Nebe 31–32–33–34: Şüphesiz ALLAH’A KARŞI GELMEKTEN SAKINANLARA bir kurtuluş, bahçeler, üzümler, kendileriyle bir yaşta, GÖĞÜSLERİ ÇIKMIŞ GENÇ KIZLAR ve dolu dolu kadehler vardır. (Diyanet yeni meali)
Bu ayeti bu haliyle, iman eden bir kadın mümin okuduğunda, acaba nasıl bir soru gelir aklına? İman eden erkeklere böyle genç Bayan HURİLER verilecekte cennette, biz kadınlara ne verilecek? İşte ayetleri doğru olmayan bilgiler, rivayetler ışığında anlamaya çalışırsak, böyle yanlış düşüncelere kapılır insanlar. CENNET YALNIZ ERKEKLERİN ÖDÜLLENDİRİLECEĞİ BİR YER DEĞİLDİR. KADIN, ERKEK TÜM İMAN EDENLERİN EŞİT ŞARTLARDA ÖDÜLLENDİRİLECEĞİ, HUZUR İÇİNDE YAŞAYACAĞI, ALLAH’IN BİZLER İÇİN HAZIRLADIĞI ÇOK ÖZEL BİR MEKÂNDIR. Cümlemize nasip etsin inşallah. Sizlere daha önce yayınlanan, yine Diyanetin eski mealinden, aynı ayetin tercümesini örnek vermek istiyorum.
Nebe 31–32–33–34: DOĞRUSU, ALLAH’A KARŞI GELMEKTEN SAKINANLARA kurtuluş, bahçeler, bağlar, YAŞITLAR ve dolu kadehler vardır. (Diyanet İşleri eski meali)
Diyanet İşleri başkanlığının eski Kur’an mealinde aynı ayette, Allah’a karşı gelmekten sakınan kulları için vereceği ödül cennetinde, asla KADIN YA DA ERKEK BİR CİNSTEN BAHSEDİLMEMİŞ. Yalnız YAŞIT EŞLERDEN, DOSTLARDAN BAHSETTİĞİ HALDE, bizler yalnız erkeklere has verilecek güzel genç kızlardan bahsedildiğinin yakıştırmasını ayete yapmamız, bizlerin ne derece Kur’an’ı anlamaya çalıştığımızın açık örneğidir. İlginç olanı Diyanetin daha sonra bu ayeti tercüme ederken, neden değiştirme gereği duyduğudur. Bu örnekten de anlıyoruz ki, Diyanet her geçen gün, batıl düşüncelerin etkisinde ayetleri topluma anlatıyor olmasıdır. BUDA TOPLUMUMUZ İÇİN BÜYÜK BİR TEHLİKEDİR. Aynı ayete, başka farklı iki mealden de örnek verelim.
Nebe 31–32–33–34: Allah’a saygı duyanlar için umdukları yer, muhteşem bahçeler ve bağlar, müthiş UYUMLU HARİKA EŞLER ve dolup taşan kadehler vardır. (Bayraktar Bayraklı meali)
Nebe 31–32–33–34 : ŞÜPHESİZ Kİ [MUTTAKÎ]LER (DUYARLI OLANLAR) İÇİN ÖDÜL(LER) VARDIR. BAHÇELER VE ÜZÜM BAĞLARI, UYUMLU (OLGUNLAŞMIŞ ÜZÜM) TANELERİ. DOLU KADEH(LER). (Mehmet Okuyan meali)
Aynı ayeti iki farklı mealinden yazdığımızda, bahsettiğimiz bölüm çok farklı tercüme edildiğini görüyoruz. Dikkat ettiyseniz bu iki ayetin birisinde uyumlu harika eşler, diğerinde uyumlu olgunlaşmış üzüm taneleri diye tercüme edilmiş. Sayın Mehmet Okuyan tercümesine bir dip not ekleyerek bakın ne demiş. “Ayetteki [Kevâ‘ıbe etrâben] ifadesinin, genç kız çocuklarıyla değil, bağlam gereği üzüm taneleri veya salkımları şeklinde anlaşılması gerekmektedir. Bu ifade, yumru bitkiler şeklinde de anlaşılabilir. [Kevâ‘ıb] sözcüğü, Mâide 5:6’da [el-ka‘beyni] şeklinde topukların üstündeki yumru biçiminde aşık/uyluk kemikleri demektir. [Türâb] ile aynı kökten gelen [etrâb] sözcüğü de toprakla ilişkilidir. Burada kastedilen, topraktan çıkan turp vs. yumru biçimindeki gıdalara benzer şekildeki cennete özel içeceklerin meyveleri de olabilir. Zaten sonraki ayette de bunlardan elde edilen ve dolu kadehlerdeki içeceklerden söz edilmektedir.” Ayete bahsedilen ve farklı tercüme edilen bu ayet , erkek kadın ayırmadan ister uyumlu harika eşler olsun, isterse uyumlu birbirinden güzel olgunlaşmış üzüm taneleri olsun, hiç önemli değil. Önemli olan ayette Allah, gerçek iman sahiplerinin, kadın erkek ayrımı yapılmadan ödüllendirileceğini bildirmesidir.
