Bile bile içiyoruz, bile bile kendimize yazık ediyoruz. Haydi gelin bugün sigarayı bırakın, o sizi bırakmadan...Begüm Çelikkol'un haberi
İçiyoruz hem de faydasının değil, çok zararının olduğunu bile bile. Yavaş yavaş öldürdüğünü bildiğimiz halde masalarımızdan, salonlarımızdan, ceplerimizden, çantalarımızdan eksik etmiyoruz. "Ne kadar çok içiyorsun" diyenlere cevap hazır: "İş yerinde yasak, dışarı çıktığımda içiyorum", "Sadece kahveyle tüketiyorum", "Burada bu kadar içtiğime bakmayın, normalde içmem. Evde hiç içmem" türünden bahaneler uyduruyoruz.
Bahaneye gerek yok, bir kontrole gitsek vücudumuzun nasıl bir hale geldiğini daha doğrusu kendi elimizle vücudumuzu ne hale getirdiğimizi görebiliriz... Ciğerlerimiz şekil değiştiriyor, organlarımız tam anlamıyla çalışmıyor, cildimiz yaşımız genç olsa bile yaşlanıyor ve ağır ağır ölüme bir adım daha yaklaşıyoruz... Yazık ediyoruz kendimize sigara içerek... Ve bugün Dünya Sigarasız Günü... Tüm sigara içenler bulaştığı bu bağımlılıktan kurtulsa ve sağlıksız bir toplum olmasak...
EKONOMİYE SİGARA DARBESİ
Dünya Sigarasız Günü'nde başta Başbakan Recep Tayyip Erdoğan olmak üzere pek çok kişi sigaranın sağlığa zararlarına ilişkin görüşler verdi. Başbakan Erdoğan, "Sigaranın terörden çok daha büyük kayıplara yol açtığını müşahede ediyoruz'' diyen Erdoğan, sigara alışkanlığının maalesef sosyal yapıya ve ülke ekonomisine darbe indirdiğini, pasif içiciliğin de hesaba katıldığında, çocukların dahil bütün bir toplumun sağlına azımsanmayacak ölçüde zarar verdiğini söyledi.
SİGARA YASA DIŞI İLAN EDİLSİN
Göğüs Hastalıkları Uzmanı Dr. Fatime Yavuz ise pasif içiciliğin zararlarından bahsetti. Dr. Yavuz, pasif içiciliğin özellikle çocuk grubunu daha çok etkilediğini söylerken şöyle devam etti: "Pasif içicilik en az aktif içicilik kadar zararlıdır. Özellikle solunum yolları
enfeksiyonlarına yatkınlığı arttırır. Erken yaşta Astım gelişme riskini arttırır. Uzun yıllar maruziyet sonucu gelişen Akciğer kanseri olguları vardır. Bu nedenle Sigara yalnız bireysel değil sosyal bir zararlıdır. Bireyler sigaranın zararları konusunda bilgilendirilmeli, sigara bırakma polikliniklerinin sayıları arttırılmalı, Sigara bağımlılığı bir hastalık olarak kabul edilmeli ve tedavisi devlet tarafından karşılanmalıdır. Öncelikle kişi kendisi bırakma isteğiyle bizlere başvurursa, işimiz daha kolay olacaktır, Kişinin kendini hazır hissetmesi ve bizlerin motivasyonu ile başarı oranımız artar. Bırakma yöntemi kişiye özgü olmalıdır. Hekim hastayı tanımalı , bağımlılık derecesini belirlemeli ve yöntemlerden birini veya birkaçını beraberce kullanmalıdır. Yakın takip bırakma yüzdemizi arttıran en önemli unsurdur. Yani işbirliği..."
Dr. Yavuz şunları da ekledi: "Sigara ve Sağlık Ulusal Komitesi ve Göğüs hastalıkları uzmanlık derneklerinin ortak çabası ile Ülkemiz dumansız hava sahasına kavuşmuştur,
bundan sonraki adım tütün ürünleri kullanımının yasadışı ilan edilmesidir. Sigara yasağı ise caydırıcılığı yüksek ve etkinliği olan , beklediğimizden daha güzel sonuçların yaşandığı bir durumdayız."
