Sanki çocukluğun muştusuyla aranan ve emanet-izamanda umutlanan bir kuldum
Ne vakit ruhumdan tebarüz eden korkuyu tanıdım, kalbimi hiç tereddüt etmeden araladım
Hangi sınavın hakikatle tebarüz ettiğine baktım, neden nasibin ne olduğunu hiç anlamadım
Yazmak ağlamaktır, sakın unutma
Kalbi manada hıçkırıktır, hissiyatın dilegelen manasıdır diye hayıflanma, aşkla anla
Hangi yadellerde olursan ol sakın ha korkma, kuşkuları sinende barındırarak harap olma
Lamekan olmak nedir rahmet ve bereket hangi lisanın şehrinden sudur eden asudeliktir yaşa
Hani kimseye ayan etmediğin umutların vardır
Bin hüzünle derlediğin, gelinlik kız misali çeyiz sandığında gizlediğin sırlar ne aladır
Hangi esinin firkatinden seslene sedadır hiç ağlama, umman o kanaatin için ne manadadır
Aşk, sabrın silinmeyen nakışıdır, niyetin asliyetinde nefsi muarızlar hangi gönül için kardır
Bir yudum çay içmelisin, dem nedemektir hissetmelisin
Kalbinin ihtiyaç duyduğu ahengi sinenin her üçrasında besleyip, suskunluğuna vermelisin
Sabır, silkiniz ve umut içinde direniştir fide olmak için gülün şevkiyle naif nefesi vermelisin
Hiç bizarlık hissetmeden, azim ve gayreti ihmal etmeden akıl ve irfanını ilimle şad etmelisin
Mürebbiyelik hal ehlinin vasfıdır, hilm ile alakalıdır
Gönlünü hasretmeyen nefsin sahibi ne kadar aşka ihtiyaç duyacak bir ihsan-ı inşirahtır
Kalbin bir anlamda aklındır, feraset sanatında farktır, takva olmadıkça kuruyan bir figandır
Nesebinden geriye kalan kim vardır, muhabbet ve lütüf feda olundukça aşka açılan kapındır
Mustafa CİLASUN