İki takımın da yumuşak karnı savunması. Defans hataları Beşiktaş-G.Saray maçının kaderini belirler. Denizli, Sivok’a ilk 11’de yer verebilir, Korkmaz elindeki sağlamlarla şansını dener.

SÖYLEŞİ öncesi sevgili İsmail Er’i bir köşeye çektim. Ve sordum... Bir şeyler döndüğünü hemen anladı. Heyecanını sıkıntılı bir gülüşün arkasına gizleyerek haykırdı...

Sor babacığım. Bizde yanıtlar harbi. Kimseden korkumuz da yok, kimseye hesabımız da.

Ve sordum İsmail Er’e...

Bir gün bana dedin ki... Bırak şampiyonluğu, bu Beşiktaş ilk 4’e girsin, ben mesleği bırakırım.

Suratının şeklini anlatamam ki. Yarısı gülüyor, diğer yarısı pancar gibi... Yine de hiç bozuntuya vermeden üzerime geldi. Ve sordu...

- Ben mi söyledim bunu. Başkası ile karıştırabilirsin!

Sadece söylemekle kalmadın. Bir de yazdın.

- Ben mi yazmışım?

İyice sallanmaya başladığı an yapıştırdım kroşeyi...

Yazdığın gazete masamdaki

çekmecemde. Git aç ve bak!

* * *

Hiç bozuntuya vermedi. Lafı da uzatmadı. Sadece sordu...

- Bunları yazacak mısın? Yazacaksan, şunu da ekle...

Nedir söyle?

- Beşiktaş yenildi mi nevrim dönüyor. Tepem atıyor. Bu sözler benim o günkü isyanım, heyecanımdı. Üstüme gelme, bu sözler o günde kalsın. Tamam mı babacığım!

Öyleyse söyle... Beşiktaş’ın şampiyonluk şansı ne?

- Yüzde 95.

Derbiyi kazanırsa?

- Onun yüzdesi yok. Kesin şampiyon!

Söyleşimiz böyle başladı. Ve yaklaşık 45 dakika sürdü. Bu 45 dakikalık derbi gezisinde ilginç yanıtları hiç sıkılmadan okuyacaksınız. Özellikle bu konuda titiz davrandık.

Lincoln oynasa ne yazar!

SEVGİLİ İlhan Söyler... Lincoln ne alemde? Sakatlığından-bel ağrılarından sözediliyor. Doğru mu, yoksa bir tavır ve şımarıklık mı?

- Bundan sonra tavır alsa ne yazar. Ona verilen paraya yanarım. Kırk paralık yararı olmadı. Oynasa de ne yapacağı bir bilmece. Hala, Lincoln tartışılıyor. Şımarık ve duygusuz bir futbolcu.

Kulağıma geldi ve bir yerlerde de okudum... Kewell’ı oynatması için Bülent Korkmaz’a yönetimin, özellikle Başkan Adnan Polat’ın baskısı varmış ne dersin?

- Kewell, ilk onbirin direkt adamıdır. Onu kenarda bekletmek bir futbol suçudur!

Bülent Korkmaz’ın bu zorlu derbiye katkısı ne olabilir. Bir yüzde verebilir misin?

- Yüzde veremem. Ancak, katkısı sınırlı kalır. Korkmaz’ın futbolculuğuna ve iş ahlakına kimse dil uzatamaz. Ama yeni mesleğinde biraz toy. Hele, G.Saray için çok erken...

Kadro açısından, G.Saray mı Beşiktaş mı?

- Bu soruyu sezon başında sorsaydın G.Saray derdim. Hem de hiç düşünmeden. Şimdi favorim Beşiktaş.

Derbide nasıl bir skor bekliyorsun?

- Gollü bir derbi oynanacak. İddiacıları uyarıyorum. Ona göre oynasınlar!

Sağı-solu belli olmaz

Dönüyorum İsmail Er’e... Mustafa Denizli derbiye bir sürpriz getirir mi? Nobre’ye veya beklenmedik bir isime ilk onbirde yer verir mi?

- Nobre ilk onbirde oynamaz. Sivok, Ekrem Dağ’ın yerine derbide görev alabilir. Şimdilik görüntü bu. Ama hocamın sağı solu belli olmaz. Üstelik kadroyu bozarsa, eleştirilir.

Mustafa Denizli’nin Beşiktaş’ı Dolmabahçe yakınlarında bir otelde kampa almasını nasıl değerlendiriyorsun?

- Bir Denizli klasiği. Böyle çıkışlarla takımı motive ediyor. Açık söyleyeyim, bunun da yararını görüyor.

Derbiyi oynayacak kadroyu gözünde bir canlandır. Beşiktaş hangi bölgede sıkıntı yaşar?

- Savunmada yaşar. Bireysel hatalar işi zora sokabilir. Yalnız, aynı şeyi G.Saray savunması için de söyleyebilirim. Onlar da savunmalarına pek güvenmesin.

Şu günlerde Beşiktaş’ta sadece derbi mi konuşuluyor?

- Yok canım, Demirören de konuşuluyor. Türkiye Kupası’ndan sonra lig şampiyonluğunu da kazanırsa, 10 yıl daha bu işi götürür diyorlar.

