Bosna'da 26 savaş kurbanı toplu mezardan çıkarılıp toprağa verildi.
Bosna'da 1992-1995 yıllarındaki savaş döneminde Vlasenitsa kentinde katledilen ve toplu mezarlarda cesetleri bulunan çoğu kadın 26 savaş kurbanı Boşnakın cenazesi düzenlenen törene toprağa verildi.
Bosna'daki savaş döneminde en fazla katliamların işlendiği ülkenin doğusundaki Vlasenitsa kentinin Rakita Şehitliği'nde düzenlenen cenaze törenine, savaş kurbanlarının yakınları ile Bosna-Hersek Üçlü Devlet Başkanlığı Konseyi Başkanı Bakir İzzetbegoviç, Bosna-Hersek Reis-ul Uleması Dr. Mustafa Ceriç, Güvenlik Bakanı Sadık Ahmetoviç, Mülteci İşleri Bakanı Adil Osmanoviç ve çok sayıda vatandaş katıldı.
Bosna-Hersek milli marşının çalınmasıyla başlayan cenaze töreninde, savaş kurbanları için Kur'an-ı Kerim ve dua okundu. Okunan duaların ardından en küçüğü 17, en yaşlısı 66 yaşındaki 6'sı kadın 26 savaş kurbanının cenazesi Dr. Ceriç, tarafından kıldırılan namazın ardından gözyaşları arasında toprağa verildi.
Toplu cenaze törenini organi edenlerden Vlasenitsa kentinde imamlık yapan Asim Esmiç, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Vlasenitsa'da savaş döneminde 600'ün üzerinde kadına tecavüz edildiğini belirterek, bugün toprağa verilen kadınların da tecavüz edildikten sonra katledildiklerini bildirdi.
Vlasenitsa'da daha önce 8 kez toplu cenaze töreni düzenlediklerini ifade eden Esmiç, Rakita Şehitliği'nde 10 yaşında toprağa verilmiş çocukların da bulunduğunu kaydetti.
Esmiç, savaş döneminde Vlasenitsa'da Sırplar tarafından toplama kampları kurulduğunu, bu kamplarda tutulanların her türlü işkenceye tabi tutulduğunu vurguladı.
"1992-1995 Vlasenitsa Savaş Kurbanları Aileleri Derneği" Başkanı Cevad Bektaşeviç ise Vlasenitsa'da katledilen 2600 Boşnak'tan 1300'ünün henüz cesedine dahi ulaşamadıklarını belirterek, bir an önce diğer kurbanların da cesetlerinin bulunmasını ve insana yakışır şekilde toprağa defnedilmelerinin en büyük temennileri olduğunu dile getirdi.
Bektaşeviç, Vlasenitsa bölgesinde işlenen suçlar için şimdiye kadar 3 kişinin yargılındığına da dikkati çekerek, "Bu kadar insanın katili sadece 3 kişi değildi. Ancak birçok savaş suçlusu hala serbest bir şekilde geziyor. Adaletin yavaş işlemesi, suçluların hak ettiği cezayı almaması bizi derinden etkiliyor. Ancak adaletin er ya da geç tecelli edeceğine inanıyoruz" dedi.
-Babasını 20 yıl sonra toprağa defnetti-
Gözyaşının ve hüznün hakim olduğu Vlasenitsa'daki toplu cenaze töreninde, Fatima Reçic adlı kadın 1992 yılında katledilen babasını, 20 yıl aradan sonra gözyaşları arasında toprağa defnetti.
Vlasenitsa'daki katliamlarda 2 kardeşini, babasını ve 30 yakın akrabasını kaybettiğini belirten Fatima Reciç, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 5 ay önce toplu mezarda bulunan ve Tuzla'daki DNA Merkezi'nde kimliği tespit edilen babasını bugün toprağa verdiğini söyledi.
Babasından önce de 2 kardeşini ve 30 yakın akrabasını toprağa verdiğini söyleyen Reciç, ''Ne yapacağımı bilmiyorum. Onca sene sonra babamı da toprağa verdim. Savaşta annem hariç tüm ailemi kaybettim. Birkaç sene önce de erkek kardeşlerimi Tuzla'da toprağa verdim'' diye konuştu.
Fatima Reçic, babasının Tserska'daki toplama kampında tutulduğunu ve orada katledildiğini belirterek, şunları kaydetti:
"Savaş başladığında biz Vlasenitsa'daydık ve orada teslim olduk. Bizi otobüse bindirdiler ve Kladany'a gideceğimizi söylediler. Kladany yolunda onların askerleri bizi durdurdu ve geri çevirdi. Ormanlık bir yere indirdiler hepimizi. Oradan Tserska'ya kadar yürüyerek gittik. Tserska'da bir çok Boşnak vardı ve 9 ay boyunca oradaki bir okulda kaldık. Tserska da kuşatma altına alındıktan sonra Konyeviç Polye'ye gittik, ama orada sadece 7 gün kalabildik. Oradan da Srebrenitsa'ya gittik, yine bir okulda bir sene boyunca kaldık. Tserska'dan ayrıldıktan kısa bir süre sonra orada kalan herkesin öldürüldüğü haberini aldık. Duyduklarımıza göre herkes yakılmış, ama yine de kemikleri bulundu'' diye konuştu.
