'O papatya bildiğiniz papatya değil'
Aktarlarda satılan papatyaların hemen hemen hepsi mayıs papatyası dediğimiz sağlık ve diğer amaçlarla kullanılabilecek papatyadan değil.
Aktarlarda satılan papatyaların hemen hemen hepsi mayıs papatyası dediğimiz sağlık ve diğer amaçlarla kullanılabilecek papatyadan değil. Gazi Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Farmakognozi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ekrem Sezik, ''Aktarlarda satılan papatyaların hemen hemen hepsi mayıs papatyası dediğimiz sağlık ve diğer amaçlarla kullanılabilecek papatyadan değildir'' uyarısında.
Prof. Dr. Sezik, AA muhabirine yaptığı açıklamada, aktarlarda satışı yapılan ürünlerin denetiminin artırılması gerektiğini belirterek, halk sağlığı açısından bu denetimlerin önemine dikkati çekti.
Aktarlarda papatyaya benzeyen ama yapısında karaciğer üzerinde toksik etkili maddeler taşıyan ''Senecio'' adlı bitkilerin satıldığını ifade eden Sezik, papatya sanılan bu bitkinin özellikle bebeklerin gazını gidermek için kullanıldığını anlattı.
Sezik, ''Aktarlarda satılan papatyaların hemen hemen hepsi mayıs papatyası dediğimiz sağlık ve diğer amaçlarla kullanılabilecek papatyadan değildir. Bununla ilgili çok sayıda araştırmamız var. Aktarlarda satılan bitkisel ürünlerin gerçekten o ürün olup olmadığı bile şüphelidir'' dedi.
Aktarlardan ilaç gibi kullanılmak üzere bitki alınmaması gerektiğini dile getiren Sezik, eczacıların ilacı kutuda verirken aktarların ilaç gibi kullanılacak bitkileri çuvallardan çıkarıp verdiğini söyledi. Vatandaşların ilaç kullanırken herhangi bir yan etki görülmesi veya sıkıntı yaşanması durumunda eczacıya başvurabildiğini hatırlatan Sezik, şunları söyledi:
''Eczacılar, şikayeti Sağlık Bakanlığı'na kadar ulaştırıyor. Ancak aktarlardan alınan ürünlerde hiçbir geri dönüş sağlanamıyor. 1985'te Türkiye'de aktarların bitkileri ilaç gibi satmasını önlemek için bir seri tedbir alındı. Aktarların bitkileri ilaç gibi satmaları daimi bir genelgeyle yasaklandı. Bu genelgenin gerektirdiği hususlar 7-8 yıl kadar uygulandı. Sonra da 'yeşil akım' dediğimiz tabiata dönüş başlayınca aktarlar ve lokman hekimler çoğaldı. Devlet de kontrol edemeyince aktarlar bitkileri ilaç gibi satmaya başladılar ve bugünlere gelindi.''
-''Sinameki yaprağı, bağırsak florasını bozuyor''-
Sezik, aktarların ''doğadan gelen her şey zararsızdır'' sloganıyla bitki eczanesi gibi kullanılmaya başlandığını kaydetti.
Aktarlar tarafından satılan yaprak, çiçek gibi ürünlerin herhangi bir kalite kontrolünden geçmediğine işaret eden Sezik, satılan bu ürünlerin hangi oranda ağır metal ve mikroorganizma içerdiğinin, bunların sağlığa olan etkisinin bilinmediğini anlattı. Sezik, ''Örneğin sinameki yaprağının sürekli kullanımı halinde bağırsak florası bozuluyor. Floranın bozulmasıyla değişik rahatsızlıklar ortaya çıkıyor. Ağır metal, pestisit, mikroorganizma gibi maddeler yönünden analizi yapılmış bitkilerden üretilen ve kökeni belli olan poşet çayların kullanılması daha doğru'' diye konuştu.
Kaynak: AA
Aktarlarda satılan papatyaların hemen hemen hepsi mayıs papatyası dediğimiz sağlık ve diğer amaçlarla kullanılabilecek papatyadan değil.
Aktarlarda satılan papatyaların hemen hemen hepsi mayıs papatyası dediğimiz sağlık ve diğer amaçlarla kullanılabilecek papatyadan değil. Gazi Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Farmakognozi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ekrem Sezik, ''Aktarlarda satılan papatyaların hemen hemen hepsi mayıs papatyası dediğimiz sağlık ve diğer amaçlarla kullanılabilecek papatyadan değildir'' uyarısında.
Prof. Dr. Sezik, AA muhabirine yaptığı açıklamada, aktarlarda satışı yapılan ürünlerin denetiminin artırılması gerektiğini belirterek, halk sağlığı açısından bu denetimlerin önemine dikkati çekti.
Aktarlarda papatyaya benzeyen ama yapısında karaciğer üzerinde toksik etkili maddeler taşıyan ''Senecio'' adlı bitkilerin satıldığını ifade eden Sezik, papatya sanılan bu bitkinin özellikle bebeklerin gazını gidermek için kullanıldığını anlattı.
Sezik, ''Aktarlarda satılan papatyaların hemen hemen hepsi mayıs papatyası dediğimiz sağlık ve diğer amaçlarla kullanılabilecek papatyadan değildir. Bununla ilgili çok sayıda araştırmamız var. Aktarlarda satılan bitkisel ürünlerin gerçekten o ürün olup olmadığı bile şüphelidir'' dedi.
Aktarlardan ilaç gibi kullanılmak üzere bitki alınmaması gerektiğini dile getiren Sezik, eczacıların ilacı kutuda verirken aktarların ilaç gibi kullanılacak bitkileri çuvallardan çıkarıp verdiğini söyledi. Vatandaşların ilaç kullanırken herhangi bir yan etki görülmesi veya sıkıntı yaşanması durumunda eczacıya başvurabildiğini hatırlatan Sezik, şunları söyledi:
''Eczacılar, şikayeti Sağlık Bakanlığı'na kadar ulaştırıyor. Ancak aktarlardan alınan ürünlerde hiçbir geri dönüş sağlanamıyor. 1985'te Türkiye'de aktarların bitkileri ilaç gibi satmasını önlemek için bir seri tedbir alındı. Aktarların bitkileri ilaç gibi satmaları daimi bir genelgeyle yasaklandı. Bu genelgenin gerektirdiği hususlar 7-8 yıl kadar uygulandı. Sonra da 'yeşil akım' dediğimiz tabiata dönüş başlayınca aktarlar ve lokman hekimler çoğaldı. Devlet de kontrol edemeyince aktarlar bitkileri ilaç gibi satmaya başladılar ve bugünlere gelindi.''
-''Sinameki yaprağı, bağırsak florasını bozuyor''-
Sezik, aktarların ''doğadan gelen her şey zararsızdır'' sloganıyla bitki eczanesi gibi kullanılmaya başlandığını kaydetti.
Aktarlar tarafından satılan yaprak, çiçek gibi ürünlerin herhangi bir kalite kontrolünden geçmediğine işaret eden Sezik, satılan bu ürünlerin hangi oranda ağır metal ve mikroorganizma içerdiğinin, bunların sağlığa olan etkisinin bilinmediğini anlattı. Sezik, ''Örneğin sinameki yaprağının sürekli kullanımı halinde bağırsak florası bozuluyor. Floranın bozulmasıyla değişik rahatsızlıklar ortaya çıkıyor. Ağır metal, pestisit, mikroorganizma gibi maddeler yönünden analizi yapılmış bitkilerden üretilen ve kökeni belli olan poşet çayların kullanılması daha doğru'' diye konuştu.
Kaynak: AA
