İstanbul Üniversitesi 4 ilin nüfusunu solladı
Türkiye'nin en köklü üniversitelerinden olan İstanbul Üniversitesi'nin nüfusu, yeni eğitim döneminde 125 bini geçecek. Buna göre İstanbul Üniversitesi'nin nüfusu bazı illerimize de geri bırakacak.
Türkiye'nin en köklü üniversitelerinden olan İstanbul Üniversitesi'nin nüfusu, yeni eğitim döneminde 125 bini geçecek. Buna göre İstanbul Üniversitesi'nin nüfusu bazı illerimize de geri bırakacak. İstanbul Üniversitesi'nin (İÜ) Rektörü Prof. Dr. Yunus Söylet, 1475 profesör, 420 doçent, 770 yardımcı doçent ve 2410 öğretim üye yardımcısı olmak üzere, 5075 akademik personelle öğrencilere hizmet verdiklerini söyledi.
Rektör Söylet, İÜ'nün nüfusunun 5 bin 75 akademik personel ve bu yıl alacağı 23 bin 714 öğrenciyle birlikte 125 bini geçeceği tespitinde bulundu. Böylece üniversite, Bayburt (75 bin 797), Tunceli (86 bin 276),Ardahan (106 bin 643) ve Kilis'in (124 bin 320) nüfusunu geride bırakmış olacak. İÜ Rektörü, son dört yılda, bir yandan geleneksel eğitim öğretim işlevlerini geliştirerek sürdürürken, diğer yandan da yenilikçi program ve yöntemleri devreye soktuklarını kaydetti.
Türkiye'nin en köklü üniversitelerinden olan İstanbul Üniversitesi'nin nüfusu, yeni eğitim döneminde 125 bini geçecek. Buna göre İstanbul Üniversitesi'nin nüfusu bazı illerimize de geri bırakacak.
Türkiye'nin en köklü üniversitelerinden olan İstanbul Üniversitesi'nin nüfusu, yeni eğitim döneminde 125 bini geçecek. Buna göre İstanbul Üniversitesi'nin nüfusu bazı illerimize de geri bırakacak. İstanbul Üniversitesi'nin (İÜ) Rektörü Prof. Dr. Yunus Söylet, 1475 profesör, 420 doçent, 770 yardımcı doçent ve 2410 öğretim üye yardımcısı olmak üzere, 5075 akademik personelle öğrencilere hizmet verdiklerini söyledi.
Rektör Söylet, İÜ'nün nüfusunun 5 bin 75 akademik personel ve bu yıl alacağı 23 bin 714 öğrenciyle birlikte 125 bini geçeceği tespitinde bulundu. Böylece üniversite, Bayburt (75 bin 797), Tunceli (86 bin 276),Ardahan (106 bin 643) ve Kilis'in (124 bin 320) nüfusunu geride bırakmış olacak. İÜ Rektörü, son dört yılda, bir yandan geleneksel eğitim öğretim işlevlerini geliştirerek sürdürürken, diğer yandan da yenilikçi program ve yöntemleri devreye soktuklarını kaydetti.