Batı ülkelerinde her sekiz, Türkiye’de de her 12 kadından biri, meme kanserine yakalanıyor. Dünyada her yıl, bir milyon kadında yeni meme kanseri saptanıyor. Meme kanserinden korunmak için dikkat edeceğiniz öneriler:Her yıl 375 bin kadın da meme kanseri nedeniyle hayatını kaybediyor. Ama bütün bu rakamlar içinizi karartmasın... Bununla birlikte dünyada yaşam süresi uzuyor. Yaşam alışkanlıklarında önerilen "sayıları" dikkate alıp, bu doğrultuda hareket ettiğiniz takdirde, meme kanserine yakalanma riskinizi büyük oranda azaltabilirsiniz. Acıbadem Maslak Hastanesi Meme Sağlığı Merkezi Başkanı Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Cihan Uras, meme kanserinden koruyan sayıları şöyle açıkladı:
HER GÜN 30 DAKİKA TEMPOLU YÜRÜYÜN
Yapılan çalışmalar, günde 30 dakika veya haftada üç kez, birer saat yürüyüş yapan kadınların, meme kanserine yakalanma riskinin yüzde 40-50 oranında azaldığını ortaya koydu. Bunun nedeni ise düzenli sporun, meme kanserinin oluşumunda risk faktörü olan östrojen düzeyini dengelemesi ve bağışıklık sistemini güçlendirmesi.
30 YAŞINDAN ÖNCE ANNE OLUN
Yapılan çalışmalar, günde 30 dakika veya haftada üç kez, birer saat yürüyüş yapan kadınların, meme kanserine yakalanma riskinin yüzde 40-50 oranında azaldığını ortaya koydu. Bunun nedeni ise düzenli sporun, meme kanserinin oluşumunda risk faktörü olan östrojen düzeyini dengelemesi ve bağışıklık sistemini güçlendirmesi.
İKİ YIL SÜREYLE EMZİRMEYE ÇALIŞIN
Emzirme, meme kanserine yol açan en önemli etkenlerden biri olan östrojenin, kandaki düzeyini azaltıyor ve hücreleri yeniliyor. Her şeyden önce çocuğunuzun sağlığı için ama aynı zamanda meme kanserinden korunmak için bebeğinizi ilk altı ay sadece anne sütüyle, daha sonra ek besinlerle birlikte, mümkünse iki yıl emzirin.
ALKOLÜ HİÇ KULLANMAYIN
Yapılan çalışmalar; her gün düzenli olarak alkol tüketen kadınlarda meme kanserine yakalanma riskinin içmeyenlere göre yüzde 40 oranında daha fazla olduğunu ortaya koydu. Çünkü alkol, risk faktörü olan östrojenin kandaki düzeyini yükseltiyor. Bu yüzden alkol tüketiminden kaçının.
AYDA BİR MEME MUAYENESİ
20 Yaşından sonra ayda bir kez şunu yapın: Adet bitiminden sonraki ilk hafta içinde, ayna karşısında, her iki memenizi kontrol edin. Meme ve koltuk altlarını da yatar durumdayken ellerinizle muayene edin. Eğer en ufak bir değişiklik tespit ederseniz, zaman kaybetmeden meme konusunda deneyimli bir genel cerrahi uzmanına görünün.
ÜÇ YILDA BİR DOKTORA GÖRÜNÜN
Hiçbir yakınmanız olmasa bile 20-40 yaşları arasında üç yılda bir, 40 yaşından sonra ise yılda bir kez, klinik muayene için meme konusunda deneyimli bir genel cerrahi uzmanına başvurun.
40"TAN SONRA YILDA BİR MAMOGRAFİ ÇEKTİRİN
Dünya Sağlık Örgütü"ne göre; her kadın 40 yaşından sonra iki yılda bir, 50 yaşından sonra da yılda bir mamografi çektirmeli. Eğer anneniz, anneanneniz, teyzeniz, halanız, kız kardeşiniz ya da babaanneniz meme kanserine yakalanmışsa, riskli grupta yer aldığınız için mamografi taramasını, aile bireyinin meme kanserine yakalanma yaşından 10 yaş öncesinde yaptırın.
