Teniste uzun yıllardır tartışılan "çığlık ve inilti" konusuna, bilimsel açıklama getirildi. Buna göre topa vururken bağıranlar, rakiplerine karşı çok ciddi bir avantaj sağlıyor...

Teniste yıllardır tartışma konusu olan "çığlık", ABD ve Kanadalı bilim adamları tarafından incelemeye alındı. Bir bilim yayını olan Plus One sitesinde açıklanan sonuçlara göre topa vururken bağıranlar, rakiplerine karşı çok ciddi bir avantaj sağlıyor.

Bilim adamlarınca British Columbia Üniversitesi'nde yapılan deneylerde, çığlık atan tenisçiler karşısında rakiplerin topun düşüş yerini yanlış algıladıkları ve topu karşılamakta zorlandıkları saptandı.

Deneyde görev yapan 33 bilim adamına, tenis maçlarından çekilmiş 384 adet video izletilirken, deneycilerin en çok Maria Sharapova ve Rafael Nadal'ın seslerinde topların düşüş yerlerini yanlış saptadıkları anlaşıldı.

Teoriye göre, bağırarak topa vuran kişi, rakibin algılamasını engelliyor veya onu yanlış yönlendiriyor.

Havaii Üniversitesi'nde görev yapan deney sözcüsü Scott Sinnett, "İniltiyle, saatte 80 km hızla vurulan bir topun düştüğü yer, rakibe 60 cm daha uzakta gibi duruyor. Yani gerçek ölçülerden 2 adım sapma yaşanıyor. Topu yanlış algılayan tenisçi, hazırlanamıyor ve istediği gibi karşılık veremiyor" şeklinde teoriyi açıkladı.

Bu konu üzerine kendilerine birçok soru geldiğini söyleyen Sinnett, en sık karşılaştıkları sorunun, " Nadal topa vururken bağırıyor ama Federer bağırmıyor. Bu adil mi?" olduğunu belirtti.

Teniste yıllardır tartışılan çığlık konusunda bazı profesyonel tenisçiler bile, bağırmanın apaçık bir hile olduğunu savunuyor.

Daha önce Monica Seles, Serena Williams, Larcher de Brito, Victoria Azarenka ve Maria Sharapova gibi isimler yüksek desibelde ses çıkardıkları sebebiyle eleştirilirken, tenis efsanesi Martina Navratilova da, aşırı gürültüyü düpedüz aldatma olarak belirtmişti.


Tenishaber.com