Orjinal boyutu icin tiklayin 960x600px.
Ajan Ve Yerli İşbirlikçiler Azdı








Ey Rabbim
Hangi âleme baksam
Ayetlerin irfanıyla kulluk etsem
Zikir ve amellerimi nefsimden temizlesem
Hu derken, niyaz ederken, gözler dökerken kabul etsen
Mağfiret ve ihsanınla bu mahzun sineme haşyet ve inşirah lütfetsen


Hakkıyla
Hak ve hakikati seçemiyorduk
Neye inandırılmışsak, öylesine itaat ediyorduk
Nefsi zafiyet ve keyfiyetimizden hiç ödün vermiyorduk
Yaşamak için yaşamaya, ne derlere göre davranmayı seçiyorduk
Kelamını hakkiyle anlamak, efendimizin ahlakını yaşayamıyorduk

Hangi
Meclise gitsek, sükût etsek
Okunan risalelerin tesiriyle bir an yaşasak
İleri gelen zevattan keramet ve şeyhin marifetlerini duysak
O an şefaatine nail olmak için derin hesaplar yaparak kurtulsak
Avuntu ve bahanelerden vazgeçemiyoruz bilmem ki daha ne yapsak

Yoksa
İman ve itikadımız zail mi oldu
Göreceli ve adet üzeri yaşayan mı kurtuldu
Bir ömür haramzade olup, sonra hac ve umreye gidenler mi?
Veya fakir, fukaraya garip, gureba ya aş verenler mi huzura erdi?
Vahdet, ümmet şuuru, birlik ve dirlik olgumuz tefrikaya mı yenildi?

On altı devletin
Birbirinden farklı etnik kökenlerin
Bir necip millet sevgisi, hasreti ve muhabbetinin
Dünyaya nizam getiren ve öğreten ceddin, kutlu şahadetin
İlim ve sanat aşkı, mimari farkı, medrese iştiyakı, ecnebiye kaldı
Garbı garp eden zülüm ve esaretler kıtalara kalın harflerle kazıldı

Osmanıaliye ye
Niçin bu kadar şedit ve çirkef
Habis ve murdar oyun ve tuzaklar tezgâhlandı
Satılmış ve nefsini ilah yapmış ajan ve yerli işbirlikçiler azdı
Sultan Abdülaziz’i, Sultan Abdülhamit’i katleden ve hapseden
Vahdet ve ümmet şuur ve hassasiyetini viran eyleyen ne zalimlerdi

Mustafa Cilasun