"Tarihi parlamentolar yorumlamaz!"
Bulgaristan parlamentosu, ATAKA partisine mensup milletvekilleri tarafından hazırlanan 1915 olaylarıyla ilgili Ermeni iddialarını içeren tasarıyı reddetti.
Bulgaristan'da ırkçı ve aşırı milliyetçi ATAKA partisine mensup milletvekilleri tarafından hazırlanan ve 1915 olaylarıyla ilgili Ermeni iddialarının Bulgaristan tarafından resmen tanınmasını öngören karar tasarısı, parlamento genel kurulunda bir kez daha reddedildi.
Karar tasarısı, parlamentonun uzun Noel tatilinin ardından bugün yapılan yeni yılın ilk genel oturumunda ATAKA milletvekillerinin girişimiyle birinci madde olarak gündeme alındı.
Tasarı, hararetli geçen görüşmelerin ardından 103 milletvekilinin katıldığı oylamada 14'e karşı 30 oyla reddildi. Oylamada 59 milletvekilinin ise çekimser kalması dikkat çekti.
Üyelerinin çoğuluğunu Türklerin Oluşturduğu Hak ve Özgürlükler Hareketi (HÖH-DPS) milletvekili ve genel başkan yardımcısı Lütfi Mestan görüşmeler sırasında yaptığı konuşmada parlamentonun tarihi olaylar ile uğraşmaması gerektiğini blirtrek, "Ayrıca böyle bir karar tasarısı ve bildiri Bulgaristan ile Türkiye arasındaki ilişkileri durup dururken sıkıntıya sokacaktır" dedi.
Konunun esas taraflarının Türkiye ile Ermenistan olduğunu kaydede Mestan, "Türkiye ile Ermenistan arasında bu konuda diyalog sürerken, biz böyle bir diyalogda taraf olamayız" ifadesini kullandı.
"ATAKA biten itibarını canlandırmaya çalışıyor"
HÖH milletvekili Tuncer Kırcaliev de, Bulgaristan Dışişleri Bakanlığı'nın konu ile ilgili raporunda böyle bir bildirinin Türkiye ile Bulgaristan arasındaki ekonomik ve siyasi ilişkilere olumsuz olarak yansıyacağının belirtildiğini hatırlattı. Bulgaristan Başbakanı Boyko Borisov'un yaklaşık 2 yıl önce Türkiye'ye yaptığı ziyaretle ikili ilişkilerin yeni ve çok aktif bir döneme girdiğini kaydeden Kırcaliev, "ATAKA partisi devlet ilişkilerini ve milli menfeatleri bir tarafa bırakıp, dibe vurmuş olan siyasi itibarını böyle girişimlerle canlandırmaya çalışıyor" dedi.
ATAKA lideri Volen Siderov ise, HÖH'nin Türkiye'nin resmi devlet politikasını Bulgaristan parlamentosunda yürütmeye çalıştığını öne sürerek, ATAKA'nın bu konuyu gelecekte de gündeme getirmeye devam edeceğini söyledi. Siderov, "Osmanlı döneminde sadece Eremenilere değil, Bulgarlara karşı da soykırım yapılmıştır. Bulgaristan'da yaşayan yaklaşık 40 bin Ermeniye ahlaki bir jest borcumuz var" ifadelerini kullandı.
ATAKA Patisi sözde ermeni soykırımı karar tasarısını daha önce 4 kez daha parlamentoya getirmiş bunlardan 3'ü reddedilmiş biri ise gündeme dahi alınmamıştı.
"Hem tarihi gerçeklere hem de parlamentoya saygısızlık"
Bu arada HÖH milletvekili Remzi Osman, A.A muhabirine yaptığı açıklamada, böyle bir teklifin parlamentoda gündeme getirilmesinin hem tarihi gerçeklere, hem de parlamentoya saygısızlık olduğunu belirterek şöyle konuştu:
"Sözkonusu olayların benzerleri birçok ülkede yaşanmıştır. Olayları yaşandığı zamana ve şartlara göre değerlendirmek gerekir. O dönemde dış güçlerin kışkırtmasıyla Ermeni çeteleri Osmanlı ordusuna ve Türk halkına karşı kanlı eylemler düzenlemiştir. Bu şartlarda insanların ve devletin güvenliğinin sağlanması adına zorunlu göç uygulaması kararı alınmıştır. Benzer bir karar ABD tarafından İkinci Dünya Savaşı sırasında New York'ta yaşayan Japonlara uygulanmıştır. Ayrıca, tarihin değerlendirilmesi ve yargılanması parlamentoların görevi değildir. Bu işi tarihçiler yapmalıdır. Tarihi siyasetle değerlendirip yorumlamak gerginlik yaratmaktan başka bir işe yaramaz."