Bakara suresi 25. ayetinde Allah, iman edip yararlı işler yapanları bakın nasıl cennetinde ödüllendireceğini bildiriyor. Asla kadın erkek ayrımı yapmadan. “ORADA ONLARIN, HER TÜRLÜ PİSLİKTEN ARINMIŞ TERTEMİZ EŞLERİ OLACAK VE ORADA SÜREKLİ OLARAK KALACAKLARDIR.” Ali İmran 15. ayetinde de aynı şekilde iman edenleri Allah cennetinde TERTEMİZ EŞLERLE ödüllendireceğini bildiriyor, asla kadın erkek ayrımı yapmadan. Nisa suresi 57. ayette aynı şekilde cennete kadın erkek ayrımı yapılmadan eşler, dostlar, arkadaşlarla ödüllendirileceği yani YALNIZ BIRAKILMAYACAĞI bildiriliyor. Bu konuya, bu dünyada yaşadığımız kadın ve erkek ilişkisi gibi, nefsi arzularımızı, bizler cennette de yaşayacağımız algısıyla bakıyoruz. Sizce cennette, bu dünyada yaşadığımız cinsellik, dizginlemeye çalıştığımız nefsimizdeki şehevi duygular, evlat edinme arzuları, cennette de olacak mı dersiniz? Bu konuda yorum yapmak hata olur diye düşünüyorum, çünkü bu konuda Kur’an da hiçbir bilgi yok, ama bizler varmış gibi düşünüyoruz hatta arzuluyoruz. Doğrusu bu konuda, daha fazla yorum yapmaktan korkarım. DOĞRUSUNU, DETAYINI ALLAH BİLİR. Bizlere düşen, açıklanan detay verilen konular üzerinde konuşmak olmalıdır.
Nahl 97: ERKEK VEYA KADIN, kim mü’min olarak iyi iş işlerse, elbette ona hoş bir hayat yaşatacağız ve onların mükâfatlarını yapmakta olduklarının en güzeli ile vereceğiz.( Diyanet meali)
Kur’an asla kadın, erkek ayrımı yapmadan, yaptıklarımızın yani imtihanımızın karşılığını alacağımızdan bahseder. Bu durumda nasıl olurda cennette, yalnız erkeklere uyumlu hoş/güzel bakışlı bayan eşlerin, arkadaşların, yardımcıların verileceğini söyleriz. Kur’an Allah’a karşı gelmekten sakınanlar için, HURİLERLE kadın erkek ayrımı yapmadan, eşleştirileceği, arkadaş yoldaş olarak verileceği anlatılır. Bu eşleşme nasıl olur, onun detayını Allah bilir. Allah Kur’an’da açıklamadığı halde, meleklere dişi yakıştırması yapılmıştır. Allah bu konuda bizleri uyarıp, nereden biliyorsunuz dişi olduğunu, yaradılışına şahit mi oldunuz diyerek bizleri uyarmıştır. Ne yazık ki HURİ konusunda da, bizler aynı yanlışı yapıyoruz. HURİ konusunun geçtiği, diğer ayetlerden örnek verelim şimdide, farklı meallerden.