HER YIL 5 MİLYON KİŞİ HAYATINI KAYBEDİYOR
Yeşilay'dan yağılan açıklamaya göre, tütün piyasası genişlemeye devam ediyor. Yeşilay 31 Mayıs Dünya Sigarasız Günü için verdiği mesajda şunları kaydetti: "Sigaranın insan sağlığı üzerindeki olumsuz etkileri bilinmesine rağmen, tütün piyasası genişlemeye devam ediyor. Günümüzde tütün; alkol, AIDS, trafik kazaları, uyuşturucu, cinayet ve intiharlardan daha fazla can almaktadır. Buna rağmen sigaradan elde edilen karlar ve satışlar sürekli artıyor. Yani sigara, her gün kendisine yeni kurbanlar bulmaya devam ediyor. Ülkemizde her yıl sigaraya bağlı akciğer kanserinden 120 bin, dünyada ise 5 milyon insan hayatını kaybetmektedir.
Dünya uygulamalarına baktığımızda ise gelişmiş ülkelerde sigaranın plajlar ve parklar gibi açık alanlarda dahi yasaklandığını görüyoruz. Benzer tedbirler alkollü içkiler için de söz konusu. Bu hususlar dikkate alındığında ülkemizde yapılan düzenlemelerin ve alınan kararların yetersizliğini daha iyi görebiliyoruz. Her gün insanların ölümüne sebep olan, ucuz iş gücü kullanan, toplum sağlığını sabote etmek için hiçbir fırsatı kaçırmayan zararlı madde üreticilerinin normal tüzel kişiliklermiş ve bunu yapmak en doğal haklarıymış gibi davranmalarına engel olmalıyız."
20 YILDA 7 KİLOGRAM KATRAN
Yeşilay Genel Sekreteri ve İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Vehbi Altunçul dünyada 1 milyar 250 milyon kişinin, ülkemizde ise 22 milyon kişinin sigara içtiğini belirtti. Sigaranın kanser başta olmak üzere pek çok rahatsızlığa sebebiyet verdiğini belişrten Doç. Dr. Altunçul, "20 yıl boyunca her gün bir paket sigara içen kişinin ciğerlerinde 7 kilogram katran birikiyor. Ayrıca 20 yıl boyunca her gün bir paket sigara içen kişinin cebinden 68 milyar lira gidiyor. Ekonomik boyutun yanında sağlık giderleri de cabası. Ayrıca sigara boşanmalarda da bir faktör. Eşlerden birinin sigara içmemesi diğerinin içmemesi evlilikler üzerinde olumsuz etkiler bırakıyor. O yüzden vatandaşlarımızın sigaradan uzak durması gerekiyor"
FARELER BİLE ÖLÜYOR
Hayvan Deneyleri Araştırma Laboratuvarı'nda sigara üzerine deneyler yaptıklarını belirten Doç. Dr. Altunçul, "Yaptığımız deneylerde kobay olarak kullandığımız fareler sigara dumanından ölüyordu. Sigara içilen ortamda bulunanlar, sigara içenler kadar tehlike altında. Aynı ortamda çocuklar varsa bu daha da tehlikeli.Çocukların yeni yeni gelişen ciğerlerine oksijen vermen gerekirken karbondioksit verirsen çok büyük tehlikeye yol açarsın. Aynı etki hamileler için de geçerlidir. Biz denek olarak anne sütünden kesilmiş 39 günlük fareleri kullanmıştık.
6-7 yaşındaki çocuklara tekabül eden bu deneklerin bir grubu belirli saatlerde sigara dumanına maruz bırakıldı. Diğer grup normal şartlarda tutuldu. Bir ay sonunda pasif içici konumdaki farelerde belirgin biçimde büyüme geriliği oldu. Tüyleri döküldü. Zayıflayarak hastalıklı duruma geldiler. Hafıza merkezleri zarar gördü. Peynirin kokusunu alıp labirentin sonuna ulaşamadılar. Bu nedenle sigaradan korunmalıyız, içmemeliyiz, içiyorsak bırakmalıyız" dedi.
