.bbcode_container {width: 50%;}
Can…
Sinemi
Dağlarken sevda ateşi
Bağlandığım tutku
Hicranıyla havsalamda
Ahenkten
Bir eser kalmadı,
Anlamsızlık had safhadaydı
O an ne çekilmez bir kahırdı
Çile
Desem hem de nasıldı
Sanki tarifi
İmkânsız garip bir ıstıraptı
Sabrın
Ritmi her geçen an
Ve gün süratle
Sinemde kıvamını azalıyordu
Böyle
Zamanlarda
Muvazenem çaresiz
Kalıyor, artık halsiz sırnaşıyordu
Arsızlığa
Vuruyor dağları arşınlıyor
Kendince avuntu bularak
öyle heves ve umutla aranıyordu
Neydi
Bilinmeyen gizemlerde
Yaşamayı seçen,
Hisleri zindeleştiren neydi, kimdi
Yaşanmayan
Hasret kalınan ancak
Bir hüzünle anılan,
Yoksa mısralarla anlatılan hicrandı
Reddedilmek
Muhayyilesiyle bir telaş mı?
Onca yaşanan
Kuyruk acısı paye mi adavet mi?
Aşk mı?
Bunca esrarlılık
Ne kadar anlamlı yoksa
Menfaatlerin bitmeyen hasadı mı?
Keyfiyet sunan
Nefsin arzusu mu özlenen
Sevdanın hazzı
Yoksa akseden bir ten kokusu mu?
Deşifre
Kabiliyetine eriştiniz mi?
Esrarı siz çözdünüz mü?
Bahtının seyrine böylece eriştiniz mi?
Hilkatin
Gerekçelerine
Muttali oldunuz mu?
Siz aşkı
Hakkıyla tanıdınız mı?
Mananın Meşkinde
Kalarak bir gün hiç uyandınız mı?
Divaneliği
Bir an olsun yaşadınız mı?
Siz kaygıdan
Bir nebze olsa sıyrıldınız mı?
Sevdanız için
Siz benliğinizden geçer miydiniz?
Mahşere erişmeden
Bunu hali yaşamaya adanır mıydınız?
Can
Korkusunu taşımadan
Halinizi vakfetmeye
Yoksa siz ziyadesiyle hazır mıydınız?
Bir zakir
Bir abit, bir talip
Bir hanif kul
Olabilmeye namzet bir can mıydınız?
Rahmete
Muttali olmayı idrak eden
Kuvvetin yegâne
Sebebini bilen siz değil misiniz?
Ahirini
Her vakit tahayyül eden
Değer miydiniz?
Siz Allah aşkına söyleyin kimdiniz
Kimliğinden
Habersiz bir âdemi mutlak
Ezeli, ebedi,
Takdiri Kaderi, hayrı ve şerri bilen
İdrak eden
Kabullenen âdem miydiniz?
Bilinmeyende gezinen
Aidiyetini reddeden bir sefil miydiniz?
Aşkın
Deruniliğine erişmeyen
Fütursuzluğu seçen
Zevkin safında nefeslenen nefs miydiniz?
Yalnız
Nefsiyle demlenen,
Uçkuruyla şekillenen
Hakikate erişmeyen beşer miydiniz?
Siz kimdiniz
Biz kimdik, nereden geldik
Avuntulardan bizler hala vazgeçmedik
Hak ve
Hakikatlerden vazgeçtik
Enaniyet için filizlendik, peki, kimdik
Nihayetinden
Habersiz olan, bedbin bir ruhla dolaşan
Aklını ziyadesiyle kullanamayan birer sefiller miydik?
Mustafa Cilasun