Fatima Reçic, bu tür katliamları gerçekleştirenlerin ''insan olmadıklarını'' ifade ederek, Vlasenitsa'da savaştan sonra annesiyle beraber 3 sene yaşadığını, fakat tüm ailesini kaybettiği yerde artık yaşamaya devam edemediğini belirterek, bu kenti terk ettiğini söyledi.
-Vlasenitsa'daki Boşnaklara yönelik işlenen suçlar-
Bosna'daki savaş döneminde Sırbistan sınırı yakınlarındaki Vlasenitsa kentinde 2600 Boşnak katledildi. Katledilenlerden 265'i çocuktu. Bu kentte ayrıca yaklaşık 700 kadın işkence ve tecavüze uğradıktan sonra çoğu yakılarak katledildi. Suşitsa'daki toplama kampında 1992 yılının Mayıs-Eylül ayları arasında yaklaşık 8000 Boşnak tutuldu ve çeşitli işkencelere maruz kaldı.
Vlasenitsa'nın adeta sembolü olan tarihi "Hayriya Camisi", Ağustos 1992 yılında yıkıldı ve bu tarih itibariyle Vlasenitsa kenti etnik olarak tamamen Sırplardan oluşan bir şehir olarak ilan edildi.
Vlasenitsalı Boşnaklar'ın katledilmesi 1992 yılından sonra Vlasenitsa dışında ve diğer yerlerde de devam etti. 1992'den sonra Barkoviçi kampında, Kladany ve Tserska'da 600 Vlasenitsalı öldürüldü. Sağ kalanlar ise BM'nin güvenlik bölgesi ilan ettiği Srebrenitsa'ya sığındı. Srebrenitsa katliamında ise 1000 Vlasenitsalı yaşamını yitirdi.
Savaş döneminde katledilen 2600 Vlasenitsalı Boşnaktan yarısının ise hala cesetlerine ulaşılamadı. Aileler, hala savaşta kaybettikleri yakınlarının kalıntılarına toplu mezarlarda ulaşılacağını umut ediyor.
Bosna'da 1992-1995 yıllarındaki savaş döneminde Vlasenitsa kentinde katledilen ve toplu mezarlarda cesetleri bulunan çoğu kadın 26 savaş kurbanı Boşnakın cenazesi düzenlenen törene toprağa verildi.
Bosna'daki savaş döneminde en fazla katliamların işlendiği ülkenin doğusundaki Vlasenitsa kentinin Rakita Şehitliği'nde düzenlenen cenaze törenine, savaş kurbanlarının yakınları ile Bosna-Hersek Üçlü Devlet Başkanlığı Konseyi Başkanı Bakir İzzetbegoviç, Bosna-Hersek Reis-ul Uleması Dr. Mustafa Ceriç, Güvenlik Bakanı Sadık Ahmetoviç, Mülteci İşleri Bakanı Adil Osmanoviç ve çok sayıda vatandaş katıldı.
Bosna-Hersek milli marşının çalınmasıyla başlayan cenaze töreninde, savaş kurbanları için Kur'an-ı Kerim ve dua okundu. Okunan duaların ardından en küçüğü 17, en yaşlısı 66 yaşındaki 6'sı kadın 26 savaş kurbanının cenazesi Dr. Ceriç, tarafından kıldırılan namazın ardından gözyaşları arasında toprağa verildi.
Toplu cenaze törenini organi edenlerden Vlasenitsa kentinde imamlık yapan Asim Esmiç, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Vlasenitsa'da savaş döneminde 600'ün üzerinde kadına tecavüz edildiğini belirterek, bugün toprağa verilen kadınların da tecavüz edildikten sonra katledildiklerini bildirdi.
Vlasenitsa'da daha önce 8 kez toplu cenaze töreni düzenlediklerini ifade eden Esmiç, Rakita Şehitliği'nde 10 yaşında toprağa verilmiş çocukların da bulunduğunu kaydetti.
Esmiç, savaş döneminde Vlasenitsa'da Sırplar tarafından toplama kampları kurulduğunu, bu kamplarda tutulanların her türlü işkenceye tabi tutulduğunu vurguladı.
"1992-1995 Vlasenitsa Savaş Kurbanları Aileleri Derneği" Başkanı Cevad Bektaşeviç ise Vlasenitsa'da katledilen 2600 Boşnak'tan 1300'ünün henüz cesedine dahi ulaşamadıklarını belirterek, bir an önce diğer kurbanların da cesetlerinin bulunmasını ve insana yakışır şekilde toprağa defnedilmelerinin en büyük temennileri olduğunu dile getirdi.