Habertürk
İçiyoruz hem de faydasının değil, çok zararının olduğunu bile bile. Yavaş yavaş öldürdüğünü bildiğimiz halde masalarımızdan, salonlarımızdan, ceplerimizden, çantalarımızdan eksik etmiyoruz. "Ne kadar çok içiyorsun" diyenlere cevap hazır: "İş yerinde yasak, dışarı çıktığımda içiyorum", "Sadece kahveyle tüketiyorum", "Burada bu kadar içtiğime bakmayın, normalde içmem. Evde hiç içmem" türünden bahaneler uyduruyoruz.
Bahaneye gerek yok, bir kontrole gitsek vücudumuzun nasıl bir hale geldiğini daha doğrusu kendi elimizle vücudumuzu ne hale getirdiğimizi görebiliriz... Ciğerlerimiz şekil değiştiriyor, organlarımız tam anlamıyla çalışmıyor, cildimiz yaşımız genç olsa bile yaşlanıyor ve ağır ağır ölüme bir adım daha yaklaşıyoruz... Yazık ediyoruz kendimize sigara içerek... Ve bugün Dünya Sigarasız Günü... Tüm sigara içenler bulaştığı bu bağımlılıktan kurtulsa ve sağlıksız bir toplum olmasak...
EKONOMİYE SİGARA DARBESİ
Dünya Sigarasız Günü'nde başta Başbakan Recep Tayyip Erdoğan olmak üzere pek çok kişi sigaranın sağlığa zararlarına ilişkin görüşler verdi. Başbakan Erdoğan, "Sigaranın terörden çok daha büyük kayıplara yol açtığını müşahede ediyoruz'' diyen Erdoğan, sigara alışkanlığının maalesef sosyal yapıya ve ülke ekonomisine darbe indirdiğini, pasif içiciliğin de hesaba katıldığında, çocukların dahil bütün bir toplumun sağlına azımsanmayacak ölçüde zarar verdiğini söyledi.
SİGARA YASA DIŞI İLAN EDİLSİN
Göğüs Hastalıkları Uzmanı Dr. Fatime Yavuz ise pasif içiciliğin zararlarından bahsetti. Dr. Yavuz, pasif içiciliğin özellikle çocuk grubunu daha çok etkilediğini söylerken şöyle devam etti: "Pasif içicilik en az aktif içicilik kadar zararlıdır. Özellikle solunum yolları
enfeksiyonlarına yatkınlığı arttırır. Erken yaşta Astım gelişme riskini arttırır. Uzun yıllar maruziyet sonucu gelişen Akciğer kanseri olguları vardır. Bu nedenle Sigara yalnız bireysel değil sosyal bir zararlıdır. Bireyler sigaranın zararları konusunda bilgilendirilmeli, sigara bırakma polikliniklerinin sayıları arttırılmalı, Sigara bağımlılığı bir hastalık olarak kabul edilmeli ve tedavisi devlet tarafından karşılanmalıdır. Öncelikle kişi kendisi bırakma isteğiyle bizlere başvurursa, işimiz daha kolay olacaktır, Kişinin kendini hazır hissetmesi ve bizlerin motivasyonu ile başarı oranımız artar. Bırakma yöntemi kişiye özgü olmalıdır. Hekim hastayı tanımalı , bağımlılık derecesini belirlemeli ve yöntemlerden birini veya birkaçını beraberce kullanmalıdır. Yakın takip bırakma yüzdemizi arttıran en önemli unsurdur. Yani işbirliği..."
Dr. Yavuz şunları da ekledi: "Sigara ve Sağlık Ulusal Komitesi ve Göğüs hastalıkları uzmanlık derneklerinin ortak çabası ile Ülkemiz dumansız hava sahasına kavuşmuştur,
bundan sonraki adım tütün ürünleri kullanımının yasadışı ilan edilmesidir. Sigara yasağı ise caydırıcılığı yüksek ve etkinliği olan , beklediğimizden daha güzel sonuçların yaşandığı bir durumdayız."
