Resulallah(s.a.v)’in yanına girdim; yalnız başına oturuyordu. Önce kendi kendime dedim ki: Sırasıdır; yanında kimse yokken, gidip istifade edeyim.
Bir de dedim ki: Onu bulunduğu hadken almayayım.Gidinceye kadar, böyle bir hal içinde oldum; sonunda gittim.Resulallah(s.a.v)’e selâm verdim; yanına oturdum. Çok oturdum benimle konuşmadı. Kendi kendime dedim ki: Burada oturmam, hoşuna gitmedi.Sonradan şöyle buyurdu:
- Ya Ebâ Zerr rûku ettin mi?
- Hayır deyince şöyle buyurdu:
- Kalk rûku et. Her şeye bir tahiyyat(saygı-selam) vardır. Mescidin ki ise iki rek’at namazdır.
- Kalktım namaz kıldım.Sonra yine çok oturdum. Sonra: Resulallah(sav) şöyle buyurdu:
- Kovulmuş şeytandan ve insan şeytanlarının kötülüğünden Allah’a sığın.
- Yâ Resulallah(s.a.v) ! İnsanlardan şeytan olur mu?
- Allah-ü Teâlâ’nın , “ Böylece biz her peygambere, insan ve cin şeytanlarını düşman yaptık.Onlardan kimi kimine, aldatmak için bir takım yaldızlı sözler fısıldayıp telkin ederler.Eğer Rabbin dileseydi, bunu yapamazlardı. O halde bırak şunları uydurdukları hurafeler ile haşrolsunlar!”(En’am Süresi 112.Ayet) kelâmını duymadın mı? Buyurduktan sonra sustu. Baktım ki konuşmuyor söze ben başladım:
- Yâ Resulallah(s.a.v) ! Bize abdesti emrettin, abdest nedir?
- Ey Ebu Zerr! Abdestsiz namaz olmaz. Abdest, öncesinde işlenen günahlara kefarettir.
- Ey Allah’ın peygamberi ! Bize namazı emrettin, namaz nedir?
- Namaz abdestten hayırlıdır. İsteyen (sadece farzları kılarak) az kılar. İsteyen (nafile de kılarak) çok kılar.
- Yâ Resulallah(s.a.v) ! Hangi namaz daha faziletlidir?
- Kunut duası fazla olan.
- Ey Allah’ın peygamberi ! Bize zekatı emrettin, zekat nedir?
- Ey Ebu Zerr! Kendisine güvenilemeyenin imanı yoktur.Zekatı olmayanın da namazı yoktur.Allahü Teâlâ, fakirlerin ihtiyaçlarını karşılayacak kadar mallarından zekat vermeyi, zenginlere farz kıldı. Allahü Teâlâ, zenginlerden zekatı soracaktır. Vermemişlerse; onlara azap edecektir.
Ey Ebu Zerr! Mal, zekâtla eksilmez.Denizde olsun, karada olsun, zekât verenin, malı boşa gitmez.
Ey Ebu Zerr! Gönül hoşluğu ile zekatı ancak gerçek mü’minler verebilir. Zekâtı
Vermeyen ise (iman etmemişse),ancak müşriktir.
- Ey Allah’ın Nebisi ! Bize orucu emrettin, oruç nedir?
- Oruç kalkandır; mükafatı Allah katındadır. Oruçlu için iki ferahlık vardır: İftar zamanı ve Rabbine kavuştuğu zaman.
Oruçlunun açlıktan ötürü ağız kokusu, Allah katında, miskten daha güzeldir.
Kıyamette, insanlar için bir sofra kurulacaktır. Bu sofrada ilk defa oruçlular yerler.
- Ey Allah’ın Resulü ! Bize sabrı emrettin, sabır nedir?
- Sabrın bir kimsede bulunması, o kimsenin yanında miskten bir kâse gibidir. Böyle olunca, insanlar, ondan aldıkları kokuya hayran olup, çevresini sararlar.
- Yâ Resulallah(s.a.v) ! Bize sadaka vermemizi emrettin; sadaka nedir?
