"Endâd" kelimesi, "nidd"in çoğuludur. Nidd: Misil, denk, eş, benzer demektir. İster tapınılsın veya tapınılmasın ilah yerine konan, tanrı olarak benimsenen Allah'ın dışındaki şeylere denir. Birbiriyle çekişen, tartışan ortaklar için de bu kelime kullanılır.
Kur'ân-ı Kerim'de Endâd Kavramı:
Kur'an-ı Kerim'de hepsi çoğul olarak "endâd" şeklinde ve 6 ayette geçer: "O Rab ki, yeri sizin için bir döşek, göğü de (kubbemsi) bir tavan yaptı. Gökten su indirerek onunla, size rızık/besin olsun diye (yerden) çeşitli ürünler çıkardı. Artık, bunu bile bile Allah'a endâd/ortaklar koşmayın." (2/Bakara, 22)
"İnsanlardan bazıları, Allah'tan başkasını Allah'a endâd/denk (ilahlar) edinir de onları Allah'ı sever gibi severler. İman edenlerin Allah'a olan sevgileri ise (onlarınkinden) çok daha fazladır. Keşke zalimler azabı gördükleri zaman (anlayacakları gibi) bütün kuvvetin Allah'a ait olduğunu ve Allah'ın azabının çok şiddetli olduğunu önceden anlayabilselerdi." (2/Bakara, 165)
"(İnsanları) Allah yolundan saptırmak için O'na endâd/ortaklar koştular. De ki: (İstediğiniz gibi) yaşayın! Çünkü dönüşünüz ateşedir." (14/İbrahim, 30)
"Müstaz'aflar/zayıf bırakılıp sömürülenler de müstekbirlere/bü-yüklük taslayanlara: Hayır! Gece gündüz (işiniz) tuzak kurmaktı. Çünkü siz daima Allah'ı inkâr etmemizi, O'na endâd/ ortaklar koşmamızı bize emrederdiniz, derler. Artık azabı gördüklerinde, için için yanarlar..." (34/Sebe', 33)
"İnsanın başına bir sıkıntı gelince, Rabbine yönelerek O'na yalvarır. Sonra Allah kendisinden ona bir nimet verince, önceden yalvarmış olduğunu unutur. Allah'ın yolundan saptırmak için O'na endâd/eşler koşar. De ki: Küfrünle biraz eğlenedur; çünkü sen, muhakkak cehennem ehlindensin!" (39/Zümer, 8)
"De ki: Gerçekten siz, yeri iki günde yaratanı inkâr edip O'na endâd/ortaklar mı koşuyorsunuz? O, âlemlerin Rabbidir." (41/Fussi-let, 9)
Endâd kelimesinin ayette neler veya kimler hakkında kullanıldığı konusunda Fahreddin Razi, şu bilgileri verir: Âlimler, "endâd" (ortaklar, eşler) kelimesi ile ne murad edildiği hususunda değişik görüşler ileri sürmüşlerdir. Bu görüşler üç başlıkta incelenebilir:
1- Endâd, müşriklerin kendilerini Allah'a yaklaştırsınlar diye ilah edindikleri, fayda ve zararını umup bekledikleri, başları dara düştüğünde kendilerine yöneldikleri, adaklarda bulunup kurban kestikleri putlardır. Bu, çoğu müfessirin görüşüdür. Bu görüşe göre, putlar birbirlerinin endâdı (eşi, ortağı) dır; Allah'ın ortakları değil. Veya bunun manası, "o müşriklerin bozuk zanlarınca bu putlar, Allah'ın birer eşi ve ortağı (endâdı) dırlar.
2- Onlar, müşriklerin kendilerine itaat edip, onlara itaat ettikleri zaman Allah'ın haramlarını helal, helallerini da haram saydıkları başkanlarıdır. Müşrikler, mü'minlerin Allah'a boyun eğmeyi kendilerine gerekli görüğü gibi, reislerine boyun eğip onlara son derece saygı duymayı kendilerine gerekli görüp onları Allah'ın endâdı edinirler. Bu görüş, Süddî'den rivayet edilmiştir.
3- Sûfilerin ve âriflerin görüşüdür: Allah'tan başka kalbini meşgul eden her şeyi, sen, kalbinde Allah'ın birer niddi (eşi, ortağı) kabul etmişsin demektir. Bu da Cenab-ı Hakk'ın: "Hevâ û hevesini, ilahı edinen kimseyi gördün mü?" (45/Câsiye, 23) ayetinde murad ettiği manadır. (Mefatihu'l Gayb (Tefsir-i Kebir), Fahreddin Razi, Akçağ Y. c. 2, s.132-137, c. 4 s. 179-188)