Nefesler asırlardır esarette nezaret edilen figanlardı
İnsanlık adına dile gelen ne kadar bühtan varsa sanki desise için piyasalardaydı
Tahakküm etmek kim ve neler adına en büyük ve müşkil bir sınavdı, neden ruhlar satıldı
Farkında olmayan bir can nasıl bir zaviyeden husule gelen insandı, kandıranlar neler yaptı



Hak ve hukuk ne zaman hakkıyla teslim edilen aşktı
Niçin yaşamak adına reva görülenler sıralanmış yaftalardı, biz sandıklarımız mı kandırdı
Neden varlık ve şan adına bu denli sefillik için canlara kıyıldı, hangi hesab vakti unutuldu
Devlet diye bağrımıza bastığımız, canlarımızı umursamadan uğruna feda ettiklerimiz kaldı



Hangi hikayeden derlenmiş ve sinelere işlenmiş farktı
Neden zabtiyeler, mehmetçik namına dile getirilen en korkunç desileler piyasaya çıktı
Nasıl bir emir komuta ki, yürütmenin emri altında anlamlaşan cenah ki ne korkular yaşattı
Niçin binlerce fidan liderlik niyeliğinde canını oryata atan nice kanlar hunharça parçalandı



Artık kimseye ve dile gelen her neyse teslim olmuyorum
Ne kadar saflığım ve masumluğum varsa bir kenara bırakıp, maziyi derinden anıyorum
Saygı ve liyakatı katleden kimler varsa ne kadar hazindir ki aidiyetimi o an sorguluyorum
Hatırladıkça yadımı elime geçen perdeleri bir bir kapatıyorum, loş ışıklarda nefes alıyorum



Kuvvet adına ne varsa, palazlanmak adına korunursa
Bir statü sahibi telakkileriyle halkından farklı bir yaşantıyı hoyratça ortaya koyarsa
Mevziler içinde, devleti bizzat kendi hesaplarına kurban edince, yıkılıyor ve ağlıyorum
Nasıl bir düşman telakkisidir, ki bahaneler içinde hertürlü yolsuzluğu görünce kaçıyorum




Mustafa CİLASUN