Bektaşeviç, Vlasenitsa bölgesinde işlenen suçlar için şimdiye kadar 3 kişinin yargılındığına da dikkati çekerek, "Bu kadar insanın katili sadece 3 kişi değildi. Ancak birçok savaş suçlusu hala serbest bir şekilde geziyor. Adaletin yavaş işlemesi, suçluların hak ettiği cezayı almaması bizi derinden etkiliyor. Ancak adaletin er ya da geç tecelli edeceğine inanıyoruz" dedi.
-Babasını 20 yıl sonra toprağa defnetti-
Gözyaşının ve hüznün hakim olduğu Vlasenitsa'daki toplu cenaze töreninde, Fatima Reçic adlı kadın 1992 yılında katledilen babasını, 20 yıl aradan sonra gözyaşları arasında toprağa defnetti.
Vlasenitsa'daki katliamlarda 2 kardeşini, babasını ve 30 yakın akrabasını kaybettiğini belirten Fatima Reciç, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 5 ay önce toplu mezarda bulunan ve Tuzla'daki DNA Merkezi'nde kimliği tespit edilen babasını bugün toprağa verdiğini söyledi.
Babasından önce de 2 kardeşini ve 30 yakın akrabasını toprağa verdiğini söyleyen Reciç, ''Ne yapacağımı bilmiyorum. Onca sene sonra babamı da toprağa verdim. Savaşta annem hariç tüm ailemi kaybettim. Birkaç sene önce de erkek kardeşlerimi Tuzla'da toprağa verdim'' diye konuştu.
Fatima Reçic, babasının Tserska'daki toplama kampında tutulduğunu ve orada katledildiğini belirterek, şunları kaydetti:
"Savaş başladığında biz Vlasenitsa'daydık ve orada teslim olduk. Bizi otobüse bindirdiler ve Kladany'a gideceğimizi söylediler. Kladany yolunda onların askerleri bizi durdurdu ve geri çevirdi. Ormanlık bir yere indirdiler hepimizi. Oradan Tserska'ya kadar yürüyerek gittik. Tserska'da bir çok Boşnak vardı ve 9 ay boyunca oradaki bir okulda kaldık. Tserska da kuşatma altına alındıktan sonra Konyeviç Polye'ye gittik, ama orada sadece 7 gün kalabildik. Oradan da Srebrenitsa'ya gittik, yine bir okulda bir sene boyunca kaldık. Tserska'dan ayrıldıktan kısa bir süre sonra orada kalan herkesin öldürüldüğü haberini aldık. Duyduklarımıza göre herkes yakılmış, ama yine de kemikleri bulundu'' diye konuştu.
Fatima Reçic, bu tür katliamları gerçekleştirenlerin ''insan olmadıklarını'' ifade ederek, Vlasenitsa'da savaştan sonra annesiyle beraber 3 sene yaşadığını, fakat tüm ailesini kaybettiği yerde artık yaşamaya devam edemediğini belirterek, bu kenti terk ettiğini söyledi.
-Vlasenitsa'daki Boşnaklara yönelik işlenen suçlar-
Bosna'daki savaş döneminde Sırbistan sınırı yakınlarındaki Vlasenitsa kentinde 2600 Boşnak katledildi. Katledilenlerden 265'i çocuktu. Bu kentte ayrıca yaklaşık 700 kadın işkence ve tecavüze uğradıktan sonra çoğu yakılarak katledildi. Suşitsa'daki toplama kampında 1992 yılının Mayıs-Eylül ayları arasında yaklaşık 8000 Boşnak tutuldu ve çeşitli işkencelere maruz kaldı.
Vlasenitsa'nın adeta sembolü olan tarihi "Hayriya Camisi", Ağustos 1992 yılında yıkıldı ve bu tarih itibariyle Vlasenitsa kenti etnik olarak tamamen Sırplardan oluşan bir şehir olarak ilan edildi.
Vlasenitsalı Boşnaklar'ın katledilmesi 1992 yılından sonra Vlasenitsa dışında ve diğer yerlerde de devam etti. 1992'den sonra Barkoviçi kampında, Kladany ve Tserska'da 600 Vlasenitsalı öldürüldü. Sağ kalanlar ise BM'nin güvenlik bölgesi ilan ettiği Srebrenitsa'ya sığındı. Srebrenitsa katliamında ise 1000 Vlasenitsalı yaşamını yitirdi.
Savaş döneminde katledilen 2600 Vlasenitsalı Boşnaktan yarısının ise hala cesetlerine ulaşılamadı. Aileler, hala savaşta kaybettikleri yakınlarının kalıntılarına toplu mezarlarda ulaşılacağını umut ediyor.
