Yayınevi: Phoenix Yayınevi
Basım Tarihi: Ağustos 2004
Kitap Türü: Fantastik / Edebiyat
Gerçek bir adam - gerçek olarak bildiğimiz her açıdan gerçek bir adam - kendini birden dünyadan soyutlanmış ve varolması mümkün olmayan bir fiziksel duruma sokulmuş bulur. Seslerin aroması, kokuların rengi ve derinliği, görüntülerin dokusu, dokunuşların ses perdesi ve ses rengi vardır. O yere getirilmesinin sebebinin bir kahraman olarak kendi dünyasını temsil etmek olduğunu söyler bedeni olmayan bir ses. Başka dünyadan bir kahramana karşı ölümüne, teke tek cenge tutuşmak zorundadır. Eğer yenilirse ölecektir ve kendi dünyası - gerçek dünya - yok edilecektir. Çünkü o takdirde kendi dünyası hayatta kalmak için gerekli, içten gelen kuvveti haiz değil demektir. Adam, kendisine söylenenin doğru olduğunu kabul etmeyi reddeder. Ya bir düş ya da bir sanrı gördüğünü iddia eder ve gerçek bir tehlikenin olmadığı, sahte bir ölümüne dövüşe girmeyi reddeder. Bu görünürdeki duruma inanmamaya son derece kararlıdır ve diğer dünyanın kahramanı tarafından saldırıya uğradığında dahi kendini savunmaz. Soru: Adamın davranışı cesurca mıdır, yoksa korkakça mı? İşte bu, ahlakın temel sorunudur. Ahlakmış! diye kendi kendine hırıldadı Covenant. Lanet olsun, kim uyduruyor bunları?