Duhan 54: Aynı şekilde onlara, çok GÜZEL EŞLER VERİRİZ. ( Bayraktar Bayraklı meali)
Duhan 54: İşte böyle. Bunun yanı sıra biz onları, iri gözlü HURİLERLE EVLENDİRİRİZ. ( Diyanet Vakfı meali)
Tur 20: Dizili koltuklara yaslanarak, yaptıklarınızın karşılığı olarak afiyetle yiyiniz, içiniz!” Onlara ÇOK GÜZEL EŞLER de veririz. (Bayraktar Bayraklı)
Tur 20: Art arda dizilmiş koltuklar üzerinde yaslanmış olarak.” Ve biz onları parlak, iri gözlü hurilerle EŞLEŞTİRMİŞİZDİR. (Yaşar Nuri meali)
Tur 20: Sıra sıra dizilmiş [mutluluk] sedirlerine uzanarak!” [denilecek.] Ve [cennette] saf ve temiz, güzel gözlü eşler ile ONLARI EVLENDİRECEĞİZ (Muhammet Esed meali)
Bu ayetlerin bir öncesinde bahsedilenlere baktığımızda, kadın ya da erkek ayrımı yapmadan, ALLAH’A KARŞI SORUMLULUKLARININ BİLİNCİNDE OLAN TÜM İMAN EDENLERE, HURİ yani uyumlu eşlerin, arkadaşların, yardımcıların cennette verileceği anlatılıyor. Ayette geçen HURİ kelimesinden, asla kadın yada erkek cinsiyeti anlamamalıyız. Bazı tercümelerde evlendirmişizdir diye yazılmış bazılarında, eşleştirmişiz yada eşler veririz diye geçer. Bizler bu konuda çok fazla detaya girmemizin doğru olmayacağına inanıyorum. Evlendirildi diye anlarsak, bu dünyada ki eşlerimiz ne olacak cennete gittiğimizde diye de düşündüğümüzde, hatalı tercümenin anlam kargaşasına yol açacağını lütfen unutmayalım. Evlenmek farklı şey, eşleştirmek yada yalnız kalmayacaklarını anlatmak adına yoldaşlar, eşler, arkadaşlar verilmesi çok daha farklı anlamdadır. UNUTMAYALIM LÜTFEN, CENNETTE HANGİMİZ BU DÜNYADA Kİ EŞLERİMİZLE BİRLİKTE OLMAK İSTEMEYİZ? İSTİSNALAR HARİÇ. SİZCE BU DURUMU BİRDE BU KONUYLA BİRLİKTE DÜŞÜNÜN. HANGİMİZ BU DÜNYADAKİ EŞİMİZİN YANINA, ERKEK HURİ İLE EVLENDİRİLMESİNİ İSTER? YADA BİZ ERKEKLERE VERİLECEK HURİ KADINLARI, KİMİN EŞİ ONLARLA BİRLİKTE KABUL EDER. YADA BAZILARININ SÖYLEDİĞİ GİBİ, YALNIZ ERKEKLERE HURİ VERİLECEĞİNİ BİRDE DÜŞÜNÜN. EŞLERİMİZ BU DURUMDA NE YAPAR? LÜTFEN NEFİSLERİMİZİN ARZU ETTİĞİ GİBİ DEĞL, ALLAH’IN ANLATTIKLARINI ANLAMAYA ÇALIŞALIM.
Allah bu konularda, çok fazla detay vermemiştir. Anlatılan cennet ile mükâfatlandırılan kadın ya da erkeğin, CENNETTE MEMNUN OLACAĞI EŞLERLE, YARDIMCILARLA BİRLİKTE OLACAĞIDIR, ORADA YALNIZLIK ÇEKİLMEYECEĞİDİR. Yine cennette, dünyada birlikte evlenip yaşadığımız ve birbirimizden hoşnut olduğumuz, hatta beraberliğimize doyamadan veda ettiğimiz, eşlerimizle birlikte olacağımızı düşünmek, hepimizin arzusudur. Ama eşlerimizle, bu dünyada yaşadığımız cinselliğin olacağını düşünmemiz, bana göre büyük yanlış olur. Çünkü bu konuda da Kur’an’da, hiçbir detay verilmemiştir. Evli olmayan ya da eşlerinden hoşnut olmamış, ya da bir kısım eşlerinin cennete giremediğini de düşündüğümüzde, HİÇ KİMSENİN EŞSİZ, ARKADAŞSIZ BIRAKILMAYACAĞI, YALNIZ KALMAYACAĞI müjdesi olarak da, bu ayetleri anlayabiliriz. Cennet konusunda ki detayları, yalnız Allah bilir. Bizlere düşen Allah’ın verdiği bilgileri doğru anlamaya çalışmak, bilgi vermedikleri konularda da, yalan yanlış sözlere inanmamak olmalıdır. Günümüzde cennet ve HURİLER konusunda, Allah’ın asla bahsetmediği öyle şeyler anlatılmaktadır ki günümüzde, bunlara inanmak ve kabul etmek, bizleri HARAMA götürür.
Allah Kur’an’da Araf suresi 33. ayetinde, HAKKINDA HİÇBİR DELİL İNDİRMEDİĞİ BİR ŞEYİ VE ALLAH HAKKINDA BİLMEDİĞİMİZ ŞEYLERİ SÖYLEMEMİZİ HARAM KILMIŞTIR. Lütfen Allah’ın ikaz ve uyarılarına özen gösterelim ve Kur’an’ın açıklamadığı detay vermediği konularda, anlatılan yanlış bilgilere inanmayalım. Böyle yaparak güzelim İslam dinini, hurafelerden uzak tutup, Kur’an’ın yanlış anlaşılmasına da engel olmuş oluruz.
Saygılarımla
Haluk GÜMÜŞTABAK
https://kuranadavet1.wordpress.com/
https://twitter.com/KURANA_DAVET
http://www.hakyolkuran.com/
https://www.facebook.com/Kuranadavet1/
https://hakyolkuran1.blogspot.com/