Soru: Münafık veya kafir birine 'Efendim' diye hitab etmek Hadis-i Şerifce men edilmişken, neden Hocaefendi mektubunda 'Papa Ali Cenabları' diyerek hitab etmiştir?





“Papa Ali Cenabları” bir taltif veya tazim değil, bir


diplomatik uslubtur! Efendimiz (SAV) , nasılki Hristiyan


Bizans Kralı Heraklius’u yazdığı mektubunda, “Rumların

Büyük Reisi Heraklius’a” (bakınız.M.Hamidullah, İslâm

Peygamberi, I/219) ifadesinde geçen 'Büyük Reis' hitabı

nasılki bir diplomatik uslub ise , aynı şekilde 'Papa Ali

Cenablarıda' veya "Hazretleride" bir övgü veya tazim değil,

Diplomatik bir uslubtur! Efendimiz (SAV) ‘min bir Devlet

Başkanı olarak , komşu Devlet Reislerine gönderdiği

Mektublarda sizin yukarıda belirttiğiniz şekliyle hem

Allah’ın İsmi ile başlaması söz konusu isede , örneğin yine

Hudeybiye Barış Antlaşmasında imzaladığı Sözleşmede ,

muhatabların isteği üzerine sadece kendi isminin geçtiği

“Muhammed” şeklinde imza attığını gözden uzak tutmamak

lazım.


Hudeybiye Barış Antlaşması , İslam’ın müşrik ve

gayrimüslimlerle Diyalog kurmasına zemin hazırladığı ve bu

vesile ile İslam’ın temsil edilmesine ve tanıtılmasına imkan

sağladığı bir dönem olması ayrı bir husustur , Efendimiz

(SAV) ‘in diğer Devlet Başkanlarına yazdığı doğrudan

Tebliğ içeren mektublar yazması ise apayrı bir husustur !

Siz dininizi temsil etmeye çalıştığınız muhatabınıza

herhalde ; “Ey ebedi cehenneme namzed kişi“ kabalığında

Hitab edecek değilsiniz! Pek muhterem Yüksek Mühendis

Ahmet Beyfendi veya Saygıdeğer Prof.Dr. Mehmet Bey


nasılki bir övgü değil bir diplomatik ünvandır . Hadis-i

Şerifde geçen "Efendi demeyin" , onu övmeyin

anlamındadır. Yoksa , günümüzde bir çok meslek dalındaki

insanlarada "Efendi" diye hitab edilmektedir. Diploması

terminolojisinden bihaber olan kardeşlerimizin , “Ali

Cenablarını” bir övgü ifadesi olarak görmeleri onların bu

noktadaki bir Diplomatik uslub fukeralığının göstergesidir.