![]() |
Ruhumun hicranı, kalbimin dinmeyen figanı! Suskun bir melalin alıp götüren efkârını sessizce yudumluyorum Nereye yönelsem ve bir iştiyakla umudun tavında, aşkın şevkine erişsem diyordum Sinemi dağlayan bizarlığı hiç istemeden, yüreğimde ağırlıyordum Çare adına her ne varsa, merakım edeple bir arsa, aklımı sevk ederek adımlıyordum Salınan yaprağın hicranını sanki halimle buluşturuyordum Ne muştular içinde kayboluyor ve ne de mefkûrem adına ruhumla yüceliyordum Niye bu kadar yoran bedbinliğin içinde hayatı sorguluyordum Muhakemenin nidasıyla avunarak bir hal oluyor ve umuda şevkle sarılıyordum Vadiyi saran yeşilliğin hallerinde vicdanın masumiyetini anıyordum Salınan bin bir renkte çiçeklerin, esen ve hüznüme refakat eden meltemi anlıyordum Ne kadar bizar kalsam da, umut kalbime sürur ve esini ikram etmeyince ağlıyordum Kimseye söz etmeden ve dalların gölgesinde nefeslenirken yine hicranla bakıyordum Ne oldu bu solgun kalbime, hani umudun kanatlarında aşkla ufka konacaktı Hülyaların latifliğinde gönüllere muhabbetle aşkı anlatacaktı ve bizzat yaşayacaktı Şimdi sanki kanatları kırılmış bir kuş misali suskun kaldı, çaresizliği andı Melalim hıçkırıklarla sükûtun kollarına atıldı ve hüzünle sevda adına hayıflandı Halimin efkârına hiç aldırmayan bütün kuşlar mı vefasız Sular akmadan durulmayan sevdaymış, ülfetle hakikati gönüllere akıtan bir aşkmış Bir zamanlar neler yaşanmış ve mazi edebiyle yüreklerin fecrinde sabahlarmış Ne gece hicranınmış, ne gün hesapsız sultanmış ve umutla aşk kalpten kavrayışmış Mustafa CİLASUN |
Bütün Zaman Ayarları WEZ +3 olarak düzenlenmiştir. Şu Anki Saat: 14:57 . |
2000- 2025
Tüm bağışıklıklar ve idelerden bağımsız olan sözcükleri sarfetmeye mahkumdur özgürlük