Bulgaristan parlamentosu, ATAKA partisine mensup milletvekilleri tarafından hazırlanan 1915 olaylarıyla ilgili Ermeni iddialarını içeren tasarıyı reddetti.
Bulgaristan'da ırkçı ve aşırı milliyetçi ATAKA partisine mensup milletvekilleri tarafından hazırlanan ve 1915 olaylarıyla ilgili Ermeni iddialarının Bulgaristan tarafından resmen tanınmasını öngören karar tasarısı, parlamento genel kurulunda bir kez daha reddedildi.
Karar tasarısı, parlamentonun uzun Noel tatilinin ardından bugün yapılan yeni yılın ilk genel oturumunda ATAKA milletvekillerinin girişimiyle birinci madde olarak gündeme alındı.
Tasarı, hararetli geçen görüşmelerin ardından 103 milletvekilinin katıldığı oylamada 14'e karşı 30 oyla reddildi. Oylamada 59 milletvekilinin ise çekimser kalması dikkat çekti.
Üyelerinin çoğuluğunu Türklerin Oluşturduğu Hak ve Özgürlükler Hareketi (HÖH-DPS) milletvekili ve genel başkan yardımcısı Lütfi Mestan görüşmeler sırasında yaptığı konuşmada parlamentonun tarihi olaylar ile uğraşmaması gerektiğini blirtrek, "Ayrıca böyle bir karar tasarısı ve bildiri Bulgaristan ile Türkiye arasındaki ilişkileri durup dururken sıkıntıya sokacaktır" dedi.
Konunun esas taraflarının Türkiye ile Ermenistan olduğunu kaydede Mestan, "Türkiye ile Ermenistan arasında bu konuda diyalog sürerken, biz böyle bir diyalogda taraf olamayız" ifadesini kullandı.
"ATAKA biten itibarını canlandırmaya çalışıyor"
HÖH milletvekili Tuncer Kırcaliev de, Bulgaristan Dışişleri Bakanlığı'nın konu ile ilgili raporunda böyle bir bildirinin Türkiye ile Bulgaristan arasındaki ekonomik ve siyasi ilişkilere olumsuz olarak yansıyacağının belirtildiğini hatırlattı. Bulgaristan Başbakanı Boyko Borisov'un yaklaşık 2 yıl önce Türkiye'ye yaptığı ziyaretle ikili ilişkilerin yeni ve çok aktif bir döneme girdiğini kaydeden Kırcaliev, "ATAKA partisi devlet ilişkilerini ve milli menfeatleri bir tarafa bırakıp, dibe vurmuş olan siyasi itibarını böyle girişimlerle canlandırmaya çalışıyor" dedi.
ATAKA lideri Volen Siderov ise, HÖH'nin Türkiye'nin resmi devlet politikasını Bulgaristan parlamentosunda yürütmeye çalıştığını öne sürerek, ATAKA'nın bu konuyu gelecekte de gündeme getirmeye devam edeceğini söyledi. Siderov, "Osmanlı döneminde sadece Eremenilere değil, Bulgarlara karşı da soykırım yapılmıştır. Bulgaristan'da yaşayan yaklaşık 40 bin Ermeniye ahlaki bir jest borcumuz var" ifadelerini kullandı.
ATAKA Patisi sözde ermeni soykırımı karar tasarısını daha önce 4 kez daha parlamentoya getirmiş bunlardan 3'ü reddedilmiş biri ise gündeme dahi alınmamıştı.
"Hem tarihi gerçeklere hem de parlamentoya saygısızlık"
Bu arada HÖH milletvekili Remzi Osman, A.A muhabirine yaptığı açıklamada, böyle bir teklifin parlamentoda gündeme getirilmesinin hem tarihi gerçeklere, hem de parlamentoya saygısızlık olduğunu belirterek şöyle konuştu:
"Sözkonusu olayların benzerleri birçok ülkede yaşanmıştır. Olayları yaşandığı zamana ve şartlara göre değerlendirmek gerekir. O dönemde dış güçlerin kışkırtmasıyla Ermeni çeteleri Osmanlı ordusuna ve Türk halkına karşı kanlı eylemler düzenlemiştir. Bu şartlarda insanların ve devletin güvenliğinin sağlanması adına zorunlu göç uygulaması kararı alınmıştır. Benzer bir karar ABD tarafından İkinci Dünya Savaşı sırasında New York'ta yaşayan Japonlara uygulanmıştır. Ayrıca, tarihin değerlendirilmesi ve yargılanması parlamentoların görevi değildir. Bu işi tarihçiler yapmalıdır. Tarihi siyasetle değerlendirip yorumlamak gerginlik yaratmaktan başka bir işe yaramaz."