Savaşın Kadınları : Kızıl Toprak Ak Yemeni
Çanakkale Savaşı üzerine araştırmalar yapan yazar Zümrüt Sönmez, erkek kılığında Çanakkale Savaşı'na katılan ve büyük yararlılıklar gösteren kadınların çarpıcı hikâyelerini bir kitapta anlattı.
Yazar Zümrüt Sönmez
"O, bir Türk kadın savaşçısıydı ve durmaksızın saklandığı evden ateş ediyor, evi boşalıp teslim olmayı reddediyordu. Sonunda ele geçtiğinde, yanında yaşlı annesi ve çocuğu da vardı.
Şarapnel parçaları, makineli tüfek mermileri, yanı sıra, pusuda ateş eden keskin nişancı kadın savaşçıların ateşi altında, adeta cehennemde ilerlemek gibi birşeydi bizimkisi. Burada, pusuya yatıp çarpışan keskin nişancıların çoğu kadın veya kız.
Çanakkale Anafartalar'da 56. Fıkra'da silahımla muharebelere iştirak ettim. Adım Ahmet idi. Benim kadın olduğumu kimse bilmiyordu. Şarapnel ve kurşunlarla dokuz yerimden yaralandım.
Reşit Paşa'ya bindik. Çnakkale'ye geldik, Akbaş Mevkii'nde demirledik. Hastaları,yaralıları toplamaya başladık. Ne yaralılar, ne yaralılar. Şu parmakları görüyor musunuz? Ben bu parmaklarımla kaç delikanlının gözlerini bir daha açılmamak üzere kapattım."
Çanakkale Savaşı üzerine araştırmalar yapan yazar Zümrüt Sönmez, erkek kılığında Çanakkale Savaşı'na katılan ve büyük yararlılıklar gösteren kadınların çarpıcı hikâyelerini bir kitapta anlattı.
Yazar Zümrüt Sönmez
"O, bir Türk kadın savaşçısıydı ve durmaksızın saklandığı evden ateş ediyor, evi boşalıp teslim olmayı reddediyordu. Sonunda ele geçtiğinde, yanında yaşlı annesi ve çocuğu da vardı.
Şarapnel parçaları, makineli tüfek mermileri, yanı sıra, pusuda ateş eden keskin nişancı kadın savaşçıların ateşi altında, adeta cehennemde ilerlemek gibi birşeydi bizimkisi. Burada, pusuya yatıp çarpışan keskin nişancıların çoğu kadın veya kız.
Çanakkale Anafartalar'da 56. Fıkra'da silahımla muharebelere iştirak ettim. Adım Ahmet idi. Benim kadın olduğumu kimse bilmiyordu. Şarapnel ve kurşunlarla dokuz yerimden yaralandım.
Reşit Paşa'ya bindik. Çnakkale'ye geldik, Akbaş Mevkii'nde demirledik. Hastaları,yaralıları toplamaya başladık. Ne yaralılar, ne yaralılar. Şu parmakları görüyor musunuz? Ben bu parmaklarımla kaç delikanlının gözlerini bir daha açılmamak üzere kapattım."