Rövanş değil hak istiyoruz
Bu millet hiçbir şeyi unutmadı ve kabullenmedi, yazdı bir yere.
İbrahim Solmaz'ın analizi
15 yıl önce 28 Şubat dayatması kesintisiz eğitimi zorla uyguladılar.
İmam Hatip Liseleri'nin orta kısmını ve Kur'an Kurslarını kapattılar. Bu yetmedi katsayı ile İmam hatiplerin üniversiteye girmesini engellediler. Bu yetmedi üniversiteye başörtüsü ile girmeyi engellediler,
Bu da yetmedi, İmam Hatip Liseleri'ni elimizden aldılar ve okullarda adeta ders yaptırmadılar. Okula kız öğrencilerin başörtüleri ile girmelerine mani odular. Ve bütün bunları Millete rağmen yaptılar.
Milletin ne dediğini, ne düşündüğünü, tepkilerini ve itirazlarını hiç umursamadılar. Biz yaptık oldu zannettiler. Zulüm ile baki kalacaklarını düşündüler. Bugün samimiyetle sormak lazım, bize "her ilçeye İmam Hatip yapmak lazım ve bütün okullara seçmelik olarak Kur'an-ı Kerim ve Arapça dersi koymak lazım" diyen Mesut Yılmaz kesintisiz eğitime nasıl imza koymuştur?
Maalesef bile bile. Siyasi hayatıma mal olsa da diyerek imzaladılar.
O gün biz mecliste iktidarı ve milletvekillerini çok ikaz ettik, adeta yalvardık. "Dayatmaya boyun eğmeyin, bu yasaya imza atmayın" diye. Ancak dayatmaya ve zulme boyun eğip, ortak oldular.
Şimdi yine sadece birkaç milletvekiline de sormak istiyorum? Acaba Yaşar Okuyan, Metin Gürdere, Mehmet Keçeciler, Ekrem Pakdemirli, Miraç Akdoğan, Hasan Korkmazcan, Hüsnü Doğan, İmam Hatipli Abdülkadir Baş, Halit Dumankaya, Erkan Mumcu, Agah Oktay Güner, Oltan Sungurlu isteyerek ve gerçekten inanarak mı, vicdanı cız etmeden mi kesintisiz kanununa evet dediler ve imza koydular?
O zaman bir bakan "Siz gelince biz vazgeçiyoruz, onlar gelince dayatmaya dayanamıyoruz. Bizi akşam topladılar bunu imzalamadık, sonra gece 12'ye doğru topladılar yine imzalamadık, direndik. Bu defa bizi sabaha karşı bir daha topladılar dayanamadık ve imzalamak zorunda kaldık" demişti. Bu ifadeler her şeyi açık ve net anlatmaktadır.
Evet, o gün büyük bir dayatma ve baskı vardı.
Bu millet hiçbir şeyi unutmadı ve kabullenmedi, yazdı bir yere.
Tam 15 yıl sonra bu zulmü ortadan kaldıracak yeni yasa tasarısı dün Milli Eğitim Komisyonu'nda büyük tartışmalarla kabul edildi.
Bu milletin AK Parti'ye inadına oy vermesinin asıl sebebi bu zulmü ortadan kaldırması içindir. AK Parti hem parti programına hem seçim beyannamesine hem de hükümet programına bu haksızlığı acil eylem planı diyerek ilk yılında kaldıracağını söylemişti. Programına koymasına rağmen ancak bugün bunu kaldırmak için ciddi bir adım atmıştır. AK Parti'nin daha önceki yaptığı girişimler, partisinin kapatılma aşamasına gelmesine sebep olmuştur. Bu sebepten toplumsal uzlaşı diyerek, gerilim olmasın diye bugüne kadar bunu ertelemiştir.
Açıkça söylemek lazım ki uzlaşı arasan da, dayatmadan yana olanların kronik dayatma rahatsızlıkları hiç bitmeyecektir.
Ve bu millet yürekten inanarak ve sabrederek inadına İmam Hatipli Başbakan Tayyip Erdoğan'ı desteklemiştir.
Artık Türkiye normalleşmeye başlamıştır.
28 Şubat'ın asıl sebebi ve haksızlığı olan kesintisiz eğitim ve katsayı zulmü uygulamasının ortadan kaldırılma girişimini önemsiyoruz.
Bu bir rövanş değildir. 15 yıldır devam eden haksızlığın ve zulmün sona ermesidir. Kimseden öç almak gibi bir niyet ve düşünce yoktur. Sadece o günden beri milyonlarca ailede meydana gelen sosyal yangının son bulmasıdır.
Bu haksızlığın artık ortadan kalkması için çaba gösteren Başta Sayın Başbakan ve Milletvekillerine, Milli Eğitim komisyonu üyelerine milletin beklentilerine makes oldukları için yürekten kutluyor ve teşekkür ediyoruz.
Bu yasanın bir an önce bu kanunun yasalaşmasını dört gözle beklemekteyiz...
* İmam Hatip Lisesi Mezunları ve Mensupları Derneği ÖNDER'in Onursal Başkanı (ihsolmaz@hotmail.com)
Bu millet hiçbir şeyi unutmadı ve kabullenmedi, yazdı bir yere.
