Evinizdeki süs bitkileri öldürücü olabiliyor!
Mersin'de annesinin birlikte yaşadığı kişinin işkencesine maruz kalan ve kaldırıldığı Mersin Üniversitesi Araştırma ve Uygulama Hastanesi'nde 13 gün sonra beyin ölümü gerçekleşen 9 yaşındaki kız çocuğunun organları, organ bağışı için bekleyen hastalar için umut oldu.
Mersin'de annesinin birlikte yaşadığı kişinin işkencesine maruz kalan ve kaldırıldığı Mersin Üniversitesi Araştırma ve Uygulama Hastanesi'nde 13 gün sonra beyin ölümü gerçekleşen 9 yaşındaki kız çocuğunun organları, organ bağışı için bekleyen hastalar için umut oldu. Ailesi Küçük Nazar'ın organlarını bağışladı. Organ nakli için hastanede çalışmalara başlanırken Küçük Nazar'ın organları işlemlerin ardından dokusu uyan ve Türkiye'nin çeşitli hastanelerinde nakil bekleyen hastalara gönderilecek.
Hastane önünde bekleyen acılı baba Hüseyin Yıldız, "Başka hayatlar kurtulsun. Çocuğumun parçalarını başka evlatlarda göreyim" diye konuştu.
Hüseyin Yıldız ve Serap A., iki yıl önce şiddetli geçimsizlik nedeniyle boşandı. Mahkeme, çiftin tek çocuğu 9 yaşındaki Nazar'ın, babası Hüseyin Yıldız ile yaşamasına karar verdi.
Baba Hüseyin Yıldız rahatsızlığı nedeniyle hastaneye kaldırılınca Küçük Nazar annesine teslim edildi. Annesinin yanına gittikten birkaç gün sonra baygın halde bulunan Küçük Nazar, Mersin Üniversitesi Araştırma ve Uygulama Hastanesine kaldırıldı.
Yapılan muayenesinde beyin kanaması geçirdiÄŸi belirlenen ve vücudunda morluklar tespit edilen çocuk yoÄŸun bakım ünitesinde tedavi altına alındı.Â*
Olayla ilgili soruşturma başlatan polis ise anne Serap A. ve beraber yaşadığı A. A.'yı gözaltına aldı. Serap A., serbest bırakılırken adliyeye sevk edilen A.A. ise tutuklandı. 13 gündür yoğun bakımda, yaşam mücadelesi veren Nazar'ın dün beyin ölümünü gerçekleşti. Aile çocuklarının organlarını bağışlama kararı alındı. Bunun üzerine hastanede ise organ bağışı için gerekli işlemler başlatıldı.
Baba Hüseyin Yıldız hastane önünde yaptığı açıklamada şu an çocuklarını kaybettiklerini söyledi. Organlarını bağışladıklarını ifade eden Yıldız, "Daha önce annesine ulaşamamıştık, ulaştık, geldi bağış için imzasını attı gitti." diye konuştu.
Konuşmakta güçlük çeken acılı baba "Başka bir şey diyemiyorum. Ben dayanamıyorum. Bana şu caniyi verin sadece. Ben adalet istiyorum. Başka bir şey istemiyorum." dedi. Başka hayatların kurtulması için organlarını bağışladıklarını söyleyen Yıldız, "Çocuğumun parçalarını başka evlatlarda göreyim." ifadelerini kullandı.
Amca Veli Yıldız ise ateşin düştüğü yeri yaktığını bunun için bir şey söyleyemeyeceklerini ifade etti.
"Sizlere soruyorum sizler de birer babasınız sizlerin de canı gitmiş olabilir. Yazık günah değil mi?" diye konuşan acılı amca şunları söyledi:
"Ben o katillere soruyorum? Hangi akılla neye hizmet ederek bu çocuğa işkence yaptınız? Bu ne Müslümanlığa sığar ne Hıristiyanlığa sığar. Hayvan dahi yavrusuna işkence yapar mı? 14 gün bu çocuk hayata dönmek için mücadele verdi ama kaybettik. Kaybettik ama kardeşim de başka çocuklar ölmesin diye organlarını bağışladı. Sadece adalet istiyoruz. Başka hiç bir şey istemiyoruz."