YAĞ TÜKETİMİNİ AZALTIN
Vücudunuzun yağ yüzdesini ideal seviyelerde tutun. Yapılan çalışmalarda; menopoz sonrası fazla yağ tüketen kadınların, daha az yağ tüketmeye başlamaları üzerine, meme kanserine yakalanma risklerinde azalma olduğu görülmüş. Bu nedenle risk faktöründe yer alıyorsanız, tükettiğiniz total enerjinin sadece 20-25"inin, risk taşımayan grupta yer alıyorsanız yüzde 30"unun yağdan gelmesine dikkat edin. Günde 3-4 tatlı kaşığı yüzde 20-25"i karşılayacaktır.
HER GÜN İKİ BARDAK SÜT
Yapılan çalışmalarda; düşük kalsiyumla beslenen kadınlarda meme kanseri oluşma riskinin arttığı ortaya çıktı. Bu nedenle gün içinde iki su bardağı süt veya yoğurt tüketmeyi asla ihmal etmeyin. Yağlı tohumlar, koyu yeşil yapraklı sebzeler, baklagiller, pekmez de kalsiyumdan zengin besinler arasında yer alıyor.
YILDA BİR KEZ JİNEKOLOJİK MUAYENEDEN GEÇİN
Düzenli olarak her yıl bir kez jinekolojik kontrolden geçmeyi ihmal etmeyin. Çünkü bu muayenede, başta enfeksiyonlar olmak üzere pek çok jinekolojik hastalığa ve kansere erken tanı konabiliyor, üreme organlarının fonksiyonları değerlendiriliyor.
KORUNMASIZ CİNSEL İLİŞKİ SONRASI HIV TESTİ YAPTIRIN
Korunmasız ilişki; başta AIDS"e yol açan HIV olmak üzere pek çok virüsün bulaşmasına neden oluyor. Tedavide erken tanının önemi şüphesiz çok büyük. Bu nedenle korunmasız ilişkiye girdiyseniz, üç ay geçtikten sonra mutlaka kan tetkiklerini yaptırın. Çünkü AIDS, gelişen tıp bilimi sayesinde artık kronik hastalıklar arasında yer alıyor ve hastalar uygun tedavilerle uzun yıllar yaşayabiliyor.
İKİ YILDA BİR PAP SMEAR TESTİ YAPTIRIN
Dünyada, her iki dakikada bir kadın, Human Papilloma Virüsü"nün (HPV) sorumlu tutulduğu rahim ağzı kanseri nedeniyle hayatını kaybediyor. Bu kanser türünden korunmanın en etkili yolu ise pap smear testi yaptırmak. Rahim ağzı kanseri uzun yıllar içinde gelişiyor. Bu sürede rahim ağzındaki hücreler, HPV enfeksiyonu gibi bir takım faktörlerle karşılaşarak değişime uğruyor. Pap smear testi ile rahim ağzındaki bu hücresel değişiklikler saptanabiliyor. Böylece henüz kanser gelişmeden, kanser öncesi lezyonlar tespit ediliyor. Bu sayede kanser öncesi dönemde tedavi olanağı doğuyor ve rahim ağzındaki hasta bölgeyi çıkarmak yeterli geliyor.
MENOPOZ DÖNEMİNDEKİ KANAMA ARAŞTIRILMALI
Menopoz sonrasında vajinal olarak meydana gelen âdet dışı kanamalar veya aşırı âdet kanamalarında mutlaka doktora başvurun. Çünkü bu tür kanamaların önemli bir kısmı rahim içini kaplayan "endometriyum"dan kaynaklanıyor. "Endometriyum"dan kaynaklanan kanamaların da miyom, polip ve kanser gibi patolojik bir nedene bağlı olup olmadığı mutlaka araştırılmalı. Günümüzde kanser veya çok büyük miyomlarda cerrahi yönteme başvurmak gerekse de, her anormal kanamada rahmin alınması gerekmiyor. Diğer hastalıklar ise daha az travma veren hormonlu spiral, ilaç ve histeroskopi gibi yöntemlerle daha kolay tedavi edilebiliyor.
