Orjinal boyutu icin tiklayin 960x620px.
Erkan
İçine kapanık
Temiz kalpli bir gençti
Yalnızlığa aşina bir tarafı vardı
Kendine göre yazdığı günlük sırlarıydı
Okul döneminde rahat bırakmadılar, ruhunu yordular
Hak ve adalet adına mücadele etmeliyiz diye onu kandırdılar
Erkan
Hangi sualden tutunsa
Nefesler anlamak için çırpınsa
Çevresi ve arkadaş grubu baskın geliyordu
Felekten gün çalalım diye ıssız yerlere götürüyorlardı
Zulalarında ne varsa ortaya çıkartıyor ve haykırıyorlardı
Erkan yanlarında olan kızların durumuna şaşırıp kalıyordu
Her biri
Erkeklerden daha gönüllü
Olaylara hazır, hınç ve kin kusuyorlardı
O kadar rahatlardı ki erkeklerden farksızlaşmışlardı
Ustura, falçata ve tapanca konusunda hayretim artıyordu
İçimde derin bir endişe ve korku taşıyordum, ama gizliyordum
Bazen sigara, çoğu zaman ot ve hap aldıkları anda coşuyorlardı
Melek
Aslında çok iyi bir kızdı
Fakat asabiyet ve hınç içinde olması acıydı
Ailesi ve özellikle babasının çok kötü davranışları vardı
Annesi biçare olara temizliğe giden, gece geç saatlerde gelen
Kocam diye sahiplendiği adamın içki ve haclığını veren vicdandı
Derdi gamıyla ömrünü tüketmiş, sabırla erimiş zavallı bir kişiydi
Kızı Melek
Çocuk yaşta evden kaçmış
En çok üzüldüğü annesi ve küçük kardeşiymiş
Sokak arkadaşlığı ve kimsesizler durağında içini dökmüş
Ağlayarak ve içinin yangınlığını, çaresizliğini yeniden yaşamış
Erkan bu hazin hikâyeyi dinleyince fevkalade içlendi ve sahiplendi
Melek ve böyle çaresiz kalmış canlar için canım feda olsun diye söylendi
Mustafa Cilasun