HER YIL 5 MİLYON KİŞİ HAYATINI KAYBEDİYOR
Yeşilay'dan yağılan açıklamaya göre, tütün piyasası genişlemeye devam ediyor. Yeşilay 31 Mayıs Dünya Sigarasız Günü için verdiği mesajda şunları kaydetti: "Sigaranın insan sağlığı üzerindeki olumsuz etkileri bilinmesine rağmen, tütün piyasası genişlemeye devam ediyor. Günümüzde tütün; alkol, AIDS, trafik kazaları, uyuşturucu, cinayet ve intiharlardan daha fazla can almaktadır. Buna rağmen sigaradan elde edilen karlar ve satışlar sürekli artıyor. Yani sigara, her gün kendisine yeni kurbanlar bulmaya devam ediyor. Ülkemizde her yıl sigaraya bağlı akciğer kanserinden 120 bin, dünyada ise 5 milyon insan hayatını kaybetmektedir.
Dünya uygulamalarına baktığımızda ise gelişmiş ülkelerde sigaranın plajlar ve parklar gibi açık alanlarda dahi yasaklandığını görüyoruz. Benzer tedbirler alkollü içkiler için de söz konusu. Bu hususlar dikkate alındığında ülkemizde yapılan düzenlemelerin ve alınan kararların yetersizliğini daha iyi görebiliyoruz. Her gün insanların ölümüne sebep olan, ucuz iş gücü kullanan, toplum sağlığını sabote etmek için hiçbir fırsatı kaçırmayan zararlı madde üreticilerinin normal tüzel kişiliklermiş ve bunu yapmak en doğal haklarıymış gibi davranmalarına engel olmalıyız."
20 YILDA 7 KİLOGRAM KATRAN
Yeşilay Genel Sekreteri ve İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Vehbi Altunçul dünyada 1 milyar 250 milyon kişinin, ülkemizde ise 22 milyon kişinin sigara içtiğini belirtti. Sigaranın kanser başta olmak üzere pek çok rahatsızlığa sebebiyet verdiğini belişrten Doç. Dr. Altunçul, "20 yıl boyunca her gün bir paket sigara içen kişinin ciğerlerinde 7 kilogram katran birikiyor. Ayrıca 20 yıl boyunca her gün bir paket sigara içen kişinin cebinden 68 milyar lira gidiyor. Ekonomik boyutun yanında sağlık giderleri de cabası. Ayrıca sigara boşanmalarda da bir faktör. Eşlerden birinin sigara içmemesi diğerinin içmemesi evlilikler üzerinde olumsuz etkiler bırakıyor. O yüzden vatandaşlarımızın sigaradan uzak durması gerekiyor"
FARELER BİLE ÖLÜYOR
Hayvan Deneyleri Araştırma Laboratuvarı'nda sigara üzerine deneyler yaptıklarını belirten Doç. Dr. Altunçul, "Yaptığımız deneylerde kobay olarak kullandığımız fareler sigara dumanından ölüyordu. Sigara içilen ortamda bulunanlar, sigara içenler kadar tehlike altında. Aynı ortamda çocuklar varsa bu daha da tehlikeli.Çocukların yeni yeni gelişen ciğerlerine oksijen vermen gerekirken karbondioksit verirsen çok büyük tehlikeye yol açarsın. Aynı etki hamileler için de geçerlidir. Biz denek olarak anne sütünden kesilmiş 39 günlük fareleri kullanmıştık.
6-7 yaşındaki çocuklara tekabül eden bu deneklerin bir grubu belirli saatlerde sigara dumanına maruz bırakıldı. Diğer grup normal şartlarda tutuldu. Bir ay sonunda pasif içici konumdaki farelerde belirgin biçimde büyüme geriliği oldu. Tüyleri döküldü. Zayıflayarak hastalıklı duruma geldiler. Hafıza merkezleri zarar gördü. Peynirin kokusunu alıp labirentin sonuna ulaşamadılar. Bu nedenle sigaradan korunmalıyız, içmemeliyiz, içiyorsak bırakmalıyız" dedi.
Habertürk