vurgulayan Volkan, ''Biz futbolcular olarak birbirimize kenetlendik, sarıldık. Bunun neticesini de en yakın maçta alacağımızı düşünüyorum'' diye konuştu.
Sarı-lacivertli futbolcu Volkan Demirel, sabah idmanının ardından basın toplantısı düzenledi. Yeni Malatyaspor maçında ''enkaz denecek bir mağlubiyetin altından kalktıklarını'' belirten Volkan, Malatya'dan sonra Antalya'ya gelmelerinin olayları düzeltmeleri açısından olumlu olduğunu söyledi.
Antalya'daki kamp ortamının güzel olduğunu vurgulayan Volkan, ''Sahada oynanan futbol ve mücadele, insanların kafalarında düşüncelere neden oluyor. Bu düşünceleri güzel taraflara doğru çekeceğimize eminim. İnanmayanlar olabilir ama her geçen gün daha iyiye gittiğimizi kendi açımızdan görüyoruz'' dedi.
Ligin ikinci yarısında oynayacakları Antalyaspor maçıyla hedeflerine doğru ilerleyeceklerini anlatan Volkan, ligin lideriyle aralarındaki puan farkının bilincinde olduklarını kaydetti.
Ligde önlerinde iki rakip olduğunun altını çizen Volkan, şöyle konuştu:
''Fenerbahçe'de 9 senedir forma giyiyorum. Çocukluk dönemlerinde çok gerilerden gelerek şampiyon olduğumuzu hatırlıyorum. Takımın iyi halini de kötü halini de yaşayanlardan biriyim. Dibi de, tavanı da gördüm. Umutsuzluğa kapılmaya gerek yok. Köstek olmak yerine bence destek olmak gerekiyor. Hazırlık maçında eksiklerimizi görüp, iyi tarafların üzerine gitmeye çaba göstermeye çalışıyoruz. Dün Samsunspor maçında yaşananlar bizim taraftarımıza yakışmadı. Ben Fenerbahçe'nin hedeflere ulaştığında sevinenleri değil, o forma sahaya çıktığında tüyleri diken diken olan taraftarları isterim. Dün gelen taraftarı tasvip etmiyorum, gereken tepkimi de koydum. Yeter ki sussunlar, arkadaşlarım sahada gerekli mücadeleyi göstersinler. Bana tepki verebilirler, ben geçmişte de çok tepki aldım ama yeter ki takımın iyi niyetine kimse gölge düşürmesin.''
-''ANKARAGÜCÜ MAÇI BİZİ BAŞARISIZLIĞA İTEN BAŞLICA ETKEN''-
Antrenmanlarda gösterdikleri performansı sahaya yansıtmaları halinde bu durumda düşmeyeceklerini dile getiren Volkan, takımın içinde kimsenin kötü niyetli olduğunu düşünmediğini belirtti.
Takımdaki herkesin sarı-lacivertli forma için elinden geleni yaptığına değinen Volkan, ''Bazen performans düşüklükleri olabilir, istenmeyen mücadeleler de olabilir ama bu, günlük şartlardan kaynaklanıyor. Bence Ankaragücü maçı bizi başarısızlığa iten başlıca etken. O maçı kazanmış olsaydık ve puan farkımız 6 olsaydı, kimse bunları konuşmuyor olacaktı. Kupa maçları da buna katkı sağladı. Tek düşüncemiz Antalyaspor maçını kazanmak. Biz en iyi şekilde formamızı temsil edeceğiz'' diye konuştu.
Antalya'daki kampta takım içinde olumlu toplantılar ve görüşmeler yapıldığını anlatan Volkan, kamp döneminde herşeyin olumlu gittiğini, sabah güneşi görmenin bile takım üzerinde olumlu etki yarattığını kaydetti.
Volkan, Antalyaspor maçıyla tepkilere cevap vermek istediklerini belirterek, şöyle devam etti:
''Şu anda eylem gerekiyor, bu eylemi de Antalyaspor maçıyla başlatacağız. En büyük suç futbolcularındır. Sonuçta ne kadar taktik verilse, ne kadar yönetimin de desteği olsa, sahaya çıkan 11 futbolcudur. O futbolcu grubunu, saha dışandan hiç kimse etkileyemez diye düşünüyorum. Takımı bu duruma getiren baş sorumlu futbolculardır. Bu duruma getiren biziz, bu durumdan çıkaracak da biziz. İyiyseniz başarıdan herkes pay alır, kötüyseniz bu pastanın başındakiler payını alır. Bunlar kim olur, teknik direktör, başkan olur, futbolcular olur. Ama benim düşüncem Fenerbahçe'nin şu anki duruma gelmesinin baş sorumlusu bizleriz. Bazı maçlarda gerçekten sahada adımıza yakışır performans sergileyemedik. Bu da çeşitli puan kayıplarına neden oldu. Ayrıca dış etkenler de bu puan kayıplarına neden oldu. İlk önce bizim işimizi doğru yapmalıyız. İşimizi doğru yaptığımız sürece Fenerbahçe forması giyen futbolcular başarıya ulaşacaktır.''
-''KÖTÜ SONUÇLAR BİZİ OLUMSUZ ETKİLİYOR''-
Geçtiğimiz sezon son 10 maçta gol yemediklerini ancak bir maçta yedikleri golle şampiyonluğu kaçırdıklarını hatırlatan Volkan, takımın havaya girmesi gerektiğini, havaya girmek için de maç kazanmaları gerektiğini söyledi.
Takımda güvensizliğin söz konusu olmadığını dile getiren Volkan, şöyle konuştu:
''Kötü sonuçlar bizi olumsuz etkiliyor. Final final her maça bakmamız lazım. Bir gerçek var ki hem deplasmanda, hem de içeride iyi futbol oynamıyoruz. Maçın ilk dakikalarında iyi pozisyonlara girip, 55 ve 60'ıncı dakikalardan sonra oyundan düşen bir performansımız var. Bir sıkıntı olduğu belli. Bu sıkıntıyı gidermek için de futbolcular olarak üzerimize düşen bütün görevleri yapıyoruz. Dünkü maç sonrası ben de soyunma odasına girdiğimde takım arkadaşlarıma tepki gösterdim. 14-15 gol pozisyonuna girmişiz ama bir tane gol atamadık. Girdiğiniz pozisyonları atmanız gerekiyor. Fenerbahçe'nin maçı ilk 20-25 dakikada bitirmesi lazım. Çünkü o yeteneğe, güce sahibiz. Avrupa maçlarında farklı olabilir ama Türkiye liginde Fenerbahçe takımının içeride ve dışarıda baskısıyla beraber ilk yarım saatte maçı bir şekilde koparması gerekiyor.''
Takımda sevgi ortamında bir eksiklik olmadığını vurgulayan Volkan, ''Biz futbolcular olarak birbirimize kenetlendik, sarıldık. Bunun neticesini de en yakın maçta alacağımızı düşünüyorum'' diye konuştu.