- Güzel, güzel … Ya Ebâ Zerr! Gizli sadaka Rabbin gazabını söndürür. Açık sadaka sahibinden yedi yüz kötülüğü götürür. Sadaka hatayı söndürür; Rabbin gazabını, cehennemin kızgınlığını söndürür
Sadaka güzel şeydir; sadaka güzel şeydir; sadaka güzel şeydir.
- Yâ Resulallah(s.a.v) ! Hangi sadaka daha faziletlidir?
- Az maldan, sıkıntılı halde, isteyerek, fakire verilen sadakadır.
- Yâ Resulallah(s.a.v) ! Bize köle azat etme emrini verdin; hangisi daha faziletlidir?
- Hangisi daha pahalı ise, o faziletlidir.
- Yâ Resulallah(s.a.v) ! Hicretin hangisi daha faziletlidir?
- Kötülükten hicret(göç) etmen!
- Yâ Resulallah(s.a.v) ! İnsanların hangisi kurtulmuştur veya en iyi Müslümandır?
- İnsanların, elinden, dilinden emniyet içinde olduğu kimse…
- Ya Nebiyyallah! İnsanların en acizi kimdir?
- Dua etmekten kaçınan kimse…
- Ya Nebiyyallah! İnsanların en cimrisi kimdir?
- Selâm vermekte cimrilik eden kimsedir.
- Ya Nebiyyallah! Hangi Mücahid daha üstündür?
- Atı çökertilen, kanı akıtılan…
- Ya Nebiyyallah! Bana, İbrahim(a.s)’ın sahifelerini ve diğer kitapları anlat; onlar ne zaman indi?
- İbrahim’in sahifeleri, ramazan ayının ilk gecesi geçtikten sonra nazil oldu.
İncil, ramazan ayının on ikisinden sonra nazil oldu.
Zebur, ramazan ayının on sekizinden sonra, nazil oldu.
Kur’an ramazan ayını yirmi dördünden sonra nazil oldu.
- Ya Nebiyyallah! Ne kadar Nebi geldi, ne kadar Resul geldi?
- Nebinin sayısı yüz yirmi dört bindir. Resulün sayısı üç yüz on üç erkektir. Nebi olan Resul olmayabilir, Resul olan nebi olmayabilir. Hem Nebi hem Resul’de olabilir.
- Yâ Resulallah(s.a.v) ! Peygamberlerin ilki kimdir?
- Adem(a.s) peygamberdir.
- Ey Allah’ın Resulü! Adem Resul müydü?
- Evet, Resuldü. Allahü Teâlâ, onu kudret eli ile yarattı. Ve ona ruhundan üfledi.
Şu dört peygamber Süryani idi : Adem, Şit, İdris, Nuh.
Söylenene göre İsa(a.s) ve şu dört peygamber Arap’tır. Hud, Salih, Şuayb ve
Peygamber’in ya Ebâ Zerr.
- Allahü Teâlâ peygamberlerine ne kadar kitap indirdi?
Yüz dört kitap. Adem’in oğlu Şit’e elli sahife, İdris’e otuz Sahife , İbrahim’e on sahife,
Musa’ya Tevrat’tan önce on sahife…Sonra Tevrat, İncil, Zebur, Furkan
- Yâ Resulallah(s.a.v) ! Geceni hangi saati daha faziletlidir?
- Ya Ebâ Zerr! Gecenin, tam karanlık bastığı son kısmı.
- Yâ Resulallah(s.a.v) ! Bana bir tavsiyede bulun.
- Sana, Allah’a karşı takva sahibi olmak düşer.
- Yâ Resulallah(s.a.v) ! Biraz artır.
- Allah’ı zikretmeli, Kur’an okumalısın. Çünkü Kur’an, senin için gökte bir nurdur. Yerde ise senin için şereftir, zikirdir.
Cihada devam etmelisin; çünkü o, ümmetimin nefis terbiyesidir.
Ya hayır söylemeli, yahut susmalısın. Çünkü susmak, şeytanı senden uzaklaştırır. Dini işlerde sana yardımcı olur.
Bilhassa, gülmekten sakın; çünkü gülmek kalbi öldürür; yüzün nurunu götürür.