Medical Park Göztepe Hastanesi Kompleksi Organ Nakli Merkezi Koordinatörü Dr. Süleyman Tilif, Türkiye’de organ bağış oranının çok az olduğunu, yılda 10 bin insanın organ nakli yapılmadığı için hayatını kaybettiğini söyledi.Organ nakli ve bağışı konusunda Türkiye"de duyarlılık oluşturmak adına il il gezerek çalışmalarda bulunan Medical Park Organ Nakli Merkezi doktorları, Samsun"da diyaliz merkezlerini ve hastalarını ziyaret etmesinin ardından basın toplantısı düzenledi.
Grand Asos Otel"de düzenlenen basın toplantısında açıklamada bulunan Medical Park Göztepe Hastanesi Kompleksi Organ Nakli Merkezi Koordinatörü Dr. Süleyman Tilif, Türkiye"de organ bağışı yapılması konusunda insanları bilgilendirmeye çalıştıklarını söyledi.
Bağış oranının çok çok az olduğuna dikkat çeken Tilif, "Organ bulamadığımız için her yıl 10 bin insan hayatını kaybediyor. 70 milyon nüfuslu ülkemizde, 2010 yılında sadece 269 kişinin organları bağış olup kullanılmış.
Günde bir bağışımız bile yok. Avrupa"da ise bizden 8 -10 kat daha fazla bağış yapılıyor. Avrupa"daki bağış oranını yakalayabilseydik bin 750 bağışımız olacaktı." dedi.
Dr. Süleyman Tilif, bağışın az olmasında genelde basın ve halkın suçlandığını, fakat asıl sorumluluğun doktorlarda olduğunu kaydetti. Tilif, bunun gerekçesini şöyle açıkladı: "Çünkü beyin ölümü tespitiyle ancak aile organlarını bağışlayabilir. Maalesef beyin ölümü tespit sayımız çok az.
Tespit edilenlerde de bağış oranı çok az. Onun için bizim insanımıza, arkadaşlarımıza şu şekilde sesleniyoruz; "Bizim bir sevdiğimiz annemiz babamız kardeşimiz eğer organ bekliyor olsaydı ne yapardık, bize bir başkasının organ bağışlamasını ister miydik? O açıdan da bu empatiyi yapabilmek çok önemli. Bunları insanların düşünmesini istiyoruz."
70 BİNE YAKIN DİYALİZE GİREN HASTA VAR
Medical Park Göztepe Hastanesi Kompleksi Organ Nakli Merkezi Başkanı Doç. Dr. Serdar Kaçar ise 2005 yılından beri Türkiye"yi gezerek toplumu organ nakli konusunda bilgilendirmeye çalıştıklarını ve Türkiye"de 70 bine yakın diyalize giren hastanın olduğunu belirtti.
Son dönemlerde böbrek yetmezliğinin asıl tedavisinin böbrek nakli olduğunu ve diyalizin ise hayatı idame ettirme yöntemi olduğunu vurgulayan Doç. Dr. Serdar Kaçar, "Bu 70 bin hastanın 22 bini Sağlık Bakanlığı'na 'ben böbrek nakli olmak istiyorum' diyen hastalar. Oysa biz Türkiye"de bulunan 42 böbrek nakli merkezinde son bir yıl içersinde sadece 3 bin böbrek nakli gerçekleştirebildik." ifadelerini kullandı.
Organ nakli yaptıran diyaliz hastasının hem yaşamsal yönden hem de maddi yönden daha uygun olduğu vurgusunu yapan Doç. Dr. Kaçar, bir diyaliz hastasının 5 yıllık tedavisinin maliyetinin 120 bin dolar, bir böbrek nakli olmuş hastanın ise ülkeye maliyetinin 60 bin doları bulduğunu kaydetti.
