Ergen çocuğunuzun arkadaşlarını tanıyın
Ergenlik dönemi hayatın en hızlı değişimlerinin yaşandığı,heyecanların en yüksek seviyede olduğu, sevgi, nefret, sevinç, üzüntü gibi zıt duyguların bireyi en yoğun şekilde etkilediği bir dönemdir.
Böyle olunca da anne-baba, ergen anlaşmazlıklarının yaşanması kaçınılmazdır. En önemli sorunlardan biri de arkadaşlar konusudur. Bilhassa büyük şehirlerde anne- babanın sosyal çevresiyle ergenin sosyal çevresinin birbirinden farklı olduğu yerlerde arkadaş seçimi, arkadaşla nerede ne kadar zaman geçirileceği, telefonda, internette, sosyal paylaşım sitelerinde geçen süre gibi birçok nedenle anne-babalarla ergenler arasında sorunlar çıkmaktadır. Gerçek şu ki; bu dönemdeki anne-baba-çocuk anlaşmazlıkları kaçınılmaz olsa da çok fırtınalı yaşanmak zorunda da değildir.
AKRAN ETKİSİ DAHA GÜÇLÜDÜR
Ergenler, anne-babaların sözünden çok akranlarının ya da kendilerine örnek seçtikleri gençlerin sözüne önem verirler. Bazı anne-babalar bu süreçte ergen üzerindeki kontrolü kaybetme endişesiyle birlikte güçlü yaptırımlara ve baskıya başvurduklarında ergen kişilik özelliklerine göre ya pasifleşir, arkadaş çevresinden uzaklaşıp içe çekilir ya da isyan ederek ailesinden tamamen uzaklaşır.
Ergen ailesi olmak, dikkat, sabır ve enerjik olmayı gerektirir. Anne-babaların arkadaşlıkla ilgili endişelerinin başında, alkol ve madde bağımlılığı, suça karışma, istismara uğrama ve davranış bozukluğu gelmektedir. Anne-babalar nasıl davranmalıdır ki çocuklarını bu tehlikelerden büyük ölçüde koruyabilsinler?
Anne-babalar ergenlik çağındaki çocuklarıyla birlikte nitelikli zaman geçirirlerse hem onu daha iyi tanır, arkadaşları ve aileleri hakkında bilgi sahibi olur hem de onun kişilik gelişimindeki olumlu etkilerini sürdürmüş olurlar. Ergenlik çağında ergen, yaşının gereği, zaman zaman ailesinden ayrı, yalnız kalmak isteyebilir. Ergenlik dönemi, sürecin özelliği itibarıyla ergenin ben merkezci olduğu bir dönemdir. Sabırlı olunmalı ve ergenin ihtiyaçlarını, birlikte neler yapmak istediğini anlamaya, öğrenmeye gayret etmelidir.
Anne-baba, ergenin yetişkinliğe doğru ilerlediğinin bilincinde olarak zaman zaman ergeni uzaktan izlemeyi tercih etmelidir. Her konuda olduğu gibi ergen arkadaşlık konusunda da bir miktar rahat hareket etmeyi, bir miktar da disiplin altında olmayı ister. Kendisine değer verilmesi onu daha güçlendirir.
ÇOCUĞUNUZUN YAKIN ARKADAŞLARINI TANIYIN
Anne-baba önce ergene güvenmeli ve arkadaşlık konusundaki isteklerini dikkatle dinlemeli, endişe verici bir durum varsa nedenlerini iyi açıklamalıdır. Ergenlerin çoğunu rahatsız eden, "Biz sana güveniyoruz; fakat dış dünyaya güvenmiyoruz." sözüdür. Ergenler dış dünyayı tehdit edici olarak algıladıklarında kaygıya kapılmaktadır. Bu sebeple dış dünyanın sosyal hayatın ne dereceye kadar güvenilir ve ne dereceye kadar tehlikelerle dolu olduğu, bu tehlikelerden kendisini nasıl koruyabileceği konusunda kendisine sadece kurallar koymak yerine akılda kalıcı güzel örnekler vererek rehberlik edilmelidir.
Ergenin yakın arkadaşları ve aileleri ile tanışmak da anne-babanın ergene arkadaşlık konusunda daha fazla güven duymasını kolaylaştırmaktadır. İyi eğitim almış sağlam karakterli ergenler genellikle doğru arkadaşlar seçerler. Okul ve dershanedeki bilinçli öğretmenler, danışmanlar, ailedeki diğer büyükler bilhassa yaşça büyük kardeşler ve kuzenler de ergeni yanlış hareket etmekten, yanlış davranışları olan kişilerle arkadaşlık etmekten korumaktadır. Ergen, arkadaşlarının ve arkadaş gruplarının isimlerini ailesiyle paylaşmalı, yakın arkadaşlarının telefon ve adreslerini anne-babalarına vermelidir.
Güvenilir bir çevre oluşturun
Ergenin, anne-babanın yeteri kadar tanımadığı kişilerin evinde kalması, birlikte yolculuğa çıkması ya da arkadaşlarıyla birlikte geceyi başka bir yerde geçirmesi gibi konularda daha dikkatli olunmalıdır. Yaşanılan çevre ve risk faktörlerine de önem verilmelidir. Anne-baba genci tehlikelere karşı ne kadar dikkatli olacak şekilde yetiştirmişse ergen de kendisini o kadar iyi korumaktadır. Anne-babanın sorumluluklarından biri, çocuğa mümkün mertebe güvenilir bir sosyal çevre hazırlamaktır. Arkadaşlarla dışarıda geçireceği zamanın ne kadar olacağı ergenle birlikte kısmen esnek bir şekilde kararlaştırılmalı, ergen bu zamana bağlı kalamadığında nedenleri güzel bir üslupla sorulmalıdır.
