i-haliyle birlikte kullanilan edatlar
Bu edatlardan sonra gelen isin veya zamirler mutlaka -i halinde bulunur.
durch-icinden gecerek, arasinda
durch den Wald-ormanin icinden, arasindan
orman-der Wald--> i hali: den Wald
für mich-benim icin
ich-ben--> i hali-mich
für meinen Bruder-erkek kardesim icin
benim kardesim: mein Bruder-->i hali: meinen Bruder
um den Tisch-masanin etrafinda
masa-der Tisch--> i-hali: den Tisch
den Fluß entlang-nehir boyunca ..
Bu örneklerde görüldügü gibi, edattan sonra gelen isim daima i-halinde bulunmaktatdir. Ancak cogu zaman bu ismi -i halinde olarak türkceye cevirmek mümkün degildir. BU AKLINIZI KARISTIRMAMALIDIR
DURCH
DURCH bir eylemin cereyan ettigi mekani veya zamani , bir eylemin vereyan etmesine neden olan araci ve bir eylemin sebebini ifade eden dört ayri anlami vardir.
1. genel olarak bir mekan veya cismin icinden gecip gitmeyi ifade eder.
örnek: Der BAll flog durch das Fenster-top pencereden ucup gitti.
2. zamansal olarak bir eylemi tarif ettiginde daha co
k "boyunca" anlamina gelir.
örnek: Wir haben druch den ganzen Winter gefroren-bütün kis boyunca donduk (üsüdük).
3. bir eylemin meydana gelmesine yardimci olan bir araci tarif eder. -bz abkanda jzkkabukdugubda "ile" veya vasitasiyla" seklinde cevrilir.
örnek: Ich habe den Unfall ruch meinen Bruder erfahren- Kazayi erkek kardesim vasitasiyla ögrendim.
4. bir eylemin sebebini ifade edebilir. Böylede "tarafindan" veya "-den,-dan" gibi takilarla cevrilir. Bu anlamdayken "dolayisiyla, yüzünen, ile" gibi kelimelerlede tercüme etmek mümkün.
örnek: Sein Vater wurde druch einen Unfall getötet- BAbasi bir kazada(dolayisiyla) öldü.
FÜR
Für edati birbirine benzeyen iki anlama sahiptir.
1. Sahis veya cisim yerine bir digerinei dile getirri ve "icin" veya "yerine" türkceye cevrilir.
örnek: Ich schreibe den Brief für den kranken Mann.
Hasta adam yerine(icin) mektubu ben yaziyorum.
para ifade eden görevlerde de kullanilir ve para biriminin ardinda eklenen "-ye,-ya" gibi takilarla cevrilir.
örnek: Wir kaufen für 5 Euro Bücher. 2 Avroya kirap aliyoruz.
2. Bir sahis veya cimsin yararina ve iyiligi icin yapilan bir eylemi dile getirri ve "icin" olarak cevrilir.
örnek:
Er arbeitet für seine Familie-O ailesi icin calisiyor
Diese Pakete sind für dich-Bu paketler senin icin(dir).
OHNE
Bu edat, bir sahis veya cismin olmadigini, mevcut bulunmadigini dile getirir ve mevcut olmayan ismin sonuna eklenen "siz,sIz" gibi takilarla Türkcelestirilir.
örnek:
Klaus war ohne Geld.-Klaus parasizdi
Ohne Werkzeug kannst du dieses Auto nicht reparieren-Alet olmadan bu arabayi tamir edemessin.
Ohne Hoffnung können Sie dies schwierige Aufgaben nicht schaffen.-Ümitsiz olarak bu güc görevi basaramazsiniz.
Ümidiniz olmadan....
UM
1. mekan tarif etmek icin kullanildiginda bir daire biciminde bir sahis veya cismin cevresinde bulunmayi ve cevresinde yapilan hareketi dile getirir ve "etrafinda,cevresinde" olarak cevrilir.
örnek: Die Kinder laufen um den Garten-Cocuklar bahcenin cevresinde kusuyorlar.
2. genisletilmis anlamiyla bir kisi, bir cisim veya bir konuyla yakindan ilgilenmey
i anlatir ve genellikle bu durumda "icin" seklinde cevrilir.
örnek:
Die Frau weint um ihren toten Sohn-Kadin ölü oglu icin agliyor.
Ali bittet uns um Rat und Hilfe-Ali bizden akil ve yardim istiyor.
3. Zamansal acidan ele alindiginda um saat, gün, tarih veya genel bir zamani dile getirir.
örnek:
Ich stehe jeden Tag um 8 Uhr auf. -Hergün saat 8´de kalkiyorum.
Der Unfall passierte um Mitternacht.-Kaza gece yarisi oldu.
Um die Mitte des vorigen Jahrhunderts gab es große Kriege.- Gecen asrin ortalarinda büyük savaslar oldu.
GEGEN
1. Gegen edati, sahis veya cisimlerin birbirlerine karsi hareket etmelerini veya birbirlerinin karsisinda bulunmalrini dile getirir ve "karsi, karsisina" gibi kelimelerle cevrilir.
Genisletilmis anlamda iyi niyetle veya kötü niyet ve düsmanca bir hususun karisinda bulunmayida ifade edebilir.
örnek:
Die Frau ist immer gut gegen ihre Kinder.
Kadin cocuklarina karsi her zaman iyi(dir).
Er schwimmt gegen den Strom. O akintiya karsi yüzüyor.
2. zaman veya sayisal degerler ifade ettigi zaman ise "dogru" veya "asagi yukari" anlamlarina gelir.
örnek:
Die Polizisten kamen gegen Abend. Polisler aksama dogru geldiler
Die Reparatur wird gegen 700 Euro kosten. tamirat asagi yukari 700 Avro tutacak.
WIDER
bu edat kötü niyetle veya düsmanca bir seye karsi olmayi ifade eder ve yine "karsi" veya "aksine" seklinde cevrilir.
Er handelt wider mein Willen. Arzularimin aksine hareket ediyor.
BIS
1. Bu edat zaman ve mekan olarak belirli bir hedefe kadar uzanmayi veya ulasmayi ifade eder ve "kadar" olarak cevrilir.
NOT: Bis, yer, fiyat, sayi ve zaman bildiriminde tanimlik olmayan isimlerle birlikte kullanilir.
Dieses Auto kann bis Frankreich nicht fahren.
Bu araba fransaya kadar gidemez.
Bis Ende Februar werde ich in Köln bleiben.
Subatin sonuna kadar Köln´de kalacagim.
Mein Vater ist bis Sonntag nicht zu Hause.
BAbam pazar gününe kadar evde degil(dir).
2. kesin yer veya zaman belli etmesi gereken hallerde ise önünde tanimlik bulunan bir isimle birlikte kullanilir ve kendisinden sonra genellikle ikinci bir edat daha gelir. BU EDAT GENELLIKLE ZUM EDATIDIR.
Der Bus fährt bis zum Bahnhof. Otobüs istasyona kadar gidiyor.
Er tritt mit seinem Pferd bis in den Garten.
O atiyla bahcenin icine kadar girdi.
Meine Tante bleibt bei uns bis zur nächsten Woche.
ENTLANG
Herhangi bir cisim veya sahsin boyunca cereyan eden bir hareketi gösterir ve "boyunca" seklinde cevrilir. Entlang edatinin digerlerine kiyasla bir ayricaligi birlikte kullanildigi ismin kendisinden önce gelmesidir.
den Fluß entlang-nehir boyunca
Der Zug fährt den Fluß entlang. Tren nehir boyunca gidiyor.
Der Weg führt den Wald entlang. Yol orman boyunca uzaniyor.