Sabah / Günaydın
HER GÜN 30 DAKİKA TEMPOLU YÜRÜYÜN
Yapılan çalışmalar, günde 30 dakika veya haftada üç kez, birer saat yürüyüş yapan kadınların, meme kanserine yakalanma riskinin yüzde 40-50 oranında azaldığını ortaya koydu. Bunun nedeni ise düzenli sporun, meme kanserinin oluşumunda risk faktörü olan östrojen düzeyini dengelemesi ve bağışıklık sistemini güçlendirmesi.
30 YAŞINDAN ÖNCE ANNE OLUN
Yapılan çalışmalar, günde 30 dakika veya haftada üç kez, birer saat yürüyüş yapan kadınların, meme kanserine yakalanma riskinin yüzde 40-50 oranında azaldığını ortaya koydu. Bunun nedeni ise düzenli sporun, meme kanserinin oluşumunda risk faktörü olan östrojen düzeyini dengelemesi ve bağışıklık sistemini güçlendirmesi.
İKİ YIL SÜREYLE EMZİRMEYE ÇALIŞIN
Emzirme, meme kanserine yol açan en önemli etkenlerden biri olan östrojenin, kandaki düzeyini azaltıyor ve hücreleri yeniliyor. Her şeyden önce çocuğunuzun sağlığı için ama aynı zamanda meme kanserinden korunmak için bebeğinizi ilk altı ay sadece anne sütüyle, daha sonra ek besinlerle birlikte, mümkünse iki yıl emzirin.
ALKOLÜ HİÇ KULLANMAYIN
Yapılan çalışmalar; her gün düzenli olarak alkol tüketen kadınlarda meme kanserine yakalanma riskinin içmeyenlere göre yüzde 40 oranında daha fazla olduğunu ortaya koydu. Çünkü alkol, risk faktörü olan östrojenin kandaki düzeyini yükseltiyor. Bu yüzden alkol tüketiminden kaçının.
AYDA BİR MEME MUAYENESİ
20 Yaşından sonra ayda bir kez şunu yapın: Adet bitiminden sonraki ilk hafta içinde, ayna karşısında, her iki memenizi kontrol edin. Meme ve koltuk altlarını da yatar durumdayken ellerinizle muayene edin. Eğer en ufak bir değişiklik tespit ederseniz, zaman kaybetmeden meme konusunda deneyimli bir genel cerrahi uzmanına görünün.
ÜÇ YILDA BİR DOKTORA GÖRÜNÜN
Hiçbir yakınmanız olmasa bile 20-40 yaşları arasında üç yılda bir, 40 yaşından sonra ise yılda bir kez, klinik muayene için meme konusunda deneyimli bir genel cerrahi uzmanına başvurun.
40"TAN SONRA YILDA BİR MAMOGRAFİ ÇEKTİRİN
Dünya Sağlık Örgütü"ne göre; her kadın 40 yaşından sonra iki yılda bir, 50 yaşından sonra da yılda bir mamografi çektirmeli. Eğer anneniz, anneanneniz, teyzeniz, halanız, kız kardeşiniz ya da babaanneniz meme kanserine yakalanmışsa, riskli grupta yer aldığınız için mamografi taramasını, aile bireyinin meme kanserine yakalanma yaşından 10 yaş öncesinde yaptırın.
