Son 10 yılda annelerde obezitenin 10 kat arttığı, anne adaylarındaki obezitenin, obez bebek riskini artırdığı bildirildi.Etlik Zübeyde Hanım Kadın Hastalıkları Eğitim ve Araştırma Hastanesinde düzenlenen toplantıda, anne adaylarına obezitenin gebelik ve bebek üzerindeki etkileriyle ilgili bilgi verildi.
Toplantıda, gebelikte obeziteden kaynaklanan sağlık problemleriyle ilgili uyarılarda bulunan Opr. Dr. Tuğba Ensari, obezitenin gebelikteki en önemli risklerden birisi olduğunu söyleyerek, ''Son 10 yılda annelerde obezite 10 kat arttı. Obez anne adaylarının sağlık harcamaları diğer anne adaylarına göre 16 kat fazla. Obez anneden ise obez bebek doğuyor'' dedi.
Ensari, obez kadınlarda yumurtlama bozukluğu ve kısırlığa sık rastlandığı gibi kısırlık tedavilerinden de olumlu sonuç alınamadığına dikkati çekti.
Obez anne adaylarında solunum yolu problemi riskinin normal kilolu anne adaylarına göre 5, damarda pıhtı oluşumu riskinin ise 4 kat daha fazla olduğunu, bu kişilerde uykuda solunum durması tehlikesi bulunduğuna işaret eden Ensari, obez kadınlarda hipertansiyon görülme olasılığının 3, diyabet görülme olasılığının ise 4 kat arttığını ifade etti.
Obez anne adaylarında erken doğum riski bulunduğunu da vurgulayan Ensari, ''Bu kişilerde uzayan gebelik görülebildiği gibi, sakat bebek riski de yüksek. Yağ dokusunun fazla olması nedeniyle ultrasonla tanı konulamadığı için hastalık tespit edilemiyor. Ölü doğum riski de 2 kat fazla'' diye konuştu.
Obez hamilelere doğum sırasında suni sancı verilmesinin gerekebildiğini, epidural anestezi yapıldığında ise başarısızlık şansının arttığını ifade eden Ensari, uyutularak yapılan anestezide ise solunum cihazı takılamadığı için zorluk yaşandığını kaydetti.
Etlik Zübeyde Hanım Kadın Hastalıkları Eğitim ve Araştırma Hastanesi Diyetisyeni Aynur Güler ise hamilelik sırasında diyet yapmanın sakıncalarına dikkati çekerek, ''Kilo vermek doğum sonrasına bırakılmalıdır. Hamilelikte zayıflama diyeti uygulanmaz. Çünkü bebek, annenin vitamin ve mineral depolarını kullanır. Kullanılan bu vitamin ve minareller yerine konulmalıdır'' dedi.
Hamilelikte 9-13 kilo alınmasının yeterli olduğunu vurgulayan Güler, egzersizlerin de fizyoterapist eşliğinde yapılması gereğine işaret etti.
Bebeklerin günde 9-12 kez emzirilmesi gerektiğini, bunun aynı zamanda gebeliği de önleyeceğini ifade eden Güler, anne adaylarının sosis, salam, pastırma, koyu çay, kolalı ve gazlı içecekler, hazır meyve suları, kahve ve sakatat tüketmemeleri gerektiğini söyledi.
Güler, şeker hastalığı riski yoksa hamilelerin kan yapımı için her gün bir tatlı kaşığı dut veya keçi boynuzu pekmezi içmelerini, öğün atlamamalarını, katı yağ kullanmamalarını da önererek, ''Fazla kiloyla gebe kalınırsa hamilelikte daha fazla kilo alınabilir. Diyet hamilelik öncesi yapılıp kilo verilmelidir. Ayrıca anne sütü bebeklerde obezite riskini azaltır'' şeklinde konuştu.
Toplantıda, gebelikte obeziteden kaynaklanan sağlık problemleriyle ilgili uyarılarda bulunan Opr. Dr. Tuğba Ensari, obezitenin gebelikteki en önemli risklerden birisi olduğunu söyleyerek, ''Son 10 yılda annelerde obezite 10 kat arttı. Obez anne adaylarının sağlık harcamaları diğer anne adaylarına göre 16 kat fazla. Obez anneden ise obez bebek doğuyor'' dedi.
Ensari, obez kadınlarda yumurtlama bozukluğu ve kısırlığa sık rastlandığı gibi kısırlık tedavilerinden de olumlu sonuç alınamadığına dikkati çekti.
Obez anne adaylarında solunum yolu problemi riskinin normal kilolu anne adaylarına göre 5, damarda pıhtı oluşumu riskinin ise 4 kat daha fazla olduğunu, bu kişilerde uykuda solunum durması tehlikesi bulunduğuna işaret eden Ensari, obez kadınlarda hipertansiyon görülme olasılığının 3, diyabet görülme olasılığının ise 4 kat arttığını ifade etti.
Obez anne adaylarında erken doğum riski bulunduğunu da vurgulayan Ensari, ''Bu kişilerde uzayan gebelik görülebildiği gibi, sakat bebek riski de yüksek. Yağ dokusunun fazla olması nedeniyle ultrasonla tanı konulamadığı için hastalık tespit edilemiyor. Ölü doğum riski de 2 kat fazla'' diye konuştu.
Obez hamilelere doğum sırasında suni sancı verilmesinin gerekebildiğini, epidural anestezi yapıldığında ise başarısızlık şansının arttığını ifade eden Ensari, uyutularak yapılan anestezide ise solunum cihazı takılamadığı için zorluk yaşandığını kaydetti.
Etlik Zübeyde Hanım Kadın Hastalıkları Eğitim ve Araştırma Hastanesi Diyetisyeni Aynur Güler ise hamilelik sırasında diyet yapmanın sakıncalarına dikkati çekerek, ''Kilo vermek doğum sonrasına bırakılmalıdır. Hamilelikte zayıflama diyeti uygulanmaz. Çünkü bebek, annenin vitamin ve mineral depolarını kullanır. Kullanılan bu vitamin ve minareller yerine konulmalıdır'' dedi.
Hamilelikte 9-13 kilo alınmasının yeterli olduğunu vurgulayan Güler, egzersizlerin de fizyoterapist eşliğinde yapılması gereğine işaret etti.
Bebeklerin günde 9-12 kez emzirilmesi gerektiğini, bunun aynı zamanda gebeliği de önleyeceğini ifade eden Güler, anne adaylarının sosis, salam, pastırma, koyu çay, kolalı ve gazlı içecekler, hazır meyve suları, kahve ve sakatat tüketmemeleri gerektiğini söyledi.
Güler, şeker hastalığı riski yoksa hamilelerin kan yapımı için her gün bir tatlı kaşığı dut veya keçi boynuzu pekmezi içmelerini, öğün atlamamalarını, katı yağ kullanmamalarını da önererek, ''Fazla kiloyla gebe kalınırsa hamilelikte daha fazla kilo alınabilir. Diyet hamilelik öncesi yapılıp kilo verilmelidir. Ayrıca anne sütü bebeklerde obezite riskini azaltır'' şeklinde konuştu.