Kaçar, "Her diyaliz hastası, aslında bir böbrek nakli adayıdır. Diyaliz hastasının böbrek nakli olup olamayacağını değerlendirebilmesi için bir organ nakli merkezine başvurması şarttır. Organ nakli konusunda özel ve devlet hastanelerinde organ naklinin yanı sıra yapılan teşhis de bile hiçbir fark ücret talep edilmemektedir. Her hastanın böbrek nakli merkezine en azından bir değerlendirme yapılması amacıyla başvurmasını öneriyoruz." şeklinde konuştu.
Grand Asos Otel"de düzenlenen basın toplantısında açıklamada bulunan Medical Park Göztepe Hastanesi Kompleksi Organ Nakli Merkezi Koordinatörü Dr. Süleyman Tilif, Türkiye"de organ bağışı yapılması konusunda insanları bilgilendirmeye çalıştıklarını söyledi.
Bağış oranının çok çok az olduğuna dikkat çeken Tilif, "Organ bulamadığımız için her yıl 10 bin insan hayatını kaybediyor. 70 milyon nüfuslu ülkemizde, 2010 yılında sadece 269 kişinin organları bağış olup kullanılmış.
Günde bir bağışımız bile yok. Avrupa"da ise bizden 8 -10 kat daha fazla bağış yapılıyor. Avrupa"daki bağış oranını yakalayabilseydik bin 750 bağışımız olacaktı." dedi.
Dr. Süleyman Tilif, bağışın az olmasında genelde basın ve halkın suçlandığını, fakat asıl sorumluluğun doktorlarda olduğunu kaydetti. Tilif, bunun gerekçesini şöyle açıkladı: "Çünkü beyin ölümü tespitiyle ancak aile organlarını bağışlayabilir. Maalesef beyin ölümü tespit sayımız çok az.
Tespit edilenlerde de bağış oranı çok az. Onun için bizim insanımıza, arkadaşlarımıza şu şekilde sesleniyoruz; "Bizim bir sevdiğimiz annemiz babamız kardeşimiz eğer organ bekliyor olsaydı ne yapardık, bize bir başkasının organ bağışlamasını ister miydik? O açıdan da bu empatiyi yapabilmek çok önemli. Bunları insanların düşünmesini istiyoruz."
70 BİNE YAKIN DİYALİZE GİREN HASTA VAR
Medical Park Göztepe Hastanesi Kompleksi Organ Nakli Merkezi Başkanı Doç. Dr. Serdar Kaçar ise 2005 yılından beri Türkiye"yi gezerek toplumu organ nakli konusunda bilgilendirmeye çalıştıklarını ve Türkiye"de 70 bine yakın diyalize giren hastanın olduğunu belirtti.
Son dönemlerde böbrek yetmezliğinin asıl tedavisinin böbrek nakli olduğunu ve diyalizin ise hayatı idame ettirme yöntemi olduğunu vurgulayan Doç. Dr. Serdar Kaçar, "Bu 70 bin hastanın 22 bini Sağlık Bakanlığı'na 'ben böbrek nakli olmak istiyorum' diyen hastalar. Oysa biz Türkiye"de bulunan 42 böbrek nakli merkezinde son bir yıl içersinde sadece 3 bin böbrek nakli gerçekleştirebildik." ifadelerini kullandı.
Organ nakli yaptıran diyaliz hastasının hem yaşamsal yönden hem de maddi yönden daha uygun olduğu vurgusunu yapan Doç. Dr. Kaçar, bir diyaliz hastasının 5 yıllık tedavisinin maliyetinin 120 bin dolar, bir böbrek nakli olmuş hastanın ise ülkeye maliyetinin 60 bin doları bulduğunu kaydetti.
Kaçar, "Her diyaliz hastası, aslında bir böbrek nakli adayıdır. Diyaliz hastasının böbrek nakli olup olamayacağını değerlendirebilmesi için bir organ nakli merkezine başvurması şarttır. Organ nakli konusunda özel ve devlet hastanelerinde organ naklinin yanı sıra yapılan teşhis de bile hiçbir fark ücret talep edilmemektedir. Her hastanın böbrek nakli merkezine en azından bir değerlendirme yapılması amacıyla başvurmasını öneriyoruz." şeklinde konuştu.