YAĞ TÜKETİMİNİ AZALTIN
Vücudunuzun yağ yüzdesini ideal seviyelerde tutun. Yapılan çalışmalarda; menopoz sonrası fazla yağ tüketen kadınların, daha az yağ tüketmeye başlamaları üzerine, meme kanserine yakalanma risklerinde azalma olduğu görülmüş. Bu nedenle risk faktöründe yer alıyorsanız, tükettiğiniz total enerjinin sadece 20-25"inin, risk taşımayan grupta yer alıyorsanız yüzde 30"unun yağdan gelmesine dikkat edin. Günde 3-4 tatlı kaşığı yüzde 20-25"i karşılayacaktır.
HER GÜN İKİ BARDAK SÜT
Yapılan çalışmalarda; düşük kalsiyumla beslenen kadınlarda meme kanseri oluşma riskinin arttığı ortaya çıktı. Bu nedenle gün içinde iki su bardağı süt veya yoğurt tüketmeyi asla ihmal etmeyin. Yağlı tohumlar, koyu yeşil yapraklı sebzeler, baklagiller, pekmez de kalsiyumdan zengin besinler arasında yer alıyor.
YILDA BİR KEZ JİNEKOLOJİK MUAYENEDEN GEÇİN
Düzenli olarak her yıl bir kez jinekolojik kontrolden geçmeyi ihmal etmeyin. Çünkü bu muayenede, başta enfeksiyonlar olmak üzere pek çok jinekolojik hastalığa ve kansere erken tanı konabiliyor, üreme organlarının fonksiyonları değerlendiriliyor.
KORUNMASIZ CİNSEL İLİŞKİ SONRASI HIV TESTİ YAPTIRIN
Korunmasız ilişki; başta AIDS"e yol açan HIV olmak üzere pek çok virüsün bulaşmasına neden oluyor. Tedavide erken tanının önemi şüphesiz çok büyük. Bu nedenle korunmasız ilişkiye girdiyseniz, üç ay geçtikten sonra mutlaka kan tetkiklerini yaptırın. Çünkü AIDS, gelişen tıp bilimi sayesinde artık kronik hastalıklar arasında yer alıyor ve hastalar uygun tedavilerle uzun yıllar yaşayabiliyor.
İKİ YILDA BİR PAP SMEAR TESTİ YAPTIRIN
Dünyada, her iki dakikada bir kadın, Human Papilloma Virüsü"nün (HPV) sorumlu tutulduğu rahim ağzı kanseri nedeniyle hayatını kaybediyor. Bu kanser türünden korunmanın en etkili yolu ise pap smear testi yaptırmak. Rahim ağzı kanseri uzun yıllar içinde gelişiyor. Bu sürede rahim ağzındaki hücreler, HPV enfeksiyonu gibi bir takım faktörlerle karşılaşarak değişime uğruyor. Pap smear testi ile rahim ağzındaki bu hücresel değişiklikler saptanabiliyor. Böylece henüz kanser gelişmeden, kanser öncesi lezyonlar tespit ediliyor. Bu sayede kanser öncesi dönemde tedavi olanağı doğuyor ve rahim ağzındaki hasta bölgeyi çıkarmak yeterli geliyor.
MENOPOZ DÖNEMİNDEKİ KANAMA ARAŞTIRILMALI
Menopoz sonrasında vajinal olarak meydana gelen âdet dışı kanamalar veya aşırı âdet kanamalarında mutlaka doktora başvurun. Çünkü bu tür kanamaların önemli bir kısmı rahim içini kaplayan "endometriyum"dan kaynaklanıyor. "Endometriyum"dan kaynaklanan kanamaların da miyom, polip ve kanser gibi patolojik bir nedene bağlı olup olmadığı mutlaka araştırılmalı. Günümüzde kanser veya çok büyük miyomlarda cerrahi yönteme başvurmak gerekse de, her anormal kanamada rahmin alınması gerekmiyor. Diğer hastalıklar ise daha az travma veren hormonlu spiral, ilaç ve histeroskopi gibi yöntemlerle daha kolay tedavi edilebiliyor.
Sabah / Günaydın