Mersin'de annesinin birlikte yaşadığı kişinin işkencesine maruz kalan ve kaldırıldığı Mersin Üniversitesi Araştırma ve Uygulama Hastanesi'nde 13 gün sonra beyin ölümü gerçekleşen 9 yaşındaki kız çocuğunun organları, organ bağışı için bekleyen hastalar için umut oldu.
Mersin'de annesinin birlikte yaşadığı kişinin işkencesine maruz kalan ve kaldırıldığı Mersin Üniversitesi Araştırma ve Uygulama Hastanesi'nde 13 gün sonra beyin ölümü gerçekleşen 9 yaşındaki kız çocuğunun organları, organ bağışı için bekleyen hastalar için umut oldu. Ailesi Küçük Nazar'ın organlarını bağışladı. Organ nakli için hastanede çalışmalara başlanırken Küçük Nazar'ın organları işlemlerin ardından dokusu uyan ve Türkiye'nin çeşitli hastanelerinde nakil bekleyen hastalara gönderilecek.
Hastane önünde bekleyen acılı baba Hüseyin Yıldız, "Başka hayatlar kurtulsun. Çocuğumun parçalarını başka evlatlarda göreyim" diye konuştu.
Hüseyin Yıldız ve Serap A., iki yıl önce şiddetli geçimsizlik nedeniyle boşandı. Mahkeme, çiftin tek çocuğu 9 yaşındaki Nazar'ın, babası Hüseyin Yıldız ile yaşamasına karar verdi.
Baba Hüseyin Yıldız rahatsızlığı nedeniyle hastaneye kaldırılınca Küçük Nazar annesine teslim edildi. Annesinin yanına gittikten birkaç gün sonra baygın halde bulunan Küçük Nazar, Mersin Üniversitesi Araştırma ve Uygulama Hastanesine kaldırıldı.
Yapılan muayenesinde beyin kanaması geçirdiÄŸi belirlenen ve vücudunda morluklar tespit edilen çocuk yoÄŸun bakım ünitesinde tedavi altına alındı.Â*
Olayla ilgili soruşturma başlatan polis ise anne Serap A. ve beraber yaşadığı A. A.'yı gözaltına aldı. Serap A., serbest bırakılırken adliyeye sevk edilen A.A. ise tutuklandı. 13 gündür yoğun bakımda, yaşam mücadelesi veren Nazar'ın dün beyin ölümünü gerçekleşti. Aile çocuklarının organlarını bağışlama kararı alındı. Bunun üzerine hastanede ise organ bağışı için gerekli işlemler başlatıldı.
Baba Hüseyin Yıldız hastane önünde yaptığı açıklamada şu an çocuklarını kaybettiklerini söyledi. Organlarını bağışladıklarını ifade eden Yıldız, "Daha önce annesine ulaşamamıştık, ulaştık, geldi bağış için imzasını attı gitti." diye konuştu.
Konuşmakta güçlük çeken acılı baba "Başka bir şey diyemiyorum. Ben dayanamıyorum. Bana şu caniyi verin sadece. Ben adalet istiyorum. Başka bir şey istemiyorum." dedi. Başka hayatların kurtulması için organlarını bağışladıklarını söyleyen Yıldız, "Çocuğumun parçalarını başka evlatlarda göreyim." ifadelerini kullandı.
Amca Veli Yıldız ise ateşin düştüğü yeri yaktığını bunun için bir şey söyleyemeyeceklerini ifade etti.
"Sizlere soruyorum sizler de birer babasınız sizlerin de canı gitmiş olabilir. Yazık günah değil mi?" diye konuşan acılı amca şunları söyledi:
"Ben o katillere soruyorum? Hangi akılla neye hizmet ederek bu çocuğa işkence yaptınız? Bu ne Müslümanlığa sığar ne Hıristiyanlığa sığar. Hayvan dahi yavrusuna işkence yapar mı? 14 gün bu çocuk hayata dönmek için mücadele verdi ama kaybettik. Kaybettik ama kardeşim de başka çocuklar ölmesin diye organlarını bağışladı. Sadece adalet istiyoruz. Başka hiç bir şey istemiyoruz."