Türkiye'de 1 milyon kişi tehlikede!
Bu hastalığın herhangi bir bulgusu, ağrısı, sızısı yok! Uzmanlar göz tansiyonu olarak bilinen 'glokomun' en önemli körlük nedenlerinden olduğunu söyledi.
Bu hastalığın herhangi bir bulgusu, aÄŸrısı, sızısı yok! Uzmanlar göz tansiyonu olarak bilinen 'glokomun' en önemli körlük nedenlerinden olduÄŸunu söyledi. Erzurum Atatürk Ãœniversitesi Tıp Fakültesi Yakutiye AraÅŸtırma Hastanesi Göz Hastalıkları Ana Bilim Dalı'nda öğretim üyesi Prof. Dr. Ä°brahim Koçer,Â*"Gözün sessiz hırsızı olan glokom Türkiye'de bir milyondan fazla kiÅŸide görülüyor. Bunların hepsi kör olma riskiyle karşı karşıya" dedi.
Halk arasında 'karasu' olarak da bilinen göz tansiyonu hastalığının Türkiye'de bir milyon, dünyada ise 70 milyon kişide olduğunu anlatan Prof. Dr. İbrahim Koçer, bunların en az yarısının hastalığının farkına varamadığını söyledi.
Göz tansiyonunu gözün sessiz hırsızı olduğunu belirten Prof. Dr. Koçer, "Glokomun herhangi bir bulgusu, ağrısı, sızısı yok ama bir bakıyorsunuz ki gözü kör etmiş. Hasta gözünü kaybetmiş. 40'lı yaşlara gelene kadar 4 yılda, sonrasında ise yılda iki kez hastaneye giderek göz tansiyonunu ölçtürmeliyiz. Sadece ölçümle iş bitmiyor. Göz sinirlerinin kalınlığı tespit etmeliyiz. Çünkü göz basıncının artışıyla göz sinirinde bir harabiyet meydana geliyor. Özellikle ebeveynlerinde, büyükanne ve büyükbabasında göz içi basıncı varsa bu hastalığın görülmesi artıyor. Gözün sessiz hırsızı olan glokom Türkiye'de bir milyondan fazla kişide görülüyor. Bunların hepsi kör olma riskiyle karşı karşıya" diye konuştu.
Prof. Dr. İbrahim Koçer, göz tansiyonu hastasını öncelikle mümkün olan en az sayıda ilaçla tedavi ettiklerini anlattı. Prof. Dr. İbrahim Koçer şunları söyledi:
"Az ilaç olunca hastanın uyumu o kadar iyi oluyor. İlaç etki etmezse lazer, o da olmazsa cerrahimiz var. Ne kadar tedavi olursa olsun biz biliyoruz ki giden sinir geri gelmiyor. Bu yüzden insanlar vaktinde ölçümlerini yaptırsınlar. Özellikle belli bir yaşa gelmiş olan risk grubu, ailesinde glokom olanlar, yılda iki kez göz tansiyonunu ölçtürsünler. Göz sinirlerine baktırıp hasar olmadan, dünya kararmadan, gözün sessiz hırsızı olan glokom onları kör etmeden bize gelsinler. Benim babam da glokom hastası olduğu için bu merkezin, sayılı cihazların hastanemizde bulunması için çok çaba gösterdim. Glokom hastalıktır ama glokomdan kör olmak kader değildir."
Kaynak: DHA
Bu hastalığın herhangi bir bulgusu, ağrısı, sızısı yok! Uzmanlar göz tansiyonu olarak bilinen 'glokomun' en önemli körlük nedenlerinden olduğunu söyledi.
Bu hastalığın herhangi bir bulgusu, aÄŸrısı, sızısı yok! Uzmanlar göz tansiyonu olarak bilinen 'glokomun' en önemli körlük nedenlerinden olduÄŸunu söyledi. Erzurum Atatürk Ãœniversitesi Tıp Fakültesi Yakutiye AraÅŸtırma Hastanesi Göz Hastalıkları Ana Bilim Dalı'nda öğretim üyesi Prof. Dr. Ä°brahim Koçer,Â*"Gözün sessiz hırsızı olan glokom Türkiye'de bir milyondan fazla kiÅŸide görülüyor. Bunların hepsi kör olma riskiyle karşı karşıya" dedi.
Halk arasında 'karasu' olarak da bilinen göz tansiyonu hastalığının Türkiye'de bir milyon, dünyada ise 70 milyon kişide olduğunu anlatan Prof. Dr. İbrahim Koçer, bunların en az yarısının hastalığının farkına varamadığını söyledi.
Göz tansiyonunu gözün sessiz hırsızı olduğunu belirten Prof. Dr. Koçer, "Glokomun herhangi bir bulgusu, ağrısı, sızısı yok ama bir bakıyorsunuz ki gözü kör etmiş. Hasta gözünü kaybetmiş. 40'lı yaşlara gelene kadar 4 yılda, sonrasında ise yılda iki kez hastaneye giderek göz tansiyonunu ölçtürmeliyiz. Sadece ölçümle iş bitmiyor. Göz sinirlerinin kalınlığı tespit etmeliyiz. Çünkü göz basıncının artışıyla göz sinirinde bir harabiyet meydana geliyor. Özellikle ebeveynlerinde, büyükanne ve büyükbabasında göz içi basıncı varsa bu hastalığın görülmesi artıyor. Gözün sessiz hırsızı olan glokom Türkiye'de bir milyondan fazla kişide görülüyor. Bunların hepsi kör olma riskiyle karşı karşıya" diye konuştu.
Prof. Dr. İbrahim Koçer, göz tansiyonu hastasını öncelikle mümkün olan en az sayıda ilaçla tedavi ettiklerini anlattı. Prof. Dr. İbrahim Koçer şunları söyledi:
"Az ilaç olunca hastanın uyumu o kadar iyi oluyor. İlaç etki etmezse lazer, o da olmazsa cerrahimiz var. Ne kadar tedavi olursa olsun biz biliyoruz ki giden sinir geri gelmiyor. Bu yüzden insanlar vaktinde ölçümlerini yaptırsınlar. Özellikle belli bir yaşa gelmiş olan risk grubu, ailesinde glokom olanlar, yılda iki kez göz tansiyonunu ölçtürsünler. Göz sinirlerine baktırıp hasar olmadan, dünya kararmadan, gözün sessiz hırsızı olan glokom onları kör etmeden bize gelsinler. Benim babam da glokom hastası olduğu için bu merkezin, sayılı cihazların hastanemizde bulunması için çok çaba gösterdim. Glokom hastalıktır ama glokomdan kör olmak kader değildir."
Kaynak: DHA
