Esed'in tüyler ürperten planı deşifre oldu
Suriye Milli Koalisyonu Başkanı Ahmet Muaz El Hatib, uluslararası kamuoyunun Suriye'deki direnişi zayıflatarak her türlü şartı kabul edecek durumu getirmeye çalıştığını iddia etti.
Suriye Milli Koalisyonu Başkanı Ahmet Muaz El Hatib, uluslararası kamuoyunun Suriye'deki direnişi zayıflatarak her türlü şartı kabul edecek durumu getirmeye çalıştığını iddia etti. Muaz El Hatib,"Suriye halkı ve devrimini açlığa mahkum etmeye yönelik bir plan yürürlüğe sokuldu. Bunu açıkça görüyoruz." dedi.
Cihan Haber Ajansı'na (Cihan) konuşan El Hatib, Suriye'deki halkın büyük bir sıkıntı içinde olduğuna dikkat çekerek, uluslararası kamuoyunun Suriyelileri açlığa mahkum ettiğini dile getirdi.
El Hatib, "İlk önce Suriye'nin kolay bir lokma olacağını zannettiler. Hayal ettikleri gibi Suriye halkının kolay bir lokma olmadığını görünce, farklı planları ortaya koydular. Bu şekilde Suriye halkını zayıflatarak her türlü şartı kabul etmeye zorladılar. Bu ister siyasi ister ekonomi alanında olsun, ülke çok kötü bir sürece girdi. Bu trajik durum apaçık görülüyor. Suriye halkı ve devrimini açlığa mahkum etmeye yönelik bir plan yürürlüğe sokuldu. Bunu açıkça görüyoruz. Ancak bizim açımızdan ne olursa olsun Suriye halkı kendi yoluna devam edecektir." şeklinde konuştu.
SURİYE'Yİ ZAYIFLATARAK HER TÜRLÜ ŞARTI KABUL ETTİRMEYE ÇALIŞIYORLAR
Suriye'ye zayıf düşürülmesinin ardından parçalanmasına yönelik bir planın olabileceği yönündeki soruyu cevaplandıran Muhalif lider El Hatib, bu konu ile ilgili kesin ve belgelere dayanan bir bilgisinin olmadığı söyledi.
BM ve Arap Birliği Suriye Özel Temsilcisi El Ahdar El İbrahimi'nin girişimlerini değerlendiren, El Hatib, "El İbrahimi uluslararası siyasette şüphesiz ki deneyimli bir şahsiyet. Ancak, süreç çok fazla zaman alıyor. Uluslar arası kamuoyunun tümüne karşı bir sitemimiz var. 21 aydır insanlar her gün koyun gibi kesiliyor. Onlarda insanlıktan, insan haklarından söz diyorlar. Suriye'de akan kanın durdurulması gerektiğinden bahsediliyor, ancak ülkede her gün her türlü silah kullanılarak insanların kanı dökülüyor." ifadesini kullandı.
ABD ve Rusya arasındaki fikir ayrılığına dikkat çeken El Hatib,"Her iki ülke arasındaki fark çok basit aslında. ABD yönetimi siyasi çözüm istiyor. Ancak bu çözümde Esed'in bir rolü olacağına inanmıyor. Rusya ise kendilerince bir siyasi çözümden bahsediyor. Olar bu siyasi çözümde Esed'in olmasını istiyor."diye konuştu.
"TÜRK HALKINA TEŞEKKÜR"
Türkiye'nin başından beri Suriye halkının yanında olduğunu kaydeden Muaz El Hatib şöyle konuştu: "Halkımıza yardım eden Türk halkına gönülden teşekkür ediyorum. Bu yardımları ulaştıran Türkiye'nin yardım kuruluşları Kızılay, Kimse Yok Mu, İHH gibi bir çok yardım kuruluşuna aynı şekilde şükranlarımı sunuyorum. Türk halkı Suriyelileri, misafir ve kardeş olarak ağırladı. Onlar için çok şey yaptılar. Suriye halkının yaşadığı bu acıları Türk kardeşlerimizin paylaştığını biliyoruz. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve Türk halkına tüm desteklerinden dolayı tek tek teşekkür ediyorum."
"Suriye ve kardeş komşu ülkeleri bölge kültürünün kalbidir" diyen El Hatib,"Tüm bölge ve özellikle Türk kardeşlerimiz bu kültürün bir parçasıdır. Suriye şu an sınırları çizilen bir ülkeden ibaret değil. Bilad-ı Şam içinde Türkiye'nin de olduğu bu coğrafya dünya kültürüne büyük katkıları oldu. Bölgenin yeniden imarı ve yapılandırılması için bu rolü tekrar yüklenmeleri gerekir." dedi.
İran ile ilişkileri değerlendiren El Hatib, İran halkı ile hiç bir sorunları olmadığını, sorunlarının zalim bir diktatörü destekleyen İran yönetimi ile olduğunu belirtti.
Suriye'deki kriz 21'inci ayını geride bırakırken ülkedeki trajedinin boyutu da her geçen gün artıyor. Birleşmiş Milletler (BM) İnsan Hakları Yüksek Komiserliği Suriye'de ölenlerin sayısını 60'ini aştığını duyururken, ülkede açlık tehlikesi baş gösteriyor.
Birleşmiş Milletler Genel Sekreter Yardımcısı Valerie Amos, Suriye'de en az 2.5 milyon kişinin insani yardıma muhtaç olduğunu bildirdi. Suriye içinde halkın büyük bir bölümü yakacak ve gıda bulmakta sıkıntı çektiği yapılan yardımların ise oldukça yetersiz olduğu belirtiliyor.
