Gün, ne kadar şafağa muhtaç ve iştiyaksa
Gece, mahzun çehrelerin barınağı olarak kalacaksa
Aşk,dile gelen hevesin, keyfiyetin, nefsi hasletin barınağı olacaksa
Ruhum çığlık çığlığa kalsa, gözlerimden kan aksa, kalbim kararsa da aldırma
Sen var git yoluna...
Umudun solmadan, ruhun bizar olmadan
Gönül sızısını melalinde yaşamadan, hıçkırıklara kanmadan
Hülyaların abıhayatıyla yaşamadan, yeisi solumadan ve bir lanet okumadan
Ğül-i nihalin kurumadan, dilin edebi unutmadan, kalbinde bir buğuz yaşamadan
Korkma, öncelikle kalbini anla...
Nedamette bir hikmeti bereket yok, sabırda vuslat tınısı bir aşkı ok
Nizamsız nefiste, ilimsiz zihinde, idraksiz ruhi meziyette asla bir hakikat yok
Hesabı bilmezsen, ne derlerle nefeslenirsen, haysiyeti deruhte etmezsen bekle şok
Kor nedir bilir misin
Sevdayı ruhunda hisseden abidin vicdanda ne var ve nedir dersin
Kalp hisseden latiftir, idrak ruh ile taktirdir, ar kul içindir, peki,tahva şeklimidir
Takiye bizzat öldürür, maslahat süründürür,alalamak ise mahveden afatı kebirdir
Gülün dramını hisset, hüzne sinenin derinliğinde onurla iltifat et, ne ibreti davettir
Birgün ebede gideceksin
Zahiri manada taprağa serileceksin, uzleti ruhunda hissedeceksin
Derdin, gamın,hesabın külhüne ereceksin, bizar olan halinle kime ne diyeceksin
Heveslerin derdest olacak, hicran yanı başında sefilliğini yoklayacak ister misin
Mustafa CİLASUN