Yıllardan beri nakil için bekleyen böbrek hastası Hatice Demir ve Mehmet Ali Mergen, Gaziantep Özel Sani Konukoğlu Hastanesi'nde kadavradan yapılan böbrek nakliyle yeniden hayata tutundu.Gaziantep'te yaşayan kronik böbrek hastası Hatice Demir (48) ve Osmaniye'den gelen Mehmet Ali Mergen'e (56), Doç. Dr. Necmettin Güvence başkanlığındaki ekip tarafından Mersin'deki bir kadavradan alınan iki böbrek başarılı bir ameliyatla nakledildi.
Sağlığına kavuşmanın mutluluğunu yaşayan Hatice Demir, 15 yıldır böbrek hastası olduğunu ve diyalize girdiğini belirterek, Sani Konukoğlu Hastanesi'nde organ nakil merkezinin açıldığını duyunca hemen kayıt yaptırdığını söyledi.
Bir ay sonra hastaneden böbrek nakli için aradıklarında inanamadığını ifade eden Demir, ''Çünkü yıllardır nakil bekliyordum, umudumu kesmiştim. Bir mucize oldu, kadavradan çıktı. Çok şükür şu an rahatım, durumum iyi. Allah Konukoğlu Ailesi'nden razı olsun. Doktorlarımız çok iyi'' diye konuştu.
Kardeşini yalnız bırakmayan Ayfer Delen de yıllardır doku ve kan uyuşmazlığı nedeniyle kardeşine nakil yapılmadığını ifade ederek, ''Kardeşim her diyaliz sonrası ölüp ölüp diriliyordu. Kadavradan böbrek nakli yapılacağını duyunca çok sevindik. Organ veren büyük sevap eşliyor'' dedi.
Osmaniye'den tedavi için gelen Mehmet Ali Mergen ise üç yıldır hasta olduğunu, yaklaşık bir yıldır diyalize girdiğini belirterek, şöyle konuştu:
''Sani Konukoğlu Hastanesi'nde organ nakil merkezi hizmete girince çok sevindim. Maddi imkansızlıklar nedeniyle İstanbul, Ankara gibi büyükşehirlere giderek nakil yaptıramazdım. Ameliyat olduğum için çok mutluyum. Yeniden doğmuş gibi oldum. ''
-''UMUT IŞIĞI OLUYOR''-
Başhekim Dr. Yusuf Ziya Yıldırım, gazetecilere yaptığı açıklamada, ''Avrupa'da kadavradan organ naklinin yüksek seviyelerde olmasına karşın Türkiye'de ve özellikle Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgesinde düşük oranda'' dedi.
Bu konuda insanlarda bir bilinç oluşturmak istediklerini anlatan Yıldırım, diyalize girmenin hem hastalara ve devlete maddi yük getirdiğini hem de hastanın bütün hayatını olumsuz etkilediğini söyledi. Yıldırım, şöyle dedi:
''Organ nakli artık normal bir yaşantıyı sürdüremeyecek durumda olan insanların umut ışığı oluyor. Böyle bir umudu insanlara sunmak çok önemli. İnsanlara organ bağışının kötü bir şey olmadığını, diğer insanlara can verdiğini, hayata bağlanmasını sağladığını anlatabilmek gerekiyor. Halkımızı organ bağışı konusunda daha duyarlı olmaya çağırıyorum. Hastanemizde gerçekleştirilen organ nakil hizmetleri, bölgede ihtiyacı olanlar için önemli bir kolaylık sağlıyor.''''
Organ Nakli Merkezi Sorumlusu Doç. Dr. Necmettin Güvence de hastanelerinin organ nakli yönünden atılımlarını ve çalışmalarını artırarak sürdürdüğünü ifade ederek, ''Son yaptığımız nakilde kadavrayı Mersin'den aldık, iki hastamıza uyum gösterdi. İkisini de biz kullandık. Şu anda hastalarımız gayet iyi, yakında evlerine göndereceğiz'' dedi.
Sağlığına kavuşmanın mutluluğunu yaşayan Hatice Demir, 15 yıldır böbrek hastası olduğunu ve diyalize girdiğini belirterek, Sani Konukoğlu Hastanesi'nde organ nakil merkezinin açıldığını duyunca hemen kayıt yaptırdığını söyledi.
Bir ay sonra hastaneden böbrek nakli için aradıklarında inanamadığını ifade eden Demir, ''Çünkü yıllardır nakil bekliyordum, umudumu kesmiştim. Bir mucize oldu, kadavradan çıktı. Çok şükür şu an rahatım, durumum iyi. Allah Konukoğlu Ailesi'nden razı olsun. Doktorlarımız çok iyi'' diye konuştu.
Kardeşini yalnız bırakmayan Ayfer Delen de yıllardır doku ve kan uyuşmazlığı nedeniyle kardeşine nakil yapılmadığını ifade ederek, ''Kardeşim her diyaliz sonrası ölüp ölüp diriliyordu. Kadavradan böbrek nakli yapılacağını duyunca çok sevindik. Organ veren büyük sevap eşliyor'' dedi.
Osmaniye'den tedavi için gelen Mehmet Ali Mergen ise üç yıldır hasta olduğunu, yaklaşık bir yıldır diyalize girdiğini belirterek, şöyle konuştu:
''Sani Konukoğlu Hastanesi'nde organ nakil merkezi hizmete girince çok sevindim. Maddi imkansızlıklar nedeniyle İstanbul, Ankara gibi büyükşehirlere giderek nakil yaptıramazdım. Ameliyat olduğum için çok mutluyum. Yeniden doğmuş gibi oldum. ''
-''UMUT IŞIĞI OLUYOR''-
Başhekim Dr. Yusuf Ziya Yıldırım, gazetecilere yaptığı açıklamada, ''Avrupa'da kadavradan organ naklinin yüksek seviyelerde olmasına karşın Türkiye'de ve özellikle Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgesinde düşük oranda'' dedi.
Bu konuda insanlarda bir bilinç oluşturmak istediklerini anlatan Yıldırım, diyalize girmenin hem hastalara ve devlete maddi yük getirdiğini hem de hastanın bütün hayatını olumsuz etkilediğini söyledi. Yıldırım, şöyle dedi:
''Organ nakli artık normal bir yaşantıyı sürdüremeyecek durumda olan insanların umut ışığı oluyor. Böyle bir umudu insanlara sunmak çok önemli. İnsanlara organ bağışının kötü bir şey olmadığını, diğer insanlara can verdiğini, hayata bağlanmasını sağladığını anlatabilmek gerekiyor. Halkımızı organ bağışı konusunda daha duyarlı olmaya çağırıyorum. Hastanemizde gerçekleştirilen organ nakil hizmetleri, bölgede ihtiyacı olanlar için önemli bir kolaylık sağlıyor.''''
Organ Nakli Merkezi Sorumlusu Doç. Dr. Necmettin Güvence de hastanelerinin organ nakli yönünden atılımlarını ve çalışmalarını artırarak sürdürdüğünü ifade ederek, ''Son yaptığımız nakilde kadavrayı Mersin'den aldık, iki hastamıza uyum gösterdi. İkisini de biz kullandık. Şu anda hastalarımız gayet iyi, yakında evlerine göndereceğiz'' dedi.