Ergenlik dönemi hayatın en hızlı değişimlerinin yaşandığı,heyecanların en yüksek seviyede olduğu, sevgi, nefret, sevinç, üzüntü gibi zıt duyguların bireyi en yoğun şekilde etkilediği bir dönemdir.
Böyle olunca da anne-baba, ergen anlaşmazlıklarının yaşanması kaçınılmazdır. En önemli sorunlardan biri de arkadaşlar konusudur. Bilhassa büyük şehirlerde anne- babanın sosyal çevresiyle ergenin sosyal çevresinin birbirinden farklı olduğu yerlerde arkadaş seçimi, arkadaşla nerede ne kadar zaman geçirileceği, telefonda, internette, sosyal paylaşım sitelerinde geçen süre gibi birçok nedenle anne-babalarla ergenler arasında sorunlar çıkmaktadır. Gerçek şu ki; bu dönemdeki anne-baba-çocuk anlaşmazlıkları kaçınılmaz olsa da çok fırtınalı yaşanmak zorunda da değildir.
AKRAN ETKİSİ DAHA GÜÇLÜDÜR
Ergenler, anne-babaların sözünden çok akranlarının ya da kendilerine örnek seçtikleri gençlerin sözüne önem verirler. Bazı anne-babalar bu süreçte ergen üzerindeki kontrolü kaybetme endişesiyle birlikte güçlü yaptırımlara ve baskıya başvurduklarında ergen kişilik özelliklerine göre ya pasifleşir, arkadaş çevresinden uzaklaşıp içe çekilir ya da isyan ederek ailesinden tamamen uzaklaşır.
Ergen ailesi olmak, dikkat, sabır ve enerjik olmayı gerektirir. Anne-babaların arkadaşlıkla ilgili endişelerinin başında, alkol ve madde bağımlılığı, suça karışma, istismara uğrama ve davranış bozukluğu gelmektedir. Anne-babalar nasıl davranmalıdır ki çocuklarını bu tehlikelerden büyük ölçüde koruyabilsinler?
Anne-babalar ergenlik çağındaki çocuklarıyla birlikte nitelikli zaman geçirirlerse hem onu daha iyi tanır, arkadaşları ve aileleri hakkında bilgi sahibi olur hem de onun kişilik gelişimindeki olumlu etkilerini sürdürmüş olurlar. Ergenlik çağında ergen, yaşının gereği, zaman zaman ailesinden ayrı, yalnız kalmak isteyebilir. Ergenlik dönemi, sürecin özelliği itibarıyla ergenin ben merkezci olduğu bir dönemdir. Sabırlı olunmalı ve ergenin ihtiyaçlarını, birlikte neler yapmak istediğini anlamaya, öğrenmeye gayret etmelidir.
Anne-baba, ergenin yetişkinliğe doğru ilerlediğinin bilincinde olarak zaman zaman ergeni uzaktan izlemeyi tercih etmelidir. Her konuda olduğu gibi ergen arkadaşlık konusunda da bir miktar rahat hareket etmeyi, bir miktar da disiplin altında olmayı ister. Kendisine değer verilmesi onu daha güçlendirir.
ÇOCUĞUNUZUN YAKIN ARKADAŞLARINI TANIYIN
Anne-baba önce ergene güvenmeli ve arkadaşlık konusundaki isteklerini dikkatle dinlemeli, endişe verici bir durum varsa nedenlerini iyi açıklamalıdır. Ergenlerin çoğunu rahatsız eden, "Biz sana güveniyoruz; fakat dış dünyaya güvenmiyoruz." sözüdür. Ergenler dış dünyayı tehdit edici olarak algıladıklarında kaygıya kapılmaktadır. Bu sebeple dış dünyanın sosyal hayatın ne dereceye kadar güvenilir ve ne dereceye kadar tehlikelerle dolu olduğu, bu tehlikelerden kendisini nasıl koruyabileceği konusunda kendisine sadece kurallar koymak yerine akılda kalıcı güzel örnekler vererek rehberlik edilmelidir.
Ergenin yakın arkadaşları ve aileleri ile tanışmak da anne-babanın ergene arkadaşlık konusunda daha fazla güven duymasını kolaylaştırmaktadır. İyi eğitim almış sağlam karakterli ergenler genellikle doğru arkadaşlar seçerler. Okul ve dershanedeki bilinçli öğretmenler, danışmanlar, ailedeki diğer büyükler bilhassa yaşça büyük kardeşler ve kuzenler de ergeni yanlış hareket etmekten, yanlış davranışları olan kişilerle arkadaşlık etmekten korumaktadır. Ergen, arkadaşlarının ve arkadaş gruplarının isimlerini ailesiyle paylaşmalı, yakın arkadaşlarının telefon ve adreslerini anne-babalarına vermelidir.
Güvenilir bir çevre oluşturun
Ergenin, anne-babanın yeteri kadar tanımadığı kişilerin evinde kalması, birlikte yolculuğa çıkması ya da arkadaşlarıyla birlikte geceyi başka bir yerde geçirmesi gibi konularda daha dikkatli olunmalıdır. Yaşanılan çevre ve risk faktörlerine de önem verilmelidir. Anne-baba genci tehlikelere karşı ne kadar dikkatli olacak şekilde yetiştirmişse ergen de kendisini o kadar iyi korumaktadır. Anne-babanın sorumluluklarından biri, çocuğa mümkün mertebe güvenilir bir sosyal çevre hazırlamaktır. Arkadaşlarla dışarıda geçireceği zamanın ne kadar olacağı ergenle birlikte kısmen esnek bir şekilde kararlaştırılmalı, ergen bu zamana bağlı kalamadığında nedenleri güzel bir üslupla sorulmalıdır.