Şans G.Saray’a gülerse

Sıra yine Galatasaray’da... Sevgili Söyler, Bülent Korkmaz, derbiye bir kadro sürprizi ile çıkabilir mi?

- Elindeki kadro ile sürpriz bir onbir oluşturamaz. Sağlam adamları derbiye sürecek. Hepsi bu. Kazanırsa kazanır...

G.Saray bu derbiye hangi duygularla çıkacak?

- Kaçan trenin bir vagonuna tutunmak isteyecekler. Şampiyonluk gitti. Şampiyonlar Ligi bir hayal. Şimdi, Avrupa Ligi’nin peşinden koşuyorlar. Sormak istediğini anlıyorum. Çıkıp aslanlar gibi oynayacaklar.

G.Saray’ın bu derbideki yumuşak karnı neresi. Beşiktaş, hangi bölgede avlar Aslan’ı?

- Bana göre, savunması. Servet Çetin’in yokluğu savunma düzenini ve performansını da etkiliyor.

G.Saray’ın bu derbideki şansı nedir? Bir yüzde verebilir misin?

- Yüzde veremem. Hani bir söz vardır. Top şansı derler. Bunu yakalaması gerekli G.Saray’ın. Yani, şansının iyi gitmesi gerekiyor.

G.Saray’da skoru ve sonucu etkileyebilecek iki isim verebilir misin?

- Elbette, Arda ve Kewell.

Dürüst gördüğünü çalıyor ama yine de korkuyorum

İsmail Er, maçın yönetmeni Mustafa Kamil Abitoğlu için senin söyleyeceğin bir şeyler var mı? Neler düşünüyorsun...

- Vallahi, ben korkuyorum. Bu sıkıntımı da hiç çekinmeden söylüyorum. Korkuyorum... Neden korktuğumu da belirteyim, sevgili Abitoğlu ilk kez bir derbi yönetecek. Eğer, doksan dakika hep aklında bu maçın stresini taşırsa, kendini de derbiyi de berbat eder.

Sonuçta, işi zor mu?

- Elbette zor. Ancak, şunu da unutmadan ekleyeyim... Sağa-sola sordum. İyi tanıyanlardan, Abitoğlu için iyi şeyler işittim. Gördüğünü hiç çekinmeden çalan... Dürüst ve aklı başında bir hakemmiş. Ama bunlar yine de korkularımı gidermiyor. Eğer bir-iki derbi deneyimi olsaydı, daha farklı düşünürdüm. Allah kolaylık versin.

BeŞiktaŞ borsada tavan yapar

Sevgili İsmail Er, Beşiktaş’ta sonucu etkileyecek 2 isim söyler misin?

- Önce Holosko sonra Yusuf Şimşek.

Özel bir sorum var. Bobo, Nobre’siz oynarsa daha mı etkili oluyor?

- Bu, benim de dikkatimi çekti. Bobo ile Holosko daha çabuk ceza alanına giriyorlar. Nobre ise, bütün sahayı dolaşıyor, sonra ceza alanına yöneliyor. Zaten top, Holosko’nun ayağına geçti mi, Bobo direkt ceza alanına koşuyor. Ve etkili oluyor.

Aldığım duyuma göre, Demirören derbinin primini yine yükseltmiş. Doğru mu?

- Vallahi ne söyleyeyim. Yükseltmiş diye bir duyum almadım. Ancak, Beşiktaş kazanırsa hemen soyunma odasına koşar. Orada futbolcunun ağzından ne çıkarsa, onu verir. O duygularla ağanın eli tutulmaz.

Beşiktaş için söyleyeceğin başka bir şey var mı?

- Beşiktaş bu derbiyi kazanırsa, borsada hisseleri tavan yapar. Bu da benden bir tüyo!

ikisinin de huyunu suyunu biliyor

İlhan Söyler, dönüp dolaşıp geldik derbinin hakemine. Biliyorsun derbiyi Mustafa Kamil Abitoğlu yönetecek. Allah kolaylık versin. Ne zor bir iş değil mi?

- Bir şey söyleyeyim mi, işi bizler zorlaştırıyoruz. Çıkacak maçını yönetecek. O da oyunun bir parçası. Ama bizler oyunun taktik-teknik ve diğer yönlerini bir kenara koyup direkt hakemle uğraşırsak, hakeme yönelik yorumlar yaparsak, elbette çığrından çıkar.

Yine de soracağım, Abitoğlu, bu derbinin ağırlığını taşıyabilir mi?

- Abitoğlu, G.Saray’ın ligde 5 maçını yönetmiş. Beşiktaş’ın ise, 6 maçında görev yapmış. Yani, her iki takıma da yabancı değil. Futbolcuları tanıyor, huyunu suyunu biliyor. Bu nedenle strese hiç gerek yok. Yeter ki, tribünlere kulaklarını tıkasın, sadece oyunu izleyip, gördüğüne çalsın.

Güzel söylüyorsun da, ufak bir hatada o onbinler bir ayağa kalktı mı, ne moral kalıyor ne akıl...

- Doğru, seyirci hiç yardım etmiyor. Bir kalemde hakemi linç ediyorlar. Yok... Abitoğlu’nun moralini bozmayalım. Çıkar, adam gibi yönetir derbiyi. Yürekten inanıyorum.