Kaynak: CİHAN
Suriye Milli Koalisyonu Başkanı Ahmet Muaz El Hatib, uluslararası kamuoyunun Suriye'deki direnişi zayıflatarak her türlü şartı kabul edecek durumu getirmeye çalıştığını iddia etti.
Suriye Milli Koalisyonu Başkanı Ahmet Muaz El Hatib, uluslararası kamuoyunun Suriye'deki direnişi zayıflatarak her türlü şartı kabul edecek durumu getirmeye çalıştığını iddia etti. Muaz El Hatib,"Suriye halkı ve devrimini açlığa mahkum etmeye yönelik bir plan yürürlüğe sokuldu. Bunu açıkça görüyoruz." dedi.
Cihan Haber Ajansı'na (Cihan) konuşan El Hatib, Suriye'deki halkın büyük bir sıkıntı içinde olduğuna dikkat çekerek, uluslararası kamuoyunun Suriyelileri açlığa mahkum ettiğini dile getirdi.
El Hatib, "İlk önce Suriye'nin kolay bir lokma olacağını zannettiler. Hayal ettikleri gibi Suriye halkının kolay bir lokma olmadığını görünce, farklı planları ortaya koydular. Bu şekilde Suriye halkını zayıflatarak her türlü şartı kabul etmeye zorladılar. Bu ister siyasi ister ekonomi alanında olsun, ülke çok kötü bir sürece girdi. Bu trajik durum apaçık görülüyor. Suriye halkı ve devrimini açlığa mahkum etmeye yönelik bir plan yürürlüğe sokuldu. Bunu açıkça görüyoruz. Ancak bizim açımızdan ne olursa olsun Suriye halkı kendi yoluna devam edecektir." şeklinde konuştu.
SURİYE'Yİ ZAYIFLATARAK HER TÜRLÜ ŞARTI KABUL ETTİRMEYE ÇALIŞIYORLAR
Suriye'ye zayıf düşürülmesinin ardından parçalanmasına yönelik bir planın olabileceği yönündeki soruyu cevaplandıran Muhalif lider El Hatib, bu konu ile ilgili kesin ve belgelere dayanan bir bilgisinin olmadığı söyledi.
BM ve Arap Birliği Suriye Özel Temsilcisi El Ahdar El İbrahimi'nin girişimlerini değerlendiren, El Hatib, "El İbrahimi uluslararası siyasette şüphesiz ki deneyimli bir şahsiyet. Ancak, süreç çok fazla zaman alıyor. Uluslar arası kamuoyunun tümüne karşı bir sitemimiz var. 21 aydır insanlar her gün koyun gibi kesiliyor. Onlarda insanlıktan, insan haklarından söz diyorlar. Suriye'de akan kanın durdurulması gerektiğinden bahsediliyor, ancak ülkede her gün her türlü silah kullanılarak insanların kanı dökülüyor." ifadesini kullandı.
ABD ve Rusya arasındaki fikir ayrılığına dikkat çeken El Hatib,"Her iki ülke arasındaki fark çok basit aslında. ABD yönetimi siyasi çözüm istiyor. Ancak bu çözümde Esed'in bir rolü olacağına inanmıyor. Rusya ise kendilerince bir siyasi çözümden bahsediyor. Olar bu siyasi çözümde Esed'in olmasını istiyor."diye konuştu.
"TÜRK HALKINA TEŞEKKÜR"
Türkiye'nin başından beri Suriye halkının yanında olduğunu kaydeden Muaz El Hatib şöyle konuştu: "Halkımıza yardım eden Türk halkına gönülden teşekkür ediyorum. Bu yardımları ulaştıran Türkiye'nin yardım kuruluşları Kızılay, Kimse Yok Mu, İHH gibi bir çok yardım kuruluşuna aynı şekilde şükranlarımı sunuyorum. Türk halkı Suriyelileri, misafir ve kardeş olarak ağırladı. Onlar için çok şey yaptılar. Suriye halkının yaşadığı bu acıları Türk kardeşlerimizin paylaştığını biliyoruz. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve Türk halkına tüm desteklerinden dolayı tek tek teşekkür ediyorum."
"Suriye ve kardeş komşu ülkeleri bölge kültürünün kalbidir" diyen El Hatib,"Tüm bölge ve özellikle Türk kardeşlerimiz bu kültürün bir parçasıdır. Suriye şu an sınırları çizilen bir ülkeden ibaret değil. Bilad-ı Şam içinde Türkiye'nin de olduğu bu coğrafya dünya kültürüne büyük katkıları oldu. Bölgenin yeniden imarı ve yapılandırılması için bu rolü tekrar yüklenmeleri gerekir." dedi.
İran ile ilişkileri değerlendiren El Hatib, İran halkı ile hiç bir sorunları olmadığını, sorunlarının zalim bir diktatörü destekleyen İran yönetimi ile olduğunu belirtti.
Suriye'deki kriz 21'inci ayını geride bırakırken ülkedeki trajedinin boyutu da her geçen gün artıyor. Birleşmiş Milletler (BM) İnsan Hakları Yüksek Komiserliği Suriye'de ölenlerin sayısını 60'ini aştığını duyururken, ülkede açlık tehlikesi baş gösteriyor.
Birleşmiş Milletler Genel Sekreter Yardımcısı Valerie Amos, Suriye'de en az 2.5 milyon kişinin insani yardıma muhtaç olduğunu bildirdi. Suriye içinde halkın büyük bir bölümü yakacak ve gıda bulmakta sıkıntı çektiği yapılan yardımların ise oldukça yetersiz olduğu belirtiliyor.
Kaynak: CİHAN
