Yayınevi: Kuraldışı Yayınları
Basım Tarihi: Ekim 2002
Kitap Türü: Kişisel Gelişim / Genel
Bir kadın, kadın arkadaşına, "Yarın öğle yemeğinde bulaşalım" dediğinde arkadaş genellikle, "Tamam, saat kaçta?" diye karşılık verir. Oysa aynı soruyu bir erkek, erkek arkadaşına sorduğunda arkadaşının cevabı muhtemelen "Bir sorun mu var?" olacaktır. Duygu doğasının paylaşımı kadın yaşamının son derece doğal ve vazgeçilmez bir parçasıyken erkekler varlıklarının bu boyutunu kapalı yaşıyor. Kadın olarak yetiştirilmekle erkek olarak yetiştirilmek bunda belirleyici bir rol oynuyor. Duyguların açık ifadesi, "zayıflık" olarak nitelenmesiyle kadına tanınan bir hak -!- haline geliyor. Erkek ise erken yaşlardan itibaren ayrı bir pistte koşmaya başlıyor. Taşlarını kıran kırana bir mücadele ve rekabetin döşediği bir pist bu. Tırnak içinde ya da dışındaki zayıflıklara ne yer var ne hoşgörü. Erkeğin genel kabülü, zaaflarından arınmasına -hiç değilse bunları hasır altı etmesine- bağlı. Bu da varlığının duyarlı, incinebilir boyutuna yabancılaşmasına, kapanarak "kabuk bağlamasına" yol açıyor. Erkekle kadın arasındaki dil farkı, farkın derinleştirdiği uçurum böylece doğuyor. Sancılı ilişkilerin, ilişkilerde tatminsizlikler, öfke ve yıkıcılığın içinde erkeğin bastırılan, yadsınan iç dünyasının rolü ne kadar büyük. Günümüzün gelişkin insanı ise bu geleneksel rol dağılımının ötesine geçip "bütün" insan olmaya giderek daha fazla yöneliyor. Yazları iki erkek olan bu kitap, bunun iyi örneklerinden biri.