Soya fasulyesi, birçok alandaki faydaları ile çok önemli bir bitki olarak dikkati çekiyor. Şifalı Bitkiler Uzmanı Tarkan Güveloğlu, soya hakkında bilgi veriyor:
“Soya, sağlıklı beslenmek isteyenlerin gözdesi olmalı bence... Yüzde 38’lik oran ile bol miktarda protein içeriyor. Yani ette bile yüzde 12 - 22 oranda protein varken, soyanın değerini anlamak lazım. Yağ, tam soya ve soya protein ürünleri olarak kullanım alanı bulan bu gıdayı mutfaktan kesinlikle eksik etmemek gerek. Soya eti, soya peyniri, soyalı fıstık ve soya yoğurdu gibi onlarca farklı biçimlerde tüketime sunulan soyayı, aslında doğanın bir armağanı olarak Çinliler yaklaşık 5 bin yıl önce bulmuşlar!”
Vitamin ve mineral deposu
Güveloğlu, bu besinin en önemli özelliğinin kolesterol içermemesi olduğunu belirtiyor. Bu konuda verdiği bilgiler ise şöyle; “Soya fasulyesi doymamış yağ asitleri ihtiva ediyor. İçindeki “lecitin“ oldukça faydalı. Mineral ve vitaminler açısından da çok zengin. Örneğin B vitaminleri, B1 (tiyamin) B2 (riboflavin), B3 (niyasin), ayrıca E ve A vitaminleri bulunuyor. Kalsiyum, fosfor, demir, bakır, manganez, potasyum, kükürt, klor, nikel ve sodyum gibi mineraller bu besinde bolca var. C, D, E ve K vitaminleri de içeren soya, hakkında sürekli sempozyumlar düzenlenen, yararları anlatmakla bitmeyen tek bitki.
Kronik hastalıkların iyileştirilmesi ve önlenmesi için de bu bitki tercih edilmeli. 120 gr soya fasulyesi bir insanın günlük E vitamini ihtiyacı gideriyor. Ayrıca içinde demir, magnezyum, potasyum, fosfor ve çinko var. Soya bitkisel hormonlar olan fitöostrojen açısından da zengin. Günde 25 gr soya proteininin toplam kolesterolü yüzde 9 civarında düşürdüğü söyleniyor. Soyada çok fazla bulunan E vitamini, Parkinson ve Alzheimer hastalıklarının tedavisinde oldukça etkili.”