İbrahim Solmaz'ın analizi
15 yıl önce 28 Şubat dayatması kesintisiz eğitimi zorla uyguladılar.
İmam Hatip Liseleri'nin orta kısmını ve Kur'an Kurslarını kapattılar. Bu yetmedi katsayı ile İmam hatiplerin üniversiteye girmesini engellediler. Bu yetmedi üniversiteye başörtüsü ile girmeyi engellediler,
Bu da yetmedi, İmam Hatip Liseleri'ni elimizden aldılar ve okullarda adeta ders yaptırmadılar. Okula kız öğrencilerin başörtüleri ile girmelerine mani odular. Ve bütün bunları Millete rağmen yaptılar.
Milletin ne dediğini, ne düşündüğünü, tepkilerini ve itirazlarını hiç umursamadılar. Biz yaptık oldu zannettiler. Zulüm ile baki kalacaklarını düşündüler. Bugün samimiyetle sormak lazım, bize "her ilçeye İmam Hatip yapmak lazım ve bütün okullara seçmelik olarak Kur'an-ı Kerim ve Arapça dersi koymak lazım" diyen Mesut Yılmaz kesintisiz eğitime nasıl imza koymuştur?
Maalesef bile bile. Siyasi hayatıma mal olsa da diyerek imzaladılar.
O gün biz mecliste iktidarı ve milletvekillerini çok ikaz ettik, adeta yalvardık. "Dayatmaya boyun eğmeyin, bu yasaya imza atmayın" diye. Ancak dayatmaya ve zulme boyun eğip, ortak oldular.
Şimdi yine sadece birkaç milletvekiline de sormak istiyorum? Acaba Yaşar Okuyan, Metin Gürdere, Mehmet Keçeciler, Ekrem Pakdemirli, Miraç Akdoğan, Hasan Korkmazcan, Hüsnü Doğan, İmam Hatipli Abdülkadir Baş, Halit Dumankaya, Erkan Mumcu, Agah Oktay Güner, Oltan Sungurlu isteyerek ve gerçekten inanarak mı, vicdanı cız etmeden mi kesintisiz kanununa evet dediler ve imza koydular?
O zaman bir bakan "Siz gelince biz vazgeçiyoruz, onlar gelince dayatmaya dayanamıyoruz. Bizi akşam topladılar bunu imzalamadık, sonra gece 12'ye doğru topladılar yine imzalamadık, direndik. Bu defa bizi sabaha karşı bir daha topladılar dayanamadık ve imzalamak zorunda kaldık" demişti. Bu ifadeler her şeyi açık ve net anlatmaktadır.
Evet, o gün büyük bir dayatma ve baskı vardı.
Bu millet hiçbir şeyi unutmadı ve kabullenmedi, yazdı bir yere.
Tam 15 yıl sonra bu zulmü ortadan kaldıracak yeni yasa tasarısı dün Milli Eğitim Komisyonu'nda büyük tartışmalarla kabul edildi.
Bu milletin AK Parti'ye inadına oy vermesinin asıl sebebi bu zulmü ortadan kaldırması içindir. AK Parti hem parti programına hem seçim beyannamesine hem de hükümet programına bu haksızlığı acil eylem planı diyerek ilk yılında kaldıracağını söylemişti. Programına koymasına rağmen ancak bugün bunu kaldırmak için ciddi bir adım atmıştır. AK Parti'nin daha önceki yaptığı girişimler, partisinin kapatılma aşamasına gelmesine sebep olmuştur. Bu sebepten toplumsal uzlaşı diyerek, gerilim olmasın diye bugüne kadar bunu ertelemiştir.
Açıkça söylemek lazım ki uzlaşı arasan da, dayatmadan yana olanların kronik dayatma rahatsızlıkları hiç bitmeyecektir.
Ve bu millet yürekten inanarak ve sabrederek inadına İmam Hatipli Başbakan Tayyip Erdoğan'ı desteklemiştir.
Artık Türkiye normalleşmeye başlamıştır.
28 Şubat'ın asıl sebebi ve haksızlığı olan kesintisiz eğitim ve katsayı zulmü uygulamasının ortadan kaldırılma girişimini önemsiyoruz.
Bu bir rövanş değildir. 15 yıldır devam eden haksızlığın ve zulmün sona ermesidir. Kimseden öç almak gibi bir niyet ve düşünce yoktur. Sadece o günden beri milyonlarca ailede meydana gelen sosyal yangının son bulmasıdır.
Bu haksızlığın artık ortadan kalkması için çaba gösteren Başta Sayın Başbakan ve Milletvekillerine, Milli Eğitim komisyonu üyelerine milletin beklentilerine makes oldukları için yürekten kutluyor ve teşekkür ediyoruz.
Bu yasanın bir an önce bu kanunun yasalaşmasını dört gözle beklemekteyiz...
* İmam Hatip Lisesi Mezunları ve Mensupları Derneği ÖNDER'in Onursal Başkanı (ihsolmaz@hotmail.com)