Ruhumun derinliklerinden gelen suskun çığlıkların asasında hicranla kaybolsam
O an kendimden geçiyorum, sessiz ve sakinlik içinde nefeslenip halleniyorum
Kimseye bir şey söylemiyorum, aşk ve hakikat adına vaktimi bekliyorum
Kuş uçmayan, kervan geçmeyen mekan nerdedir
Sabrın ve kanaatın barizleşen serencamında bahtım için aklım ve izanım manay-ı aşktır
Gayret ilme ve istişareye muhtaç olan bir zamandır, manadan uzak kalan kim vardır
O an ve beklenen zaman bir aşk-ı fermandır, hakikat-i sanat ve manadır
Gel ey can, sinende ne kadar güzel zenginlik vardır
Düşünmek ve fikretmek için ilim tahsili istikametin için ruhunu bekleyen bir mecradır
Şehadet ve şahitlik neden gerekçeli karardır, aklın ve iraden suallerin için nedenlerde aranır
Tercihlerin aşka ve hakikate mebni değilse, ihsan ve inayetten uzak bir halde ise vahtır
Hasreti bir düşün, sıla öte değilse, söyle kimler için
Manasına matlup olmayan, damardan akan kanı sorgulamayan nasıl bir nefes-i candır
Müddet an ve vuslat adına nasibi hak olan en manalı hivrandır, sevda adına firkattir
Ummanı bir düşün, umut içinde nefes alan ne manidar zamandır ve hakikat-i aşktır
Leylalar mecnununu bekler, ancak idrak onu celbeder
Kalbin şayet inşirahı bilmez ve onu ikmal etmek için azim göstermezse ecrin bir hardır
Kul için tahva en manalı ve hak olan rahley-i sevdadır, tedrisatında ise çile aşktır
Beşer insan olmak için vardır, insan adam olmak adına istikamet-i vuslatta aşka adaydır